10

961 40 3
                                    

Eylülden,

Bugün işim yoktu bende biraz dizi izlemeye karar verdim. İzlerken de kendime kek yapıyordum. Telefonum çaldı.

Eylül: Alo

Kerem: Alo Eylül

Eylül: Buyrun benim.

Kerem: Nasılsın

Eylül: Harikayım.

Kerem: Allah Allah ben aradığım için mi öyle geliyor o acaba?

Eylül: Off neyse kerem ne diyecektin?

Kerem: Bugün eğer boş isen buraları turlayalım diyecektim.

Eylül: Boşum ama biraz işim var

Kerem: Neymiş o iş efeyle buluşmak mı?

Eylül: Hayır ya bugün o yok maalesef ablasıylaymış off

Kerem: Onu bunu boşver de ne işin var ciddi soruyorum yoksa kalk gidelim işte

Eylül: Kerem benden çok senin benim gibi evde oturman lazım neredeyse her gün erkenden kalkıp antrenman yapıyorsunuz.

Kerem: Evde dediğine göre evdesin.

Eylül: Evet hatta şuan kek yapıyorum kapatmam lazım.

Kerem: Vay Eylül hanım gelince yeriz birlikte o zaman

Eylül: İyi atla gel bakayım.

Keremden,

Eylülle konuştuktan sonra direkt üstüme bir şeyler giydim o kadar hızlı olmaya çalışıyordum ki sanki Eylül kaçacakmış gibi evden çıktıktan sonra arabanın anahtarını evde unuttuğum aklıma geldi. Koşup aldım ve eylülü aradım.

Kerem: Alo Eylül iki dakika konumu atsana ya

Eylül: Bekle hemen atıyorum.

Attı ve yola çıktım. Yaklaşık yarım saat sonra falan vardım. Ve eylülü tekrar aradım.

Kerem: Kapıdayım Eylül

Eylül: Bekle hemen açıyorum

indi kapıyı açtı.

Kerem: Eylül hanımın hamarat elinden kek yemeye geldim.

Eylül: İyi iyi geç hadi (dedi ve güldü.)

İçeri geçtik.

Eylül: Bekle fırından çıkarıp geliyorum.

Kerem: Tamamdır bekliyorum.

O gidince evini incelemeye başladım. Evinin bir köşesini arkadaşlarına yapmıştı her taraf fotoğraflarla doluydu. Fotoğrafları inceliyordum sonra köpek sesi geldi. Eylül'ün yanına gittim. Ve duvara yaslandım benim geldiğimi fark etmediği belliydi. Arkası dönüktü. Köpeğine mama veriyordu.

Kerem: Adı ne?

Eylül: Ödüm koptu kerem

Kerem: Ahahahaha adı ödüm koptu mu?

Eylül: Bafe adı

Kerem: Bafe mi nereden geldi bu isim aklına?

Eylül: Bak sonra gidip kimseye birşey söylemeyeceğine yemin et

Kerem: (elimi suçlu gibi kaldırdım.) Tamam yemin ederim.

Eylül: Gomis abimden alıyor adını.

Kerem: AHAHAHHAAH NE?

Eylül: Aman neyse ne adı bafe söyle dedin söyledim işte.

İçeri geçtim getirdi kekleri.

Kerem: Elinize sağlık hanımefendi

Eylül: Ne demek beyefendi her zaman

Kerem: Her zaman mı? Yani her istediğimde yapar mısın?

Eylül: Tabi yaparım biz boşuna mı arkadaşız Allah Allah

Kerem: ha doğru.

Eylül pür dikkat televizyonu izliyordu.

Kerem: Bakıyorum da televizyona çok dalmışsın. Favori programın mı?

Eylül'ün ağzı kekle doluydu birşeyler söylüyordu ama hala bana bakmıyordu televizyona odaklanmıştı.

Eylül: oynon oyle

Kerem: Ağzındakini bitir bari.(dedim ve güldüm sonra aklıma kamp geldi.)
Eylül Kamp için hazırlık yaptın mı?

Eylül: Aaaa bon onu onuttom
(dedi şaşırarak. Sonra ağzındakini bitirdi ve tabağı masaya koydu.)
Kerem lütfen bana yardım et lütfen lütfen hadi

Kerem: Tamam tamam ederim. (dedim ve kolumdan çekerek odasına götürdü.)

Eylül: Bak şimdi şöyle yapalım ben kıyafetleri göstereceğim sende güzel olanları söyle valize koyalım olur mu?

Kerem: Tamam hadi bakalım.

Eylül: ilk olarak bu nasıl sence? (bana siyah diz kapağının biraz üstünde göğüs yeri kalp şeklinde açık bir elbise gösterdi.)

Kerem: Bu ne Eylül çok açık birde düğüne gitmiyoruz alt tarafı 1 haftalığına kampa gideceğiz.

Eylül: Haklısın. Peki bu nasıl? ( bana kırmızı kısa hafif pileli etek gösterdi.)

Kerem: Kızım bu ne aşırı açık hayatta olmaz

Eylül: Kerem sende hiçbir şey beğenmiyorsun vazgeçtim sen karışma verdiğin arkadaş tavsiyesine bak birde o olmaz bu olmaz

Kerem: Kızım senin iyiliğin için diyorum?

Eylül: İyiliğim için onu giyme bu açık düğüne mi gidiyoruz? Falan diyorsun çıplak giderim bende

Kerem: Tamam tamam ben karışmıyorum.

Eylül: Yunusu mu çağırsaydım o daha çok anlardı?

Kerem: Hayır hayır ya yunus ne alaka hayatta olmaz

Keremden,

Zaten zar zor yunus gelmeden gelebilmiştim birde yunusu çağıracak kıyafet gösterecek hayatta olamaz.

Kerem: Hem benim neyim eksik?

Eylül: Eksiğin yok fazlan var (dedi ve güldü.)

Kerem: Hem numarası sende yok ki

Eylül: Nereden biliyorsun keremcim?

Kerem: Var mı?

Kafasını e herhalde dermişçesine salladı. İyi de nerden almıştı.

Kerem: Nerden aldın?

Eylül: Berkan verdi

Kerem: Ha berkanın numarası da var yani?

Eylül: Berkan benim uzaktan kuzenim zaten

Kerem: Olsun bu devirde kuzene bile güven olmaz

Eylül: ona bakarsan seni ondan daha az tanıyorum sana da mı güvenmemeliyim?

Kerem: Hayır yani şey öyle değil.

Bocala kerem bocala belki altın bulursun yarabbim ne saçmaladım böyle

↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️

Özür dilerim || Kerem AktürkoğluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin