3. Bölüm: Tesadüfler

94 10 2
                                    

  Sabah uyandığımda başım hâlâ ağrıyordu kızın dirseğinin bu kadar sert olacağını kim tahmin edebilirdi ki? Uyandığımda teyzem evde değildi ve İdil uyanmıştı. Yataktan kalkıp ağır adımlarla mutfağa gittim. Gördüklerim karşısında şaşkındım. İdil erkenden uyanmıştı ve kahvaltı hazırlıyordu.

  “Oha, bir dakika. İdil sen iyi misin? Ne bu kahvaltı hazırlamak falan?”

  “A a kuzen kırdın beni. Sanki hiç yapmadığım şey.” O salatalık soymakla meşgulken ben de çayları dolduruyordum. Masaya oturup yemeğe başladığımızda dün akşam olanlar zihnimde dolanıyordu. Ateş... Ne güzel isim... Dur bir dakika. Hey Efil kendine gel!

  Kendi düşüncelerimle boğuşurken İdil konuşmaya başladı.

  “Bugün ne yapalım?”

  “Bugün sadece evde oturalım lütfen, dün akşam bana yetti.” Demem üzerine bir kahkaha attı ve beni onayladı.

  “Bu arada teyzem nerede?”

  “Annem pazara gitti birazdan gelir.”

  Masayı topladıktan sonra, önce İdil’in odasına geçtik. Yatağa uzanıp bir süre dedikodu yaptıktan sonra sıkıldık ve oturma odasına geçtik. Ben bir film açarken İdil ise mutfakta mısır patlatıyordu. Güzel olduğunu düşündüğümüz bir korku filmi açtıktan sonra yerlerimize kurulduk ve filmi izlemeye başladık. benim aksine İdil inanılmaz korkuyordu ve yüzünü kapatmaktan filme bakamıyordu bile. En sevdiğim türdü korku filmi.

  Filmin bitmesine yakın, saat üçe gelirken teyzem eve anca gelmişti. Çok yorgun görünüyordu. Ona koltukta bir yer açtıktan sonra, yanımıza oturmasını işaret ettik.

  O da bize katıldıktan sonra yeni bir film açtık ve üçümüz de izlemeye başladık. Filmin sonunda hepimiz salya sümük ağlarken kapı çaldı ve eniştem eve geldi. Bizi gördüğünde büyük bir kahkaha attı. Biz de onunla birlikte gülerken oturduğumuz yeri topluyorduk.

  Akşam yemeğinden sonra kendimi iyi hissetmediğim için odaya çıktım ve biraz uzandım.

  “Hey Efil uyan, Efil!” Gözlerimi yavaşça araladığımda teyzem ve İdil’in başımda dikildiğini fark ettim.

  “Efil yanıyorsun kalk banyoya gidelim.” Ne? Yanıyor muyum? Hayır tam tersi üşüyorum.

  Onlar beni banyoya sürüklerken ayakta durmak için direniyordum. Soğuk bir duşun ardından yeniden yatağa yattığımda, kendimi daha iyi hissediyordum. Ateşim yavaş yavaş düşmeye başlıyordu. Sonunda ateşim düştüğünde herkes odalarını geçti ve uyumaya başladık.

  Sabah herkesten önce uyanmış telefona bakıyorken içeride birinin telefonunun çaldığını duydum. Biraz geçmeden telefon açılmış, konuşma sesleri geliyordu.

  “Ne! Tamam geliyoruz!” teyzem korkmuş şekilde bağırıyordu. Ne olduğuna bakmaya gidince teyzemin hazırlandığını gördüm.

  “Teyze, bir şey mi oldu?” Teyzem endişeliydi.

  “İdil’in halası kalp krizi geçirmiş. Onun yanına gideceğiz tatlım. Siz İdil’le evde kalın tamam mı?” kafamı salladım. Onlar evden çıkarken ben de kahvaltı hazırlamak için mutfağa gidiyordum. Sucuklu yumurta yapmak için malzemeleri dolaptan aldım ve tavanın altını yaktım. Her şeyi hazırlayıp tezgahı topladım. O sırada kokuyu almış olacak ki İdil mutfağa giriş yaptı.

  “Ooo hanımefendi neler yapmışsınız böyle.”

  “Yaptık işte bir şeyler.” İkimiz de sofraya oturduk ve yemeğe başladık.

YAZ GECESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin