adını yazsam sahilimin ıslak kumlarina/ezgjan alioski

evleniyoruz ayol

"Onun yeri orası değil lütfen dikkatli olalım."

Dedim hararetle çiçek vazosunu görevliden alıp nikah masasının üstüne nazikçe yerleştirdim.

"Mia biraz sakin mi olsan?" Dedi irfan elini omzuma koyup sitem edercesine.

"Ya ama İrfan karışma kıza evleniyor sonuçta, senin evlendiğin zamanı hatırlatmayayım istersen." Dedi Ceren İrfanı dürtükleyerek.

"İrfan rahat bıraksana beni ya her gün evlenmiyorum sonuçta."

"Sanki bende her gün evleniyorum he."

"Evlen de bak ne yapıyorum sana."

"Aşkım şaka valla."

Gözlerimi devirerek Ezgjan'ın yanına gidip koluna girdim, koluna girdiğimi fark eden Ezgjan elimi kavrarken yanağıma bir buse kondurdu.

"Nasılmış benim güzelim bugün?"

Kendimi nişanlımın kolundan kurtarıp karşısına geçerken iki elini tutup gözlerine baktım.

"Çok heyecanlıyım, sanki her şey imkansız gibi geliyor yani ne bileyim? umarım bir sorun çıkmaz. Sen nasılsın?"

"Bak işte ben ondan emin değilim Mert sahneye dalmasın da ne olursa olsun, bende heyecanlıyımm."

"Ya haha... Deme öyle bak olursa çok korkarım."

Bunun üzerine ikili kısa bir süre gülüştükten sonra Ezgjan Mia'nın alnından öperek kendisine çekip sıkı sıkı sarıldı.

"Seni çok ama çok seviyorum." Dedi Ezgjan nişanlısının yanağına buseler kondururken.

"Hahaha, bende bende dur artık hazırlanmamız lazım."

"Hop biladerim noluyo?"

"Geldi Allah'ın belası..."

"Ya ben tam altın takacaktım ama neden öyle söylüyorsun?"

"Mert, bu düğün değil nikah."

"Lan. O kadar parayı boşuna mı verdim."

İrfan arkadan gelip Mert'i çekiştirerek " Hadi bırak Mert saat yaklaşıyor davetlileri karşılamamız lazım şu başkan Ali de gelecek." Dedi, Mert de onaylayarak uzaklaştılar.

"Hadi güzelim bizde hazırlanalım." Ezgjan cümlesini bitirirken yanağına buse kondurup gelin odasına doğru yürümeye başladım.

Kızlar odada beni beklerken geldiğimi gördüklerinde pes edercesine "Kızım gelmeseydin, geç kaldık hadi hadi hazırlan" Tarzında mırıldanmaya başladılar, bense tabii "Sakin olun aa" Şeklinde geçiştirdim koltuğun üstünde duran gelinliğimi büyük bir heyecan ile elimde tutup kızlara baktım.

"Çok heyecanlıyım ya ben."

"Bir şey olmayacak sonuçta hayatında ki en özel gün bugün heyecanlı olman normal ama heyecanını bastırman lazım yoksa istemeden bir şey yaparsın."

Gözde Yasemini dürterek" Kız denir mi öyle ama bir yandan haklısın hadi çabuk ol giyin saçını yapacağız."

Onaylayarak soyunma odasına girip üstümdekileri çıkartıp gelinliği nazikçe zarar vermeden giymeye çalıştım sırtım da ki ipleri bağlayamayıp odadan çıktığımda kızların büyülenmiş gözlerle bana kitlendiklerinde "Yaa şapşallar bakmayın öyleee" Dedim cilveli cilveli.

Sera ayağı kalkıp arkama geçti, sırtımda ki ipleri tutup sıkıca bağladıktan sonra önüme geçip dolu gözlerini silerken bana sıkıca sarıldı.