3.

62 23 74
                                    

Karşımda Arda'nın omzuna elini atmış bir halde bize bakarak gülümseyen kişi Çağla'dan başkası değildi.

Demek, kardeşimi de kandırmıştı, yılan!E, buldu saf çocuğu, baktı para var. Bırakır mı?

Şok içinde Yiğit'e baktım. Onun da en az benim kadar şaşkın bir halde olduğunu gördüm. Ne de olsa eski nişanlısıydı.

Arda, Çağla'nın elinden tutarak yanımıza geldi. Bize tek tek baktı ve " Biz, geldik." Dedi.

Annem de anlamayan bir halde oğluna baktı ve " Oğlum, nerede kaldınız, bir an gelmeyeceksin zannettim. Hem, bu hanım kızımızı ben daha önce gördüm. Ama seninle ne alakası var?" Diye sordu.

Arda da bir süre gülümseyerek Çağla'ya kısa bir süre baktı. Ardından da derin bir nefes aldı ve " Anne, Çağla benim kız arkadaşım. Biz, Çağla'yla birlikteyiz." Diye cevap verdi.

Annem de " Ne diyeyim, oğlum. Hayırlı olsun. Ne zaman tanıştınız?" Diye sordu. Arda da " Çok olmadı, daha yeni sayılır. Kendisiyle arkadaş ortamında tanıştık. Sonra da bir kaç kere dışarıya çıktık." Diye cevap verdi.

Mezuniyet töreni de bitmişti. Herkes evine dağıldı. Arda da bize baktı ve " Ben, Çağla'yı eve bırakıp geliyorum." Diyerek yanımızdan ayrıldı.

Eve geldiğimizde ise hala olanlara inanamıyordum. Bu, kız zehir bir ailemizin içine sızmıştı. Şimdi de yavaş yavaş Arda'yı zehirliyordu. Yakında onu da bize düşman ederdi.

Çünkü ondan her şey beklenirdi. Yiğit yanıma geldi ve bana bakarak " Ne düşünüyorsun?" Diye sordu. Ona baktım ve " Çağla'yı. Bu, kızdan asla kurtulamayacağız." Dedim.

Yiğit, de bana gülümseyerek
" Az kaldı. Elbet, bugün değilse yarın bir hata yapacak. Olmazsa da yapmasını sağlarız. Sonra da tamamen hayatımızdan çıkacak." Dedi.

Aklıma gelen fikirle Yiğit'e baktım ve " Artık, ailemle konuşmanın zamanı geldi. Hadi, vakitli vakitli konuşalım. En azından alışsınlar. "Diyerek ayağa  kalktım.

Yiğit' de benim peşinden geldi. Birlikte salona girdiğimizde ise herkes salonda masada toplanmıştı. Biz de yanlarına gittik. Masaya oturduğumuzda ise neşe içinde yemeğimizi yedik. Ayağa kalktım ve elimle tuttuğum çatalla önümdeki bardağa vurduğumda o an ortamda sessizlik oluştu.

Derin bir nefes aldım ve hepsine tek tek bakarak
" Herkes beni dinleyebilir mi? Size, bir şey anlatacağım." Diye sorduğumda ise hepsi merakla birbirine baktı.

Annem de elini kalbine götürerek " Ay, kötü bir şey oldu demeyin, valla bir olayı daha kaldıramam. Şak, diye şuraya düşer bayılırım. " Dediğinde ona bakarak gülümsedim.

" Korkmana gerek yok annem. Bunu, söylemek için Yiğit'le uzun zamandır düşünüyorduk. Zaten bu, kararı almamız bizim için sürpriz oldu. En doğru zamanın bugün olduğuna karar verdik. Yiğit'le ben bundan sonra kendi hayatımıza bakmak istiyoruz. Hiç bir şey düşünmeden, sadece üç kişilik bir hayat.  Tabi, bu süreçte sizden ayrılmayacağız. Siz de bizi özleyince gidip gelirsiniz. Ama biz burada olmayacağız. Biliyorsunuz, bu olaylar beni çok yordu. Artık huzurlu bir ortam istiyorum. Lütfen bana kırılmayın." Dedim.

Annem de üzgün bir halde " Ne diyeyim, yavrum. Siz, nasıl rahat edeceksiniz öyle olsun. Ama tabi torunumu bu süreçte özleyeceğim." Dedi.

Şu an üzerimden büyük bir yük kalkmıştı. Kendimi kus gibi hafiflemiş hissediyordum.

Melisa da ayağa kalktı ve
" Çok sevindim, ablacım. Ben de yazları ara ara tatile yanınıza gelirim." Dediğinde Yiğit de hepsine tek tek baktı ve " Merak etmeyin, zaten evimiz çok büyük olacak. Hepinize birer oda vereceğiz. " Diye cevap verdi.

Sokak Lambası 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin