-Yeter yeter senin bu uçkuruna düşkünlüğün beni sinir hastası ediyor. Bıktım senin bu iğrenç iğrenç takılmandan, beni sürekli aldatmandan. Tamam beni sevmiyorsun anladık, duygularımız karşılıklı ve ben de illa seni mi başka vampir erkekler ile mi aldatayım?
Ulaş, elindeki cam kavanozu sinirle Gece'ye doğru fırlattığı zaman daha hıncını alamamıştı.
Gece gelen cam kavanozdan son anda kurtulmuş ve hiçbir şey olmamış gibi koltuğa yayılmıştı. Hoş bir yerine bir şey olsa bile vampir olduğu için birkaç dakikada cildi eski haline gelirdi...
Kavga ettikleri şey yine benzer bir konuydu. Ulaş eve geldiği zaman Gece'yi koltukta bir vampir kızla alt alta görmüş ve kan beynine sıçramıştı, Gece her zaman aynı şeyi yapıyordu ve Ulaş bu durumdan çok sıkılmıştı.
Tamam birbirlerini sevmiyor olsalar bile bu kanına dokunuyordu ve bu durumdan aşırı derecede sıkılmıştı, elinden gelse Gece'yi bir kaşık suda boğacaktı.
Bir vampir ile evli olması yetmiyormuş gibi bir de çevrede tek insan kendisiydi ve bir yere gidip gelirken tırsarak gidiyordu. Parmağındaki evlilik yüzüğü olmasaydı çoktan öbür dünyayı boylamıştı da yüzük sayesinde kimse ona dokunmuyordu.
Evli olan birine bütün vampirler saygı gösterip hürmet ederdi ve bu kişi evliyse kimse onun kılına bile dokunamaz aksine kendisini tanımasalar bile koruyup kollarardı.
Bu bir bakımdan güzel bir şey olsada çoğu zaman can sıkıcı bir hale geliyordu.
Vampirlerin ve insanların bölgesi ayrıydı ve isteyen bazı vampirler, insanların bölgesinde yaşayıp orada hayat sürüyordu ama bir insan evlenmeden asla vampirlerin bölgesine giremezdi ve girse de sağ çıkacağını pek söylenemezdi.
Ulaş ve Gece çok saçma sapan bir şekilde birbirlerini görüp evlenmişlerdi çünkü ikisi de daha önce birbirini görmemişlerdi ve tanımıyorlardı...
Ulaş geceleri barda çalışan biriydi, Gece ise arkadaşları ile o barı yeni keşfetmiş ve o gün arkadaşları ile eğlenmeye gitmişti. İkisi de birbirlerini gece yarısına kadar görmemişlerdi ve tanışmaları ve sırrın öğrenilmesi çok saçma bir şekilde bar lavabosunda öğrenmişlerdir.
Gece her zamanki takıldığı vampir kız ile lavabo da öpüşürken pardon kızın boynunu dişlerken Ulaş'a yakalanmış ve sırrı açığa çıkmıştı. Ulaş her ne kadar görmediğini söyleyip bu işin içinden sıyrılmaya çalışsa da korkudan titremesi her şeyi ele vermişti.
Hadi ama karşısında bir vampiri görse kim korkmazdı ki?
Ulaş oradan hızla çıkarak insanların içine karıştığı zaman Gece de arkasından çıkarak onu gözüne kestirmişti, sırrını öğrenmişti ve vampir kuralları gereği ikisi evlenmesi gerekiyordu...
Gece her ne kadar bu olayı saklamak istese de eninde sonunda vampir konseyinin kulağına giderdi ve ikisi içinde ölüm emri çıkartılırdı.
Hadi Ulaş için neyse de Gece kendi canını seviyordu ve bu işten beraber çıkmaları gerekiyordu.
Ulaş evine gidene kadar Gece onu bir köşede izlemiş ve eve giderken Ulaş'ı tenha bir sokakta kıstırmıştı.
Onları gören birbirlerini öptüklerini falan sanırlardı ama olay hiç de öyle değildi...
Evet aynı dizi ya da filmlerdeki gibi Gece, Ulaş'ı duvarla arasına almıştı. Ulaşı falan gram beğenmemişti sadece kuralları söylemek ve onun kaçmaması için öyle yapmıştı.
Ulaş duyduklarını sindiremezken böyle bir şeyi haliyle asla kabul etmemişti, direkt olarak ölmeyi istediğini söylemişti.
Gece, Bi şey demeden Ulaş'ı serbest bıraktığı zaman, sabah ikisinin başına ne geleceğini az çok tahmin ederek kendi evine gitmişti. Ulaş ise eve gidene kadar akla karayı seçmiş bir şekilde korkudan titreye titreye eve gitmişti.
Eve gider gitmez de ilk iş olarak kapısını penceresini sıkı bir şekilde kapatıp kitlemişti.
Ulaş sabah başına ne geleceğini bilmeden uyandığında ise başında dikilen iki tane sivri dişli garip garip adamları görmeyi tabii ki de beklememiş ve o an can korkusu ile kendini kurtarmak için onlar ne derse kabul etmişti,
Onlarla vampirlerin bölgesine korkudan üç buçuk atarak gitmişti.
Diğer tarafta ise Gece de aynı durumdaydı ve o bir şey demeden evine gelen adamlar ile gitmeyi kabul etmişti. O vampir kurallarını biliyordu ve çevresinde olan şeylerden dolayı alışkındı ama Ulaş...
Gece ve Ulaş konseyin önüne çıkıp ölmemek için evlenmeyi kabul etmişlerdi...
Dünya tarihinde en uyumsuz ve en geçimsiz bir çift olarak isimlerini altın harfler ile yazdırmayı da ihmal etmemişlerdi...
İkisi evlenene kadar çevresindeki vampirler çok zorluk çekmişlerdi ve konseydekiler açıkçası tabiri caizse çileden çıkmıştı.
İkisi de sonunda kavga dövüş sürdüre sürdüre evlenmişlerdi ve bundan sonra artık kavgalarını evlerinde sürdüreceklerdi.
Aynı şu an ettikleri milyonuncu kavga gibi...
*****
Sanırım en toxic çiftimiz bu olacak...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampir / bxb (Mpreg)
FantasyAşk acısı öyle zor geliyormuş ki aslana, Keşke demiş aslan, Keşke öldürseydi bu kuzu beni, Kendine aşık etmek yerine.