13

804 55 59
                                    

nightmoonlightss e hitafen yazıldı

Rosé den

Jimin: ne? Ne demek bu?

Derin bir nefes vererek konuşmaya başladım

Rosé: ne duyduysan o park Jimin

Telefonumun çalmasıyla cebimde olan telefonu çıkartım açtım

Rosé: buyrun?

Hşr: çocuk bölümünde yatan sung-woo'nun kafasına pansuman yapıldı istediğiniz zaman taburcu olabilirsiniz

Rosé: çocuk bölümü mü? Pansuman mı?

Hşr: efendim?

Rosé: ha şey ben hemen geliyorum

Telefonu kapatıp Jimin'e döndüm şimdi birde boşu boşuna sung-woo'yu öğrenmişti arkamı dönüp çocuk bölümüne giderken jimin'in koşarak yanıma geldiğini anlamak zor değildi

Jimin: hala bir açıklama bekliyorum? Nasıl benim çocuğum ? Ben senin hiç içine boşalmadım ki?

Ona dönüp güldüm

Rosé: evet senin çocuğun değil sadece kan verme diye yalan söyledim çocuğum senin o iğrenç kanını taşımasın diye artık git burdan bizim sana ihtiyacımız yok

Jimin: olmaz sizi ben getirdim ben götürücem

Rosé: Jimin hadi artık bak evlisin biri falan görse yuva yıkan metres konumuna düşmek ve karınla uğraşmak istemiyorum lütfen git

Jimin: neyden korkuyorsun metres olmaktan mı?

Sertçe bir tokat attım kafası yana düştüğünde güldü

Rosé: ne metresi be? Sanki ben bilmiyorum bunları bana özel yaptığını... Amerika'da New York'ta park Jimin evleniyormuş neden Amerika? Neden Los Angeles değilde New York yada neden Las Vegas değil?

Jimin: seninle alakası yok asa öyle istedi

Rosé: ah öylemi asa öyle istedi o zaman gitsene o çok sevdiğin asa'nın yanına unutma bu senin ilk gecen karını yalnız bırakmamalısın Jimin

Hızlı adımlarla asansöre ilerleyip düğmesine bastım yine beni sinirlendirmeyi başarmıştı

Asansör geldiğinde bindim ve 2. Katı tuşladım

(...)

Rosé: annecim senin kafan uf mu oldu?

Diyerek sung-woo 'nun kafasına minik yumuşak bir öpücük kondurdum

Bana bakarak gülmeye devam ediyordu onu güldürmek adına ayaklarından başlayarak sarı böcük yapmaya başladım buna gerçekten çok gülüyordu

Gözüm kapıya takıldığında jimin'in bizi izlediğini fark ettim cidden odaya kadar bulmuştu bizi

Onu fark ettiğimi görünce silkelenip içeriye girip kapıyı örttü

Jimin: hazır mısınız?

Rosé: ne için?

Jimin: gitmek için?

Rosé: evet ama sen niye hala burdasın jimin?

Jimin: sana dediğim gibi buraya ben getirdim ben götürücem

Rosé: Jimin şimdi biri falan görür istemiyorum... artık bizden uzak dur lütfen

Sung-woo elleriyle Jimin'in parmağını tutmuştu Jimin ise ona kısa bir göz gezdirip elini çekmişti sung-woo'nun gözleri dolmuş ve gülen yüzü solmuştu büyük ihtimal canı yanmıştı

Tam bir şey diyecekken sözümü kesip konuşmaya başladı

Jimin: bebeğin rosé....haddinden fazla gülüyor hiç sana çekmemiş

Histerik bir gülüşle ona döndüm

Rosé: doğru hiç bana geçmedi babasına çekmiş

Jimin: babasına çekmiş? Kim peki babası?

Hala anlamamakta ısrar ediyordu ne kadar salak biriyle seviştiğimi şimdi daha iyi anlıyorum

Rosé: seni ilgilendirmez park jimin

~bölüm sonu~

~bölüm sonu~

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Disparu (G.O.N.E)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin