1.Bölüm
Bağırışlar, kavgalar, kırgınlıklar... Hepsine alışmaya başladım artık.
Babamın kapıyı çarparak çıkmasıyla gerçekliğe döndüm ve odamdan çıkıp annemin yanına gittim. Çok sinirli görünüyordu. Aslında ona hak veriyordum. Babam, anneme yapmadık şey bırakmamıştı. Zaten babamla aram kötü olduğundan, sadece anneme destek çıkıyordum. Bu hayat annemi çok yoruyordu ve ben bunun farkındaydım. Annemin yanına gittiğimde ona sarıldım ve her şeyin güzel olacağını söyleyerek teselli etmeye çalıştım. Ona sarılmamla gözyaşları sakinlikle akmaya başlamıştı. Babam, annem kadar güzel bir kadını nasıl aldatabilir diye geçirmeden edemiyordum içimden. Annem sonunda toparlanıp yüzüme baktığında, ellerimi tuttu.
"Canım benim, bizim aramızdaki kavgadan sen de çok etkilendin, senden çok özür diliyorum. Sana bunları yaşattığım için kendime kızıyorum. İnan bana bundan sonra her şey daha güzel olacak." dedi elimi sıkarak.
"Anne, bunda senin suçun yok. Hepsi onun suçu. Kendine asla kızma." dedim tekrar ona sarılarak.
Aslında annemle pek bir arada olamıyorduk. Sabahları ben erkenden okula gidiyordum, ben gittikten sonra da annem işe giderdi ve gece yarısı eve gelirdi. Ama bu aralar birbirimize daha çok bağlanmış daha çok bir arada olmaya başlamıştık.
Odama gittiğimde telefonumu elime aldım ve biraz baktıktan sonra uyumak için hazırlandım. Ne kadar uğraşırsam uğraşayım bir türlü uyku tutmayınca sinirle yerimden kalkarak annemin yanına gittim. Sessizce yanına yatıp arkasından sarıldım. Sarılmam üzerine uyandı ve bana döndü."Canım bir şey mi oldu?"
"Yoo yanında yatmak istiyorum sadece."
İkimiz de kendimizi uykunun tatlı kollarına bırakıp uyuduk. Sabah yine aynıydı ben erkenden okula gittim, annem ise benden sonra işe...
Yine yorucu bir günün ardından eve geldiğimde annemi mutlu etmek için yiyecek bir şeyler hazırlayıp annemi beklemeye başladım. Televizyon izlediğim sırada kapı açılma sesini duyup kapının yanına gittim. Ama karşımda gördüğüm kişi annem değil babamdı. Sessizce içeri girdi. Beni gördü. Bir şey demeden odaya gitti. Çok sürmeden elinde bavulla çıktı, elindeki anahtarı masanın üzerine bıraktı ve ufak bir gülümsemeyle yüzüme son bir kere bakıp evden çıktı. Ardından çok sürmeden annem geldi, beni kapının başında görünce gülümsedi."Oo benim kızım beni kapılarda mı beklermiş." Moralimin bozuk olduğunu anlamış olacak ki yanıma gelip yüzümü kendine çevirdi. "Bir şey mi oldu tatlım?"
"Gitti..."
"Ne? Kim?"
"Babam." Bir şey demedi. "Eşyalarını aldı ve gitti." Son sözüm üzerine yüzüne bir gülümseme yerleştirdi ve yanağımı öptü.
"Ooff moralini neden bozuyorsun böyle? Güzel kokular alıyorum yemek mi yaptın bana?" Dedi ve burnumu sıktı. Kendini güçlü tutmaya çalışıyordu fakat ben o gözündeki acıyı görebiliyordum.
Ben de aynı şekilde gülümseyip, beraber yemek masasına oturup sohbet ederek yemek yemeye başladık.Yaz tatiline girmemize son bir hafta kalmıştı. Sınavlarımız bitmiş artık kendimizi salmıştık. Notlarım tahminimden çok daha iyiydi. En azından annemi belki böyle mutlu edebilirdim.
Okuldan eve geldiğimde annem yemek hazırlamış beni bekliyordu.
"Oo Ayşe Sultan neler hazırlamışsınız böyle." Dedim ve yanağına bir öpücük kondurdum. Üzerimi değiştirip yanına geldiğimde yemek yemeye başladık. Sessizliği ilk bozan kişi annem oldu."Canım..." diye söze başladı ve derin bir nefes aldı "biliyorsun babanla aramızda büyük bir anlaşmazlık var. Bizim bu sürecimizde sen de çok zarar gördün. Ben de düşündüm ki yaz tatilini teyzenlerin yanında Antalya'da geçirmek istersin. Orada İdil'le beraber vakit geçirmek belki sana iyi gelir, ne dersin?" dedi bana gülümsemeye çalışarak.
"Olmaz anne seni burada yalnız bırakamam. Ya beraber gideriz ya da ikimiz de burada kalırız." Dedim son lokmamı ağzıma atarak. Tabağımı kaldırırken annem kolumdan tuttu ve oturmamı işaret etti.
"Bak canım, biliyorum benimle kalmak istiyorsun ama benim işe gitmem gerekiyor. Sana söz veriyorum işimi halledip, iznimi alıp ben de en kısa sürede yanınıza gelicem. Tamam mı? Hem benim de biraz yalnız kalmam geriyo. Lütfen kırma beni." dedi ve onu onaylamamı bekledi. İstemeyerek de olsa kabul etmek zorunda kaldım. Annemin de cidden yalnız kalmaya ihtiyacı vardı.
