Ben sadece ağlıyordum o ise şaşırmış gözlerle bana bakıyordu,daha fazla kendimi tutamazdim onun yanında yanağımdan akan yaşı silerek kapıya yöneldim Alioski göz ucuyla bana bakarken dudaklarını araladı.
"Mia dururmus-"
Kapıyı ardımdan sertçe kapatıp çıktım,daha fazla "Mia ben anlamadim" demesine katlanamazdim,bir insan hiç mi birşey anlamaz?
Hızlı adımlarla merdivenlerden çıkıp uzun koridorda koşar adımlarla ilerliyordum,bir yandan akan göz yaslarimi siliyordum.Bir yandan da düşünüyordum ne yapacağım?nasıl yüzüne bakacaktım onun.
Odamin kapısını açıp içeri girdim arkamdan kapıyı kapatıp masama geçtim.Saha dan gelen sesler başımı ağrıtırken başımı masaya yasladım.Bir anda kulağıma dolan irfanın neşeli sesiyle gözlerim daha da dolarken başımı kaldirip ona baktım.
" Ayy mia'cim nasıl geçti?Kesin o da aynı şeyleri hissediyordur...Kesin bu arada ay-hey baksa...na"
Duraksayarak söylediği kelimesini bitirip yanıma yaklaşıp başımı oksarken bir yandan sakin sesiyle benimle konuşmaya başladı.
I:Eee,olmuyorsa olmuyordur Mia üzülme lütfen o da belki senden hoslaniyordur bir şey dedimi peki sana?Ya en başından anlatsana sen bana şunu.
Titrek bir nefes verip suskun kaldığım için ağrıyan boğazımı temizledim,İrfan ile gözlerim buluştuğunda anlatmaya başladım.
M:Nerden başlasam?...önce soyunma odasına gittigim de odadan çıkıyordu bende bir şey konuşabilir miyiz dedim odaya girdik.
I:Oh-lan
Irfanı durttukten sonra devam ettim.
M:Iste odaya girdigimiz de neden bana karşı böylesin neden yüzüme bakmıyorsun tarzı bir şeyler zirvaladim dediği tek şey "Mia ben anlamıyorum"demek oldu enin de sonunda onu sevdiğimi söyledim sadece baktı bende çıktım odadan.
Cumlemi bitirirken ağladığımi fark ettim.Sahi ben neden ağlıyordum?Beni sevmediği için mi yoksa rezil olduğum için mi?
İrfan masama uzanarak bir peçete aldı ve bana uzattı,uzattığı peceteyi alıp nazikçe gözümden akan damlaları sildim ,maskaram akmış.
I:Of tamam ağlama be bir şey dememiş anlamamış çünkü Türkçe tam anlayamıyor haha, neyse sizi net bir şekilde konustururum ben hadi kalk çıkıyoruz geç oldu.
M:Ney? Sakın konuşturma of İrfan,tamam çantamı alıp çıkalım.
Ayağa kalkıp askılığa doğru adimlar iken İrfan da oturduğu yerden cebinde olan telefonunu çıkartıp telefonu ile uğraşmaya başladı.Cantami alıp masama göz ucuyla bakıp telefonum ve anahtarimi fark edip aldım.
M:İrfan kalk hadi çıkıyoruz.
İrfan telefonunu cebine koyup ayağa kalktı kollarını yukarı kaldirıp esnemeye başladı.
I:Ohooo sen hazırlanana kadar yıllar geçti paslandim.
M:abartma İrfan sadece çantamı aldım,çok konuşma da düş önüme.
I: of iyi ki benden büyüksün sürekli emir.
M: İrfan.
I:tamam.
Kapıyı açıp odadan çıktı İrfan arkasindan da ben,kapıyı kilitleyip merdivenlerden inmeye başladık.
1 kat aşağı indigimiz de takımın da aşağıda ki masalarda bir şeyler atistirdigini gördüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
adını yazsam sahilimin ıslak kumlarina/ezgjan alioski
FanfictionM:beni seviyor musun Alioski? Ellerini dizime koyup usulca fısıldadı. A:seni sahilde ki kum tanelerin'den bile çok seviyorum.