12-Sorry, Darling.

692 80 225
                                    

Yaklaşık 3 saat sonra alışverişi bitirdik. Dinlenmek için bir kafeye geçtik. Köşedeki bir koltuğa kuruldum. Minho da yanıma oturdu.

Siparişlerimizi verip beklemeye başladık. Yaklaşık 5 dakikalık bir sessizlikten sonra Minho aniden biraz daha yaklaşıp elini belime sabitledi. Kafe kalabalık olduğu için biraz utandım ve ondan ayrılmaya çalıştım.

Biraz daha yaklaştı.

Başını bana doğru çevirdi. Şimdi dudaklarımız arasındaki mesafe, yok denecek kadardı.

Biraz daha yaklaştı.

Başımı ona doğru çevirdiğimde belimdeki elinin baskısı arttı. Şu an bayılabilirdim.

Şu an.

Dudağını dudağıma sürttü. Bakışlarımı kaçırmaya çalıştım, diğer eliyle çenemi sıkıca kavradı.

Konuşursam öpüşürdük.

Bu cümleyi ben mi yazdım cidden...

Konuşmamalıyım.
Konuşmamalıyım.

Ama ona durmasını söylemeliyim.

Nerede kaldı bu garson?

Başımı biraz geriye atmayı başardığımda konuşmaya çalıştım. Ânın büyüsüne kapılmadım, değil mi?

"Minho Hyung, şu an olma-"
Dudaklarını dudaklarımla birleştirdi.

3 saniye?
3 dakika?
Belki de 3 yıl.

Zamanın değeri yoktu şu an. O vardı. O ve ben. Benim dudaklarım ve onun dudakları.

Belimdeki elini sıklaştırdı. Çenemdeki eli yanağımı okşadı.

Yavaşça öpüyordu. Yavaşça ve tutkunun tanımını yazarak.

Nefes almak için ayrıldığında sıcak nefesi yüzümü okşuyordu. Her zaman utangaç olan ben şimdi onunla göz göze, dudak dudağa....

"2 yıl bunun için bekledim."
Dedi bir itiraf sunarak.

Öpüşünün beni mayıştırmasının etkisiyle ayılmak için kendime birkaç kez vurdum.

Algıladığımda şaşkınlıkla ona baktım.
"2... Yıl mı?"

Ne söylediğinin farkına o da yeni varmış gibiydi.

***

Yaklaşık yarım saat sonra kafeden çıktık. Diğerleriyle buluşma vakti gelmişti. Chan'i aradım.

"Chan neredesiniz? Of ya!"

"Ne oldu yavrum niye bu kadar öfkelisin?"

"Beni bir daha Minho'yla yalnız bırakırsanız sizi geberti-"

Aniden belime sarılan ve telefonu tam düşecekken elimden alıp kapatan eller...

"Ah bebeğim, bir sorun mu var?"

"M-Minho?"

Ona doğru dönmemle tekrar dudaklarımızın kavuşması bir oldu.

We Just a Friend

***
Minho

Hâlâ grupça mağazadan mağazaya dolaşıyorduk. Jisung benden kaçıyordu ama yine de bana göz ucuyla bakıyordu.

Derken Jisung'un yanına gelen kızı gördüm. Kız onu görünce aniden şaşırmış ve ona doğru ilerlemeye başlamıştı.

"Ah, selam Jisung. Karşılaşmak büyük tesadüf." deyip mal mal gülmeye başladı. 😣😖🙄

"Selam Rosé, nasılsın?"

"İyiyim. seni buralarda görmeyi tahmin etmiyordum."

"Bir çılgınlık yapmak istedim." deyip güldü.

JISUNG O KIZA GÜLDÜ!

OKURLARIM ÇABUK GELİN SAVAŞ VAR!

"Anladım. Hazır rastgelmişken bir şey soracağım. Seni yemeğe davet etmek isterim. Gelmek istersen... Yani müsait-"

"Neden Jisung'u davet ediyor?"

Ayrıcalığı ne?

"Minho biz karışmayalım bence. Ama doğrusu ben de merak ettim. Bir yakınlığınız var mı?"

CHAN CİDDİ MİSİN?

"Jisung bir gelir misin? Bir şey soracağım da."

Jisung'u biraz kenara çekince konuşmaya başladım.

"Rosé kim?"

"Ah, yakın arkadaşımdı ama bir ara taşınınca görüşmeyi bırakmıştık. Çok tatlı bir kız bence."

"Sen ciddi misin?"

"Ne var yani Minho? Seni de anlamıyorum gerçekten. Davranışlarını anlamaya çalışıyorum olmuyor."

"Sadece bana bak Jisung. Başkalarına bakma."

"Neden sadece sana bakıyorum? Anlamıyorum."

"Yeter artık çabalamaktan çok yoruldum." deyip koşar adımlarla çıkışa yöneldim.

Yoruldum Jisung.

Kötü zamanlarında yanında olmaktan ama beni görmemenden.

Ama haklısın.

Sevilecek bir yanım da yok, değil mi?

Zaten sevgisini de hak etmiyorum, değil mi?

Ben bu düşüncelerle nasıl başa çıkacağım?

Ben onu tüm bunlara rağmen sevdim ama olmuyor artık.

Onu uzaktan seveceğim.

Ondan vazgeçemem çünkü.

O beni sevmese bile.

Her şeye rağmen.

***
ya bunlar asik daha kavusamadi bu ne abi 🙄

480 civari kelime olmus

Bolumleri ruh halime gore yaziyorum bu yuzden cidden sacma oluyor takilmayin hanxjwjdiejfj

neyse kendinize dikkat edin sonra kızarım bak

s-class 41 mn olmus 41 kerw masallah

birkac sarki sozu:

"Ona aldanıp
Geceye sarılırsan
Gündüze ziyan olur
Güneş söner kahrından
Sönsün, varsın
Canımı yakamazsın
Gün gelir bir şarkıda
Yine beni hatırlarsın
Vedalardan bi buket al
Onun ol, onu sev
Beni hayat bile sevmedi be
Boğuluyordum görmediler
Vedalardan bir buket al
Onun ol, onu sev
Beni hayat bile sevmedi be
Boğuluyordum görmediler"
Perdenin Ardındakiler-Vedalardan Bir Buket

"I would never fall in love again until I found her
I said, 'I would never fall unless it's you I fall into'
I was lost within the darkness, but then I found her
I found you"
Stephen Sachez-Until I Found You

Tıss 🐍
07.06.23 <> 13.31

Light, Camera, MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin