Bana güvenerek bu bölümü bir dalga sesi açarak okuyun. Gerçekten bana güven, iliklerine kadar hissedeceksin yazdığım şeyleri.
Korktuğun şeyi yaparken seni koruduğunu hayal etmek.. bir enkazdayken korktuğuna sarılmak. Bir nevi denize düşen yılana sarılır misali.
Sudan olduk olası korkmuşumdur. Görüntüsü, sesi, bilinmezliği ve özellikle rengi. Sonsuz gibi görünen koyu mavilik. Ne kadar derin olduğunu bilemezsin, altından geçen canlıları bilemezsin, tehlikede olup olmadığını bilemezsin.
Tek gördüğün sonsuz gibi görünen bir boşluktur. Altında olan bu sonsuz boşluğa düştüğün anda bir kaç dakika içinde ölüverirsin. Şanslıysan nefesini tutabilirsin, çırpınırsan derinliğe inersin. Ne olduğu belirsiz olan derinliğe. Yüzersin, yüzersin, yüzersin...
Bir kara bulma umuduyla yüzersin. Suyun derinliklerine bakmaktan yüzersin, bakmaktan korkarsın, belkide göreceğin şeylerden.Sonra yorulursun, pes etmek istersin. Hiçliğin ortasındasındır.metrafta ne birgemi ne de bir ada vardır. Gördüğün sadece koyu dibi gözükmeyen bir maviliktir.
Gece olur, etraf tamamen kararır. Üşüdüğünü hissedersin. Yüzmeye devam etmek istersin fakat, kolların yorgunluktan hareket edemez. Bir ses duyarsın. Kulağını sağır edebilecek bir ses. Etrafına bakarsın hiç bir şey gözükmüyordur. O ses sanki yankılı gibi tekrar duyulur.
Okyanusun ortasında sındır. İlerde senin komple ölmek istiyeceğin bir şey görürsün. Okyanusun tam ortasında kocaman bir göz sana doğru bakıyordur. Bu okyanusun gözü.
Arkanda büyük bir dalga sesi duyduğunda o tarafa dönersin. Gözlerin kocaman açılır. Tam karşımda devasa boyutta bir dalga sana doğru geliyordur.
(Yıldızlararası izliyenler beni çok iyi anladı :D)
Sanki, sanki okyanus ikiye katlanıyor gibi görünür. Kaçmaya çalışırsın ama nafile, çünkü tam karşında önünde aynı dalga vardır ve o gördüğün göz daha da büyğmüş her yaptığını izliyordur.Bilincinin kapandığını hissedersin. İki dalga şiddetle çarpışır ve sen okyanusun dibine doğru batarsın.
Sonsuz bir koyuluktan ibarettir. Nefesin darlanır, ciğerlerin yanar, kalbin yavaşlar. Ama su, senin ölmene izin vermez acı çekmeni istemektedir.
Yüzmeye devam edersin, o ses tekrar duyulur. Sonra anlarsın, o ses okyanusun kalbinin sesidir. İlerde bir hareketlenme görürsün. Bir umutla o tarafa doğru yüzersin fakat ölüme gittiğini fark etmezsin. Tüm görüş açını kaplıyacak şekilde onu görürsün, okyanusun kalbini. Seni içine çekmek istercesine bir girdap oluşturur. Tüm gücünle yüzmeye çalışırsın ama ona gücünü yetiremezsin. Ve sonunda ölürsün...
Hani başta demiştim ya korktuğumuz şeyin bizi koruduğunu. Aslında burda okyanus bizi insanlardan korudu, insanların bize zarar vermesinden. Bu bölümü yazarken kesinlikte elim ayağım titredi, hele ki fotoğraf bulmak için baktığımda başımdan aşağı kaynar sular döküldüğünü hissettim. Nefesim darlandı, başım döndü, ellerim bilnçsizce titredi... İşte benim de hikayem böyle, eğer böyle korkuları yazmamı isterseniz dmden ulaşabilirsiniz..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz Perde +18
Bí ẩn / Giật gânHiç kendinizi soyutladığınız ve gerçekliğinizi sorguladığınız oldu mu? Veya kendinizi bir akıl hastanesinde gördüğünüz? Belki de insanlık için gerçekten çok değerli birisinizdir kim bilebilir ki. Belki de.... Belki de çok değişik düşündüğünüz içi...