Keremden,
Evet tıpkı da dediğim gibi oldu Eylül yunusu aradı yanında zaniolo da varmış telefonu istedi yunustan ve eylülle konuşmaya başladılar. Eylül arada gülerek cevap veriyordu bazen de şaşırarak konuşuyordu. Nereden bileyim ben italyanca Allah'ım acaba ne konuşuyorlar
Eylül: Alo yunus müsait misin ?
Yunus: Müsaitim ne oldu?
Eylül: Yardımına ihtiyacım var
Yunus: Arayayım keremi gelsin o
Eylül: Aman kalsın yunus sen gelsen?
Kerem: Ya naptım sanki aaa
Yunus: Anlaşıldı kardeşim senden ümidi kesmiş,eylül tamam geliyorum şimdi bu arada telefonu zaniolo istiyor
Eylül: Tamam verebilirsin.
Ya kızım napcan zanioloyu sanki
(italyanca konuşuyorlar.)
Zaniolo: Hey selam eylal
Eylül: eylül benim adım (dedi gülerek.)
Zaniolo: Tamam kusura bakma eylul dilim dönmüyor (güldüler.)
Eylül: Problem değil bana da oluyor arada
Zaniolo: bu arada yarın boş musun?
Eylül: Birkaç işim var neden sordun? (dedi şaşırarak.)
Zaniolo: Peki bu iş uzun sürer mi?
Eylül: Sanmıyorum.
Zaniolo: Pekala yarın saat 8 gibi benimle akşam yemeğine gelir misin?
Eylül: Aslında iyi olurdu kamp öncesi biraz vakit geçirmiş olurdum ki çok bunaldım bu sıralar.
Zaniolo: Harika o zaman ben sana yazıyorum.
Eylül: Anlaştık!
Zaniolo: Ben kapatıyorum görüşürüz.
Eylül: Görüşürüz.
Gerçekten merakla konuşmalarını bitirmelerini bekliyordum. Bir an hiç bitmeyecek sandım ama sonra Eylül telefonu kapattı.
Kerem: Noldu ne diyor zaniolo?
Eylül: Aman kerem ya ne yapacaksın?
Kerem: Merak ettim sadece
Eylül Kulaklığını taktı ve biraz etrafı topladı ve benim ona sorgularmışçasına baktığım bakışa kulaklığını çıkartarak yanıt verdi.
Eylül: Kerem hala onu mu düşünüyorsun Allah aşkına.
Kerem: Cevap verene kadar da değişmeyecek.
Eylül: Beni yarın akşam yemeğine çağırdı yarın gidiyorum mutlu musun bak söyledim.
Kerem: Ya naptın naptın?
Eylül: Off söyledim işte benden daha ne istiyorsun?
Kerem: Gitmemeni
Eylül: Niye ki?
Kerem: Yani şey yaparız işte adını sen söyle ha! Birlikte dolaşmaya çıkarız. Nasıl fikir bence harika arayıp iptal etmen içinde müthiş bir neden.
Eylül: Kerem sana ne oluyor?
Kerem: Birşey olduğu yok.
Eylül: Kerem tek arkadaşım sen değilsin ki arada değişiklik yapmakta lazım.
Kerem: Doğru.
Eylül: Yani-
Kerem: Arayıp söylesene beni de kabul eder mi
Eylül: Ha sen ciddisin.
Kerem: Evet?
Eylül: Aman kerem ya ne kadar kıskançsın sende bensiz yunusa falan gidersin sadece tek arkadaşın ben değilim ya
Kızım ne arkadaşından bahsediyorsun ben ilerdeki çocuğumuzun adını bile düşünmüşken? Hep ben mi uğraşacağım canım birazda sen düş şu işin peşine
Eylül: Neyse sarı gel kıyafet seçelim yarın için.
Kerem: Sana harika bir kombin önerim var
Eylül: Allah aşkına ne diyeceksin çok merak ediyorum.
Kerem: Takımın moda ikonu olarak tişört pantalon giy git
Eylül: O ne kerem? Birine bakıp çıkacakmış gibi ben yemeğe gidiyorum tavla oynamaya değil. Elbise seçeneği var sadece.
Kerem: Tamam dur bekle
Biraz kıyafetlere göz gezdirdim ama hepsi çok kısaydı yani benlik değildi. Kıyafetlere baktıktan sonra konuşmaya başladım.
Kerem: Gitmesen olmuyor değil mi?
Kapı çaldı
Eylül: Ben bakarım.
Kapıyı açtı ve yunus gelmişti. Eylulle sarıldık tan sonra Eylül direkt odasına götürdü.
Eylül: Yunuscum bak ben hem valiz hemde yarın zanioloyla olan akşam yemeği için kıyafet seçmeye çalışıyorum bu senin arkadaşın bir türlü birşey seçmeme izin vermiyor. Lütfen yardım et
Yunus: Noldu kardeşim yine kıskançlık damarın mı patladı bırak istediğini giysin kız sen ne karışıyorsun?
Eylül: Aynen katılıyorum alkış alkış alkış.
Kerem: Ya sorun bende mi hoşla- şey yani arkadaşım biriyle buluşmaya gidiyor bende açık sözlü konuşmaya çalışıyorum Allah Allah
Yunus: Aynen kardeşim aynen bu arada kerem gelsene birşey söylemem lazım.
Eylül: Niye burada konuşmuyorsunuz?
Yunus: Şey ya takımla alakalı
Eylül: Ben neciyim burada o zaman?
Yunus: Bekle hemen geliyoruz biz
↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️↪️