"Tamam o zaman..." diyerek yanağına sulu bir öpücük kondurdum. Ama yine de gitmek istemiyordum.
Son hafta da su gibi akıp gidince sonunda yaz tatili başlamış oldu. Cuma günü okuldan eve geldiğimde annem evde değildi. Ben de Antalya'ya gitmeden önce arkadaşlarımla bulaşmak için dışarı çıktım. Keyifli bir günün ardından eve geldiğimde annemle karşılaştım. Normalde işte olması gerekirken neden evde olduğunu merak ediyordum.
"Ne oldu anne, neden erkenden eve geldin?"
"Kızım evden uzağa gidecek biraz onunla vakit geçireyim dimi ama." Dedi ve bana sarıldı. Ben de karşılık verdim. "Biletini yarına aldım canım, saat 8.00'de kalkacak otobüs."
"Tamam o zaman ben banyoya giriyorum." Dedim ve banyoya ilerledim. Uzun ve ılık bir duşun ardından hemen bavulumu hazırlamaya başladım. Ertesi gün yola çıkacağım için yatağa girdim ve uyumak için kendimi zorladım.
Saat 7.30 gibi annemin seslenişiyle uyandım. Yatakta doğrulup ayaklarımı yataktan aşağı sarkıttım. Annem acele etmem gerektiğini söylediğinde ise hemen yataktan kalkıp üzerimi giyindim. Siyah kısa bol eşofmanımın üzerine beyaz bir t-shirt giydim ve en rahat ayakkabılarımı ayağıma geçirdim. Annemle sohbet ederek otobüsün kalkacağı yere geldik ve uzun uzun birbirimize sarıldık. İkimiz de birbirimize dikkat etmemiz gerektiğini söyleyerek birbirimize veda ettik. Otobüse geçip oturduğumda, yerime iyice kuruldum ve camdan dışarı anneme el sallayarak yola koyulduk. Şansıma yanımda kimse oturmuyordu. Rahat bir şekilde varmıştım Antalya'ya. Saat 17.00 gibi sonunda garajlara geldiğimizde teyzem ve İdil beni bekliyorlardı. Beni gören kuzenim koşar adımlarla yanıma geldi ve sıkı sıkı sarıldı bana. Ben de karşılık vererek sardım kollarımı ona.
"Hoş geldin canım kuzenim. Ne kadar özlemişim yaa." diyerek tekrar sarılırken teyzem bizi gülerek izliyordu. İdil'den ayrıldıktan sonra ona da sıkıca sarıldım ve bavulumu alarak arabaya doğru ilerledik. Yarım saat yol aldıktan sonra sonunda eve varmıştık. Ben bavulumu İdil'in odasına çıkarırken teyzem de yiyecek bir şeyler hazırlıyordu.
"Kuzen iyi ki geldin. Sana göstereceğim o kadar yer var ki anlatamam. Bu yaz seninle Antalya'da adım atmadık yer bırakmicaz."
"Şimdiden yoruldum." dedim gülerek. Biz sohbete daldığımız sırada teyzem bizi yemeğe çağırıyordu. Beraber aşağı inip yemek masasına oturduk ve bir güzel karnımızı doyurduk. Akşam ise bir süre teyzem ve eniştemin yanında oturduktan sonra İdil'in odasına çıktık.
"Ee anlat bakalım nasıl gidiyo okul falan, sevdiğin biri var mı okulda? Ya da yakışıklı çocuklar falan?" sorusunun üzerine güldüm ve olumsuz anlamda kafamı salladım.
"İnan bana o konuları düşünecek zamanım yok." dedim tebessüm ederek. "Söyle bakalım sen boş kalmazsın biri var mı?" dedim bu sefer ben ona. Gözlerini kaçırdığında hemen anladım ve yanına yaklaştım.
"Kim? Adı ne? Ne zamandan buyana sevgilisiniz?" sesim fazla çıkmış olacak ki hemen ağızımı kapadı.
"Sessiz ol biraz, annem duyacak." dedi ve devam etti. "Sevgili değiliz. Ama ben ondan hoşlanıyorum galiba." Deyip yüzünü kapadı.
"Heyy bunda utanılacak bir şey yok. Kim peki?" dediğimde tekrar konuşmaya başladı.
"Sokağın ilerisinde bir kafe var orada grubuyla birlikte sahne alıyorlar." Dedi ve ayağa kalktı. "Off yeter bunları konuştuğumuz. Sen yorgun değil misin hadi yatalım." Dedi ve odadan çıkıp bir yastık alıp geri geldi. Yattıktan sonra yine uyumadık ve gece yarısından sonra bile sohbet ettik. Sonunda uykumuz geldiğinde ise kendimizi uykunun tatlı kollarına bıraktık.
1. BÖLÜM SONUUmarım beğenmişsinizdir. Olaylar biraz fazla hızlı geliştiğinin farkındayım ama bir bölümlük mazur görün seviliyorsunuzzz💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAZ GECESİ
Teen FictionEfil'in ailesi ayrılma aşamasındadır. Kızının bu ayrılma durumundan etkilendiğini düşünen annesi kızını kuzeninin yanına yaz tatilini geçirmeye yollar. Efil pek gitmek istemez ama annesinın ısrarı ile gitmek zorunda kalır. Orada kuzeninin arkadaşla...