8

3.4K 180 34
                                    

Sabah uyandığımda Aytun'un hâlâ uyuduğunu görüyorum. Yavaşça yataktan kalkıyorum. Üzerimdeki geceliklerle aşağı iniyorum. İsmini dün gece öğrendiğim Gece'nin televizyon izlediğini görüyorum. "Günaydın." deyip mutfağın yerini soruyorum. Mutfağa gidip kahvaltı hazırlıyorum. "Gece." diye sesleniyorum. Gece yanıma gelince "Bahçede mi yapalım kahvaltımızı burada mı?" diye soruyorum. "Temiz hava alalım." diyor ve birlikte bahçedeki masayı hazırlamaya koyuluyoruz. Ayak seslerini duyduğumda Aytun'un uyandığını anlıyorum. Arkamdan sarılıp "Günaydın." diye fısıldıyor. "Günaydın." deyip gülümsüyorum. İçeri giren Gece yapmacık bir öksürükle Aytun'u benden ayırıyor. Elimdekileri bahçeye götürüyorum.

^•^ ^•^ ^•^

"Hadi oylayın. Nasıl olmuş?" Gece bana gülümseyerek bakıp "Muhteşem." diyor. Aytun yüzünü buruşturup "Hiç beğenmedim." diyor. Ona alayla "Hı-hı." diyorum.

^•^ ^•^ ^•^

"Hadi markete gidelim." Bir kaç saat üçümüz birlikte oturuyoruz ve akşam bize gidip sabahlamaya karar veriyoruz. Ben de cips falan almanın güzel olacağını düşünüp bunu söylüyorum. Aytun beni onaylayınca Gece'ye veda edip onu alışverişten sonra alacağımızı söylüyoruz.

Alışveriş merkezine girip bir kaç paket cips, bir sürü çikolata, içecek falan alıyoruz. Gece'yi evden alıp bize gidiyoruz.

^•^ ^•^ ^•^

"Tamam, ben başlıyorum. 5 el için sadece doğruluk." Efsa'yı onaylıyorum ve şişeyi çeviriyor. Şişe Arel ve bana geliyor. Arel soruyor. "Bakire misin?" Canımı sıkan gerçekle yüzleşiyorum. Bekaretimi insanlığımı kapattığım ilk gün kaybettiğimi hatırlıyorum. Sevdiğim kişi tarafından değil hiç tanımadığım biri tarafından alınmıştı bekaretim. "Hayır." Aytun'un bakışları kızgınlaşıyor. Efsa araya giriyor. Aynı zamanda bana kızgınca bakıyor. "Tamam. Devam edelim." Şişeyi elime alıyorum ve çeviriyorum. Aytun Efsa'ya soruyor. "En sevdiğin iç çamaşırı rengi ne?" Sinirleniyorum. Bana gıcıklığına bunu sorduğunu biliyorum. Efsa bana üzgünce bakarken "Beyaz." diyor. Zorla gülümsüyorum.

Efsa tam çevirecekken lafa giriyorum. "Cesarete geçelim. Doğruluktan sıkıldım." Aytun hariç onayladıklarında Efsa çeviriyor. Efsa Gece'ye "Arel'i öp." diyor. Aytun'u sinirlendirmeye çalıştığını anlıyorum. Gece tam Arel'in yanına yaklaşırken Efsa ekliyor. "Dudaktan. Tam 2 dakika öpüşün." Aytun'a baktığımda sinirlendiğini görüyorum. Saatime bakıyorum. 22.10. Onlar öpüşürken Arel ve Gece'nin birbirilerinden hoşlanma ihtimallerini düşünüyorum. Birbirlerini gördüklerinden beri sürekli göz göze geldiklerini anımsıyorum. Birbirlerinden hoşlanıyorlar diye kendimi onaylayıp saatime bakıyorum. 22.12. "Öhöm öhöm." Yapmacık öksürüğümle birbirlerinden ayrılmalarını sağlıyorum.

Gece çeviriyor ve Aytun'la Efsa'ya geliyor. Aytun "Arel'i öp." deyince araya giriyorum. "Saçmalama Aytun! Bir insandan en yakın arkadaşını öpmesini nasıl isteyebilirsin? Bu tam bir saçmalık." Aytun "Onlar insan değil. Vampir." diyor. Gözlerimi devirip ayağa kalkıyorum ve arka bahçeye çıkıyorum.

Derin nefesler alarak rahatlamaya çalışıyorum. O sırada ayak seslerini duyuyorum ve kapıya dönüyorum. "Bunu neden bu kadar büyüttüğünü anlayamıyorum. Alt tarafı bir oyun." Aytun'un sözleri üzerine tekrar derin bir nefes alıyorum ve kapıyı kapatıp sinirli ama kısık sesimle konuşuyorum. "Alt tarafı bir oyun diyorsun ya. Sana göre öyle. Bana göre öyle. Ama Efsa'ya göre değil. Ben engellemeseydim Efsa Arel'i öperdi ve onun yüzüne bir daha asla bakamazdı." Ellerimi saçlarımdan geçirip devam ediyorum. "Efsa sevgilisi olsa bile öptüğü kişiden utanıyor. Arel'in yüzüne asla bakamazdı. Ve eğer onların arası bozulsaydı 'biz' olamazdık." Gözümden gelen yaşla arkamı dönüyorum ve yürümeye başlıyorum. Aytun kolumdan sıkıca tutunca "Bırak!" diye bağırıyorum. "Özür dilerim." diyor. "Beni rahat bırak!" diye bağırıp kolumu çekiyorum. Tellerin üstünden atlayıp yürümeye başlıyorum. Gözlerimi silip sokakta yürüyorum.

^•^ ^•^ ^•^

AREL'İN AĞZINDAN

"O sinirli ya da üzgün olduğunda onu rahat bırak. Ne isterse yapsın. Eğer ısrarcı olursan seni affedeceği varsa bile affetmez. Nefes almasına izin ver." Son cümlem biraz ağır olsa da umursamıyorum. Aytun'a birinin bunları söylemesi gerekiyordu. Konuşmaya devam ediyorum. "Onun astımı var ve ne yazık ki vampirlik astımı düzeltmiyor. Kimsenin bilmesini istemiyor ama sen bilmelisin. Ona bildiğini belli etme. Üzüldüğünde veya sinirlendiğinde ev içindeyse dışarı çıkar ve onu rahat bırak."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 25, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

MELEZ PRENSESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin