Jungkook
Elimdeki telefonu cebime soktum. Aldığım defterle beraber Taehyung'un evini geziyordum. gerçekten büyük ve güzel bir evi vardı. Heryer tablo ile doluydu. Şakasız heryer! Her bir oda için oda ile uyumlu ayrı tablolar vardı. Neden resim öğretmeni olmayı seçtiğini şu an daha iyi anlayabiliyorum.
Salondan çıktım ve karanlık koridora girdim. Kapının yanına geldiğimde hemen kapının yanındaki duvarda asılı duran tablolar çekti dikkatimi. Taehyung'un resimleri vardı kendi mi çizdi bilmiyorum ama gerçekten de çok harika çizilmişlerdi.
Bir süre orada tabloları inceledim. En ince ayrıntısına kadar bakmıştım.
Diğer ikisine göre daha aşağıda duran tabloyu incelemeye başladığım sırada ensemde hissettiğim nefes ile panikle arkamı döndüm.
Arkamı dönmemle yüzüme neredeyse çarpacak olan vazoyu fark ettim ve refleks olarak bana doğru hızla gelen kolu bileğinden sertçe tuttum.
O an onunla göz göze geldim.
Uyanmıştı..cidden o kadar ses çıkarmış mıyım?
O bana bakıyordu ben ona. Sessizce bakışıyorduk. Ne diyebilirdim ki az önce kafamda vazo patlatmak üzereydi aslında böyle gece gizlice evine girince doğal olarak uyandığında beni sapık veya hırsız sanmış olabilir.
İkimizde sessizliğimizi korurken önümdeki bedenin aniden yan tarafa, yere doğru savrulmasıyla elim havada kalmıştı ve bende şok içinde donakalmıştım.
Üzerine üç kişi atlamış Taehyung'u yumrukluyorlardı. Ağzım açık olanları izlerken benimde ani sarsılışımla kendimi yerde buldum.
Benimde üzerime iki kişi atlamış, beni dövüyorlardı.
Yüzüme yediğim sert darbelerden dolay dengemi koruyamasam da kendimi hızla toparladım ve bende vurmaya başladım.
Yerde boğuşurken Taehyung'un aniden ayağa kalkıp "HEY!" Diye bağırmasıyla herkes durmuştu.
Toparlanıp herkes ayağı kalktığında hepimiz hayretler içinde birbirimize bakıyorduk.
"Hocam?"
Kafamı soluma çevirdiğimde Taehyung'un yanındaki arkadaşlarımla göz göze geldik. Onlara 'burada ne işiniz var lan?!' bakışları atarken hemen benim yanımda duran matematik ve ingilizce hocamı yeni fark etmiştim.
Bir dakika onların burada ne işi var?
Herkes birbiriyle bakışırken gözüm ortada, yerde duran açık defterde takıldı. AMINA KOYAYIM!
Defterim yerde tamamen açık bir şekilde duruyordu ve açık olan sayfada Taehyung ile ben vardım. Hemde çok değişik bir pozisyonda...
Telaşla gözlerimi kaçırırken diğerleride görmüş olacakki jin hemen konuşmaya başladı.
"Aman Tanrımm Jungkook! Ne kadar güzel bir çizim. Gerçekten de resime yeteneğin var!"
Verdiği aşırı tepki yüzümde ufak bir sırıtışın belirmesine sebep olsada hem utançtan gülüyordum hemde gerginlikten.
Panikle yere eğildim ve defteri hızlıca alıp kolumun altına soktum.
---
"Ne işiniz var burada? Hemde gecenin bir yarısı?!"
Şuanda Taehyung'un mutfağındaki masada karşılıklı oturuyorduk ve Taehyung'un bize hesap sormasını dinliyorduk. Hepimizin yüzünde morluklar ve yaralar vardı. Şuan aşırı komik bir döngünün içindeydik. Ne dram ama!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şaraplar Ve Ressamlar | Taekook
Fiksi Penggemar"Merhaba, oğlunuz çizim yapmayı çok seviyor anlaşılan. Lütfen ona söyler misiniz penisimi çizerek değilde başka şeyleri çizerek göstersin bu yeteneğini. İyi akşamlar." Texting''
