Bölüm 9

15 10 0
                                    

Kristen telefonuna gelen bildirim sesi ile irkildi, pencereden dışarıyı seyrediyordu, saat 7'ye geliyordu ama hava henüz aydınlanmamıştı. Etraf karanlıktı anlaşılan o ki bugün kapalı bir hava olacaktı. Pencerenin önünden ayrılıp yatağının yanındaki komodine yöneldi. Bildirim Zayn'a aitti ' Kimden bahsediyorsun? ' Kristen mesajı üstten okumuştu böylelikle görüldü bildirimi karşı tarafa gitmemişti, Richard'a göndermesi gereken mesajı Zayn'a göndermiş olduğunu o an fark etmişti. Kristen, '' Tanrım, ne denir ki şimdi buna? '' diye kendi kendine söyleniyordu. En nihayetinde hiçbir şey yazmamaya karar verdi sonuçta mesaja görüldü dahi atmamıştı öylece kalabilirdi. Epeyi bir zaman ağır bir iş teklifi almamışlardı ta ki dün geceye kadar son anda gelen bir sipariş üzerine bugün 450 kişi için özel bir menü çıkartacaklardı bu yüzden Kristen evde çok vakit kaybetmeden hazırlanıp dışarı çıktı. Evden çıkmadan önce bir kağıta ' Sizi uyandırmaya kıyamadım, bugünde tam bir tembellik havası var ama işler bir tık yoğun bu yüzden erken çıkmam gerekti, gün içinde haberleşiriz keyfinize bakın. Kris ' diye yazdı. Normalde yürümeyi düşünüyordu, havanın serinliği Kristen'a kendini iyi hissettiriyordu ama binanın çıkışından iki adım atar atmaz orta şiddette yağmur yağmaya başladı hal böyle olunca mecburen arabasını kullanması gerekmişti. Çok sürmeden pastanesine gelen Kristen çalışanları ile iş bölümü yaptıktan sonra kurabiyeleri yapmaya başlamıştı. Şanslı olmalıydı ki gün içinde pastanesi fazla kalabalık değildi, 5'er dakikalık molaların ardından bugünki işin 4'te 2'sini bitirmişlerdi. Kristen, '' Arkadaşlar hepinizin emeğine sağlık yarım saatlik molanıza çıkabilirsiniz. '' dedikten sonra son birkaç dokunuş daha yaparak 5 çeşit kurabiye siparişini tamamlamıştı. Mola esnasında telefonuna bakmak için Kristen pastanenin arka bahçesine doğru ilerledi, herhangi bir bildirim yoktu. Telefonundaki uygulamalarda biraz vakit geçirdikten sonra Kristen'ın dikkatini snapteki son konuşmaları çekmişti, nereden nereye gelmişlerdi. Kim bilebilirdi ki böyle şeylerin yaşanacağını ne de olsa böyle şeyler ya filmlerde ya da masallarda olurdu. 

Saat 12.30'u geçiyordu bilgisayar ekranına bakmaktan gözleri yorulan Zayn mola için bir kahve alıp teras kata çıktı, telefonunda kayıtlı olan ve ona herhangi bir manası olmayan ' O iyi mi? ' diye yazan kişiden henüz herhangi bir dönüt alamamıştı üstelik Zayn'ın yazmış olduğu mesajı görmemişti bile. Zayn, '' Kris hmmm kim ki bu kız hem ne diye kaydetmişim '' diye kendi kendine konuşurken yanına Gemma geldi '' Hey! Zayn son birkaç gündür neyin var senin? '' Zayn düşüncelere dalmış olmalıydı ki duyduğu bu ses ile irkilmişti '' Ş-şey ben mi? gayet iyiyim Gem, sen nasılsın? '' diye sorarken hafifçe gülümsedi. Gemma ise anlamsız bir bakış attıktan sonra '' Hayır hayır anlarım ben, bir şey var anlat hadi hem vaktim var.'' Zayn Gemma'nın bu cümlesine bir anlam verememişti, bu kızdan ne kadar kaçarsa o kadar karşısına çıkıyordu. '' Gerçekten bir şey yok, havadandır. '' diyerek Zayn sağ eli ile gökyüzünü gösterdi, onun bu hareketine karşılık olarak Gemma gülümsedi '' Öyle olsun bakalım, anlaşılan yine havanda değilsin. Havana söyle de yerine gelince bana vakit ayırsın. '' diye söylerken Zayn'a göz kırpmayı da ihmal etmemişti ardından da oradan ayrıldı.

Hava bir açıyor bir yağıyordu, aldığı siparişi tahmin ettiğinden daha erken bitiren Kristen çalışanlarına iş sonu izin vermişti hem Kristen için hem de onlar için yorucu bir mutfak günü olmuştu. Kristen günün geri kalanında çok fazla bir şey yapmamıştı hava durumundan dolayı da dışarıda pek kimse yoktu en azından şimdilik. Saatler de bir türlü geçmek bilmiyordu gelen giden de pek olmadığı için Kristen normal kapanış saatinden daha erken kapatmayı düşünüyordu, pastanede bulunan 3 kişinin de gitmesi üzerine etrafı toparlayan Kristen içeride fazla oyalanmadan pastaneyi kapatıp arabasına doğru yürüdü. Neredeyse gün bitiyordu ama hava gün boyu hep aynı renkteydi gri ve koyu mavi karışımı. Kristen çantasının içinde arabasının anahtarını arıyorken telefonu çalmaya başladı '' Ahh! Şimdi bir sen eksiktin '' diye söyleniyordu, Kristen hem anahtarını bulmaya çalışıyordu hem de telefonunu trençkotunun cebinden çıkartıyordu o sırada da biri ona sesleniyordu. Kristen telefona cevap veriyorken aynı zamanda da sesin geldiği yöne doğru bakıyordu ama ona seslenen herhangi birini göremiyordu, belki de yanılmıştı o yüzden çok da umursamadan arabasına bindi. '' Ahh, tamamen aklımdan çıkmış tamam ben hallederim onu. Hıhıı 15 dakikaya orada olurum'' dedikten sonra telefonunu kapadı ve arabasını sürmeye başladı.

ÇİLEK KOKULU PASTANEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin