Bölüm 1

179 38 33
                                    

'Çarpışma'

Kristen her zaman ki gibi aynı saatte evden çıkıp dükkanının yolunu tutmuştu. Arabasından iner inmez telefonu çalan Kristen telefonu açıp konuşmaya başladı. ''Anladım Beyefendi, bugün öğleden sonra pasta ve çörekleriniz hazır  olur. Siz bana bir adres verirseniz sevinirim.'' Kristen telefonu kapattıktan sonra dükkana girdi, çalışanlara ''Günaydın.'' dedikten sonra giymiş olduğu kabanını çıkartıp kasiyer masasının yanında bulunan askılığa asıp mutfağa geçti. Mutfaktaki elemanlara, ''Bugün doğum günü için şipariş aldım, pasta çilekli, yapay pasta ise Disney prensesleri ile olacak.'' tam mutfaktan ayrılacakken sözlerine ekledi, ''Pastayı ben yapacağım sizler yapay pastayı yapın, ah bir de çörekler..  üç yüz kişilik yüz ellisi sebzeli yüz ellisi çikolatalı.'' dedikten sonra gülümseyerek mutfaktan çıkan Kristen kasa yerine gelip yüksek ahşap sandalyeye oturdu.

Bir iki sokak aşağıda aynı şirkette çalışan Zayn ve Richard adında iki beyefendi bugün öğleden sonra aynı büroda olan bir arkadaşlarının doğum gününü kutlamak için şirkete en yakın pastaneye gidip yirmi kişilik pasta alacaklardı. Zayn çalıştığı bilgisayardan kafasını kaldırıp, ''En yakın pastane nerede vardı dostum?'' Richard ve Zayn'in masaları yan yana olduğundan birbirlerini rahatlıkla duyabiliyorlardı. Richard, ''Bir iki sokak yukarıda olması lazım dostum.'' dedikten sonra işlerine devam ettiler. Zayn civara pek hakim olmadığı için nerede neyin olduğunu pek bilmiyordu. 

Kristen mutfağa çoktan geçmiş pastanın pandispanyasını yapmaya başlamıştı. Mutfakla ilgilenen elemanlar da yapay pasta için kolları sıvamışlardı. Ekipçe yaptıkları yapay pasta azda olsa bitiyordu, Kristen pandispanyanın pişmesini beklerken içine ve üstüne yerleştireceği çilekleri yıkayıp tezgahın üzerine koydu. Aradan iki saat geçmişti ve yapay pasta hazırdı elemanlardan biri Kristen'nin yanına gelip, ''Yapay pasta bitti efendim çöreklere geçiyoruz.'' Kristen kafasını sallayıp çilekleri sütle birlikte rondodan geçiriyordu.

Saat on ikiyi çeyrek geçiyordu, çoktan her şey bitmişti. Çörek ve yapay pasta yola çıkmıştı Kristen pastayı kendi arabası ile götürecekti fakat gidecekleri yer çok uzak olmadığından yürüyerek götürmeyi tercih etti. Zayn ve Richard da şirketten çoktan çıkmış ellerinde birer kahve yürüyorlardı. Kristen bir eli ile pastayı tutuyor diğer eli ile telefondan gelen diğer siparişlerle ilgileniyordu. Birden bire ne olduğunu anlayamadan kahveler ve pasta yerle bir oldu. O an Kristen şok içinde yere düşen pastaya bakıyordu, ortamda ki gerilimi bozan Zayn oldu ''Çok affedersiniz Hanımefendi be-ben özür dilerim.'' Kristen'a çarpan kişi Zayndı. Kristen deliye dönmüş olmalı ki sesini yükselterek konuşmaya başladı, ''TANRIM!! BUNA İNANAMIYORUM!! SİZ İKİ APTAL NEDEN ÖNÜNÜZE BAKMIYORSUNUZ??'' Richard söze atılıp ''Hanımefendi gerçekten de özür dileriz.'', ''NE ÖZÜRÜ TANRI AŞKINA ŞU YAPTIĞINIZA BİR BAKIN??!!'' Zayn, ''Hanımefendi bunu telafi edeceğimden hiç şüpheniz olmasın ama şu an geç kalıyoruz.'' Zayn çok ukalaca davranmıştı hem çarpıp hem de geç kaldıklarını dile getiriyordu. Zayn oradan söylenerek  uzaklaşırken Richard pasta kutusunun üzerindeki pastanenin adına bakıyordu, Zayn ona seslenince o da oradan uzaklaştı. Kristen kafayı yemek üzereydi  yere düşen telefonunu hemen alıp dükkanı aradı. Pastayı tekrardan yapıp söylediği adrese götürmelerini istedi. Konuşma bittikten sonra Kristen çantasın da alıp söylene söylene oradan uzaklaştı. Dükkana geldiğinde pasta daha yeni bitmişti, içeri girip çalışanlardan birine ''Yarım saatliğine eve gidiyorum.'' diyerek dükkandan çıkıp arabasına doğru ilerledi, eve doğru sürdü.

Richard arkadaşının yapmış olduğu hatayı nasıl telafi edebileceğini düşünüyordu . Normalde pek önemsemezdi ama bu kez kendini de hatalı görüyordu . Richard düşüncelere dalmışken yanına Zayn geldi . ''Neyi düşünüyorsun adamım ?'',  '' Hıhh , şeyy ımm...'' Richard o an da ne diyeceğini bilememişti. ''Hııh, ımm, şey ne demek istiyorsun Tanrı aşkına Richard?'', ''Sence de bugün yaptığımız normal miydi?'' Zayn anlamsız gözlerle ''Neyden bahsediyorsun ?'', '' Hadi ama bilmiyormuş gibi yapma . Kıza çarptın bu da yetmezmiş gibi pastasını mahvettin.'' ''Ee yanii olamaz mı insanlık hali. Hadi ama bu kadar da olayı kafanda büyütme.'' Zayn lafını bitirdiği gibi oradan ayrıldı.

Saatler sekizi gösteriyordu, dükkanı kapama saati idi. Kristen her zaman ki gibi sayım işi ile uğraşıyor günlük harçlık vermesi gereken elemanlarına günlüklerini veriyordu. Dükkanda işi biten Kristen dükkanı kitleyip arabasına doğru ilerledi. Eve çok yaklaşmıştı fakat bir anda arabadan garip bir ses geldi ve yavaş yavaş duraksadı. Kristen, ''Bir de bu eksikti!'' diyerek elini direksiyona vuruyordu. Arabadan inip sorunun ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Araçlardan pek anlayamadığı için şoför koltuğuna geri dönüp çantasından telefonunu çıkarttı. Aradığı kişi tamirci olmuştu. Tamirci birisini gönderip arabayı alacaklarını söylemişti. Epey geç olmuştu, Kristen'in gözlerine çarpan sarı, parlak araba farıydı. Gözlerini ovuşturup aracın geldiği yöne bakıyordu. ''Sonunda...'' diyerek ilerledi. Araçtan inen kırklı yaşlarında bir beydi. Aracın durumuna bakan adam Kristen'in yanına gelip ''Kızım aracın aküsü bitmiş üstelik lastiklerinde değişilmesi lazım. Bir günlük işi var fakat çok yoğunuz bu aralar iki güne hal olur.'' Kristen elini başına götürerek, ''Peki, size kolay gelsin'' diyerek arabasından çantasını alıp oradan uzaklaştı.

Sonunda evine gelen Kristen çantasını girişteki ahşap sehpanın yanına koyup mutfağa geçti. Kendisine bir kahve yapıp içeriye doğru ilerledi. Kahvesinden yudumlar alıp bir yandan da yarın ki siparişlere bakıyordu. Yorulduğunu anlayan Kristen, yerinden hiç kalkmak istemiyordu. Oracıkta kıvrılıp uyumuştu.

Sabah olmuş güneşin eşsiz ışıkları yüzüne vuruyordu, gözlerini ovuşturup koltukta doğrulurken boynunun tutulduğunu hissetmiş olmalı ki acı çekerek inlemişti. Yavaşça kalkıp belini esnetip banyoya doğru ilerledi. Üzerini çıkarıp, suyun ayarını yapan Kristen kapının çaldığını duyunca ''Ah lanet olsun sabah sabah da kim?'' diyerek  üzerine bornozunu alıp banyodan çıktı. Kapının deliğinden baktığında Heather'ı görünce kapıyı gönül rahatlığı ile açtı. ''Seni böyle de mi görecektim Kristen?'' gülerek içeri geçti. ''Kristen bugün izinliyim, birlikte dışarıda kahvaltı ederiz diye düşündüm.'' Kristen bornozlu bir şekilde koltuğun kenarına oturup, ''Aslında kötü bir fikir değil, ne zamandır birlikte kahvaltı yapmıyoruz.'' Kristen oturduğu yerden kalkıp ''Duş alıp çıkarız.'' diyerek tekrardan banyoya giren Kristen kendini suyun altına bıraktı. Duşunu alıp üzerini giymek için odasına girdi. Klasik giyecekti, üzerinden bornozunu çıkartıp yatağın üzerine bıraktı saçındaki havluyu da bornozun yanına koydu. Vücuduna nemlendirici çilek ve beyaz çikolata kokulu kremini sürdü. Üzerini giydikten sonra saçlarını kurutup doğal bıraktı. İçeri girdiğinde Heather ayağa kalktı ve evi kontrol edip çıktılar. Dairenin köpek besleyen sahibi bu sefer ortalıkta yoktu, normalde bu saatlerde köpeği hep dışarı çıkartırdı. Heather, ''Kristen! Araban nerede?'' Kristen uflayarak, ''Hiç sorma ya akşam bir sorun oldu.'',  ''Bende arabamla gelmedim, neyse ayaklara kuvvet.'' Kristen gülerek, ''Ne güzel işte sabah yürüyüşü çıkmış olur aradan.'' birlikte gülerek yollarına devam eden Kristen ve Heather en yakın bir kafeye doğru ilerlediler. Kafeye geldiklerinde boş bir masaya oturup siparişlerinin gelmesini beklediler. Kahvaltılarını yaptıklarında birer kahve içip oradan uzaklaştılar. Saat on olmuştu dükkandan arıyorlardı. Kristen ''Yarım saat sonra oradayım.'' diyerek telefonu kapatıp pastaneye doğru yürümeye başladılar.

Pastaneye çok az kalmıştı o sırada bir araç yavaş bir şekilde yanlarına yakınlaşıp içlerinden biri camı açıp Kristen ve Heathera laf atmaya başladı. Kristen, ''Rahat bırakmazsanız polisi arayacağım!!'' dediğinde bile küstahça, ''Polisler bize bir şey yapamaz güzelim, bak arka koltuk sizler için boş.'' tam o sırada Zayn ve Richard da oradan geçiyordu, olayı görünce oraya geldiler ve birden Zayn kafasını camdan çıkaran kişinin bileğinden büküp konuşmaya başladı, Kristen ''Bu ses tonu...? Tanıdık ama...'' o sırda arabayı süren dışarı çıkınca Richard da ona saldırdı bağrışmalar oluyordu. Zayn,''Şimdi basın gidin buradan!!'' hızla arabaya binip gittiler. Zayn geri döndüğünde Kristen ile göz göze gelmişlerdi, uzun süre bakışmışlardı.

ÇİLEK KOKULU PASTANEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin