"Türkiye-Fransa uçuşu için yolcularımız 7 numaralı salona bekleniyor.Keyifli yolculuklar dileriz."
Efe arkamdan seslendi.
"Bak gördün mü bu bile uğurlu rakamım."Bavulun bir tanesini yan tarafından alırken onun ellerinde iki tane bavul vardı.Tabi ki de Mine'nin bavullarıydı.
Başımı arka tarafa,Mine'ye doğru çevirdim.
Elinde iki bavul ve koluna taktığı bir valiz vardı.
Topuklu ayakkabılarını yere vurarak,söylene söylene yanımıza ulaşmaya çalışıyordu.
Siyah mini etek , üstüne ise göğüs dekoltesi olan bir crop giymişti.Simsiyah kısa saçlarını açık bırakmıştı.Siyah gözlükleriyle dışarıdan gerçekten de dikkat çekiyordu."Mine bir hafta kalacağımıza eminsin değil mi?"dedim.
Efe,Mine cevap vermeden söze atladı.
"Bence tüm yılı orda geçirecek gibi görünüyor,şuna baksana." dedi.Mine sonunda yanımıza ulaştığında "Çeneniz çalışacağına eliniz çalışsın biraz."dedi.
Daha cevap veremeden elime diğer bavulu verdi.
"Bu kadarı gerçekten çok fazla" diye bağırdı Efe.
Mine ile anlamayarak ona baktığımızda
"Sizi yanımda gezdirmemle tüm kısmetimi kapatttığınız yetmezmiş gibi bu pembe bavul tüm karizmamı çiziyor şu anda."Gülerek omzuna vurduğumda Mine kahkaha atmaya başladı.
Mine kahkaha atarak " Şöyle bir baktım da" dedi.Gülmekten konuşması yarıda kalmıştı.
"Siyahların içinde elinde pembe bavulunla sana düşmeyecek kız yoktur."Efe'nin ısrarlarıyla üçümüzde simsiyah kıyafetler giymiştik.Havalı olmak istediğini söylemişti.Normalde de tarzım böyle olduğu için diretmeden bunu kabul etmiştim.
Efe'ye baktığımda simsiyah kıyafetleri arasında elinde Mine'nin pembe bavuluyla gerçekten de komik duruyordu.
Üstünde kaslarını ortaya çıkaracak türden siyah bir gömlek altında da siyah bir pantolon vardı.Keskin yüz hatlarına uyan siyah,havalı bir gözlük takmıştı.Bu gözlükten üçümüze de taktırmıştı.Havalı ve gizemli bir hava katacağını söylemişti. Hemen elinde tuttuğu pembe bavulu görünce gülümsemeden edemedim.
"Kes sesini kürdo." dedi şakayla.Mine ona doğru dil çıkarttı.
Efe ikimize birden dönüp kaslarını ortaya çıkarttı.
"Bu kaslara düşmeyecek tek bir dişi varlık gösterin bana.Siz bile düşüyorsunuz anlamıyorum sanmayın."Hızlıca elimi kalbime doğru götürdüm.
"Kaslarından çok pembe bavulun daha çok dikkat çekiyor.İşte en fazla düştüğüm o."Efe şakayla yüzünü düşürdü.
"Kahpelere selam." dedi ve başını selam verir gibi salladı.
"Şu kürdo'dan beklerdim de senden beklemezdim be Asel."Efe hepimize lakaplar takmıştı Mine'ye kürdo diyordu.
Bunun nedeni Mine'nin elit tarzının altında yatan Kürt müziği sevdasıydı.
Mine'nin bir gece sarhoş olup o pembe mini elbisenin içinde masaya çıkıp bize Kürtçe şarkılar söylemesini aşamıyorduk.Bunu herkesten gizliyordu.Bana ise davşanım diyordu.Evet "d"ile.
Bana neden böyle dediğini sanırım şu an açıklayamayacağım.
Utanmadığım zaman size açıklayacağıma emin olabilirsiniz.Selamının aynısını ona doğru verdiğimde gülümsedi.
*
Üçümüz arka arkaya durmuş uçağa binmek için sıra bekliyorduk. Savcılığı kazanmıştım onun kutlaması olarak hep beraber Fransa'ya gidip gezecektik.
YOU ARE READING
Yalnız Ada
Teen Fiction"Kod isimlerinizi söyleyin. Kendiniz seçeceksiniz." Alayla kahkaha attım.Dışarıdan deli gibi görünebilirdim ama bu benim umrumda değildi. "Bizi burda zorla tutmuyormuş gibi isimlerimizi bize seçtirmeniz çok nazikçe."dedim. "Patron'un emri.Eğer isim...