Güneşsiz Doğan Kardelen

3.8K 311 59
                                    

Lütfen oy vermeyi unutmayın ve eğer kitabı sevdiyseniz önerebilirsiniz. Ne kadar çok oy ve yorum çabuk gelen yeni bir bölüm. Motive ediyor ballar.💋

Gözlerimi aralamak istiyordum. Yakınımdan konuşma sesleri geliyordu birileri benim hakkımda konuşuyordu ama tepki veremiyordum ya da tepki vermek istemiyordum.

Gözümden benden izinsizce birkaç damla yaş aktı, insan uykusunda ağlar mıydı? Ben ağlardım, uyumuyorken uyuyorken artık ben ağlıyordum.

Bende bir insandım benimde bir ruhum vardı... Artık benim için hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı ben artık eskisinden de beter hale gelmiştim.

Gözümün önüne yaşadıklarım bir bir gelmeye başladığında ellerim benden izinsizce boğazımı sardı kendi soluğumu kendim mi kesmek istiyordum?

Hep telkinler verdiğim kendimi şu an kontrol edemiyordum, nefes alamıyordum. Birileri yanıma koştu. Birinin ya da birkaç kişinin elleri bedenime değdiği an gözlerim benden istemsizce açıldı. Ben bedenimi de ruhumu da şu an yönetemiyordum.

Bedenime değen parmaklar yüzünden boğazıma son derece acı verici bir çığlık atmıştım sonra koluma enjekte edilen bir şey yüzünden tekrar uykuya daldım.

Kabuslar gördüm ve tekrar çığlıklar içinde uyandım ve tekrar uyudum. Bu ne kadar sürdü bilmiyordum. Güçlüydüm ben her şeyin üstesinden gelirdim ama bunu neden alt edemiyordum.

Kendimi savunmasızca hırpaladığım her an biri beni tutuyordu. Kolları bedenimi sarıyordu ,kokusunu hissediyordum. Acı bir kokuydu her defasında benimle konuşmaya çalışıyordu.

Tanımadığım bir adamın beni yaşamda tutma çabasını kolları arasında her krizimde şahit oluyordum.

Gözlerimi açıyordum sanki ama kimseyi görmüyordum. Bedenime dokunan eller beni daha da çok körüklüyordu. Kendi ruhumu ve bedenimi yönetemiyordum. Kendi pusulamın yönelge oku yok olmuştu sanırım.

Gözlerimi tekrar araladığımda biri baş ucumdaydı. Saçlarımın dağıldığı yastığın hemen altına başını koymuştu ya da düşmüştü bilmiyorum .Bu yattığım yerde kalkmam için bir uyarı gibiydi.

Kolumda bir serum iğnesi vardı. Üstümde kime ait olduğunu bilmediğim bir giysi. Gözlerim oda da gezindi her şey oldukça derli toplu ve gösterişliydi. Kimin evindeydim...

Başımı yana doğru çevirdiğimde huzursuz bir uyku içinde olan onu gördüm. Ondan uzağa gidip buradan kalkmak istiyordum onu kokusundan tanıdım her kendimi kaybedişimde beni tutandı, sürekli konuşmaya çalışandı.

Kıpırdadığım an bedenime saplanan müthiş acı olduğum yerde kalmama neden oldu. Ben hareket edemedim ama o başını kaldırıp koyu yeşil gözlerini gözlerime çevirdi.

"Uyanmışsın. Ağrın var mı? Nasıl hissediyorsun?" Telaşla sıraladığı cümleler karşısında sadece ona bakakaldım. Uzun bir aradan sonra yabancı birinin nasıl olduğumu sorması ve benim hiç iyi hissetmediğim bir andı.

Tanımadığın bir insanın senin kopmuş dalından yeni filiz gövermesi için delice kürek çekmesiydi.

Onu tanıdım, bir yapboz vardı ve gözlerini görünce anımsadığım bir dal sigara vardı... Göğsüm daraldı ,konuşamadım tedirgince etrafı gözlemledim.

İzmaritler yerlere saçıldı, soluduğum havada onu hapis eyledim bendime.

"Tamam ben sana bir çorba getireyim onu iç. Çok daha iyi hissedeceksin. Ben doktor hanımı da çağırayım iş çıkışı hemen gelsin." Umut dolu bir sesti umutları körleşmiş benim aksime.

SEVDA KUŞUN KIRIK KANADINDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin