Suskun 20

11 3 2
                                    

20.bölüm

Savaş'ın anlatımıyla;

İtalya'ya sonunda gelmiştik.Kendi otelim olan Maskono'ya yerleştik.Bade yolculuktan
dolayı başının ağrıdığını söyleyip yatağa
uzanıp dinlenirken ben de odamız
20. katta olduğundan manzarasını
odanın penceresinin önüne geçip seyre daldım.Buraya geldiğimizde saat akşam 9  olmuştu.Aradan 1 saat geçtikten sonra
Bade yataktan elini karnına koyup
yavaşça doğrulup kalktı.

"Savaş mavişim ben kıyafetlerimizi yerleştirdikten sonra banyoya gireceğim."

Onu başımla onaylayıp öpücük attım sonra

'Güzelim kıyafetleri sen yerleştirme ben hallederim yorulma sen.'Dedim sonra
bana bakıp gülerek

"O zaman bi' kahve içer miyiz karşılıklı."
Onu onaylar biçimde kafamı salladım.

Bade mutfağa gittiğinde ben de onu beklemeye başladım.

Elinde kahvelerle geldiğinde yanıma
sandalyelerden birini çekip oturdu.

Kahve bardaklarını tokuşturduktan sonra
içtikKahvelerimizi yudumlarken ufak bir
sohbet ettik.Bebekelrimiz kız mı olur erkek
mi,isimleri nasıl olur diye konuştuk.
Burada bebeklerimizin cinsiyetini öğrenene
kadar bekleyip bebeklerimizin kıyafet alışverişini de buradan yapacağız.

Kahvelerimiz bittikten sonra Bade yorgun
olduğunu söyleyip yatağa uzandı.

Gece saat 12'ye kadar manzarayı  seyrettikten sonra dolaptan 2 tane şarap şişesini alıp otelin 1.katına indim.
Basamaklara oturdum sonra da yavaş
yavaş şarabımı yudumladım.

En son 1 şişe bittiğinde başım ağrıdan
çatlıyordu,merdivenin trabzanlarını
zor da olsa bulup düşe kalka tutundum
ardından sendeleyerek yürümeye başladım
asansöre doğru.Şarap şişemi de unutmadım,kalan 1 şişemi de elime alıp
sallaya sallaya asansöre bindim.
Asansöre bindiğimde bir mesaj geldi
yarı açık gozümle yazıyı okumaya çalışsamda çok zorlandım.Gözlerimin
önü kararmıştı sanırım mesaj Badeden
gelmişti bana yukarıya gel diyordu.
Ben de zorlukla gördüğüm ilk sayıya
bastım.Odaya doğru gittim kapının kurpu
tüm gücümle bastırıp içeriye girdim.

Sesler banyodan geliyordu
duvarlara ellerimi koyarak çarpraz adımlarla banyonun kapısına geldim    sonra kapının kurpundan tutunup hızla
içeri daldım.Buhardan hiçbir şey göremiyordum,gözlerimi kırpıştırıp,
ellerimle buharı başımdan savmaya
çalıştım.Belli belirsiz bir kaba ve kıllı
erkeğe benzer bir silüet gördüm.

Buhardan pek belli olmasa da güzelimin   bu kadar kıllı olmayacağına emindim.
En son gözümün kararmasıyla    tutunduğum kapı kurpundan elim hızla
düştü ve kendimi yerde buldum sonra
kart sesli birinin

"Savaş bey kalkın lütfen."dediğini duyduktan sonra başka bir şey hatırlamıyorum.

        

                                     ❤

Bade'nin anlatımıyla;

Yatağımda uzanmış yatarken birden    kapının hızla çalınmasıyla uyandım.
Kapıyı açtığımda yaşlı,üzerinde
peştemal olan bir adam duruyordu.

SON ESİR [TAMAMLANDI/DÜZENLENİYOR]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin