3.YALANLAR VE YANLIŞLAR

18 4 0
                                    


Canlarımmm  sizi fazla tutmadan bölüme uğruluyorum. Sonda buluşalım. Satır arası yorumlarınızı eksik etmeyinn