9.Bölüm: Zihindeki Prangalara Vurulan Kilit

150 9 87
                                    

d4vd-romantic homicide

model-sarı kurdeleler

Karanlık ve soğuk bir odada canavarın gölgesi ardında hayatta kalmaya çalışan küçük bir çocuk

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Karanlık ve soğuk bir odada canavarın gölgesi ardında hayatta kalmaya çalışan küçük bir çocuk.

Aldığı her bir nefeste ölüm ağırlığını biraz daha yüklüyor sırtına. Kapanan her bir kapının ardında yaşam bir adım daha uzaklaşıyor karanlığın esir aldığı ruhundan. Kıpkırmızı olmuş gözlerinden akan her bir yaş korkularının yerini alırken, odaya yaklaşan her bir adım sesi öleceği başka bir anın ismi oluyor.

Tek bir kişiyi çağırmak için aralanıyor dudakları. Her seferinde ise hayal kırıklığı ile kapanıyor. Kimse yok onu ölümün bıraktığı uçurum kenarından kurtaracak,kimsesi yok onu canavarın ittiği ölümün karanlığında kanatları altına alacak.

Ağlıyor küçük kız çocuğu. Yaşları gözlerinden birer birer idam edilirken çaresizce mırıldanıyor. Niye bu kadar yalnızım diye düşünüyor, odanın ruhunu üşüten soğuğu eşliğinde. Kimseyi mi hak etmiyorum? Bu yaşadıklarımı hak ediyor muyum? Her bir soru boğazına dayanan bıçağın yerine aldığında daha da fazla düşünüyor; bu sefer dayanan bıçağın kesmesi için.

Kurtuluş istiyor ama tek kurtuluşu ölüm. Ölümü kurtuluşu olarak görecek kadar korkunç odada bir başınayken kollarını kendine sarıyor. Kollarını kendine şefkatle sarıyor çünkü saracak başka kimse yok. Hayır, çünkü kimsesi yok.

Kafasını yere defalarca kez vurmak istiyor kurtulmak için. Canı kurtuluşun ismi kadar acırken, bir de o acıtmak istiyor. Bir kez vuruyor, zihnindeki ses konuşuyor; Ölmedin. Bir kez daha vuruyor, daha sert. Zihnindeki ses gülüyor bu sefer; Yine ölmedin. Üçüncü kez vurduğunda yine kurtulamıyor ama bayılıyor. Ölemese de anın ağırlığı ruhundan çekildiğinde zihni gözleri kapanmadan önce son kez fısıldıyor; Ölemedin ve ölemeyeceksin. Ben senden gitmediğim sürece, sen buradan çıkamayacaksın.

:')

Gözlerimi açtığımda karşılaştığım manzara; çocukluğumun yıkık dökük emarelerinin bulunduğu ceza odasından başkası değildi.

Çığlık atmak, ellerimi kendime sarmak ve ağlamak istedim ama hiçbirini yapamadım. Oradaydım, çocukluğumun karşımda idam ettiği, katillerinin idam ipini boğazıma geçirdiği yerde.

Yine buradaydım. Üstüne oturduğum zeminde çocukluğum ölmek için kafasını vurmuştu. Sırtımı dayadığım duvarda çocukluğumun kanı vardı. İçinde olduğum odada küçük kız çocuğunun cesedi vardı.

Derin nefesler almaya çalıştım ama ciğerlerim kabul etmedi. Ellerimin titremesinin kesilmesini diledim ama kesilmedi. Yaşadığım her saniye biraz daha boğuluyordum. Hayatımın devam ettiği her anda biraz daha dibe batıyordum. Yaptığım her bir iyilikte karşılığını daha da kötü bir şekilde alıyordum.

KARANLIĞIN DİĞER YÜZÜ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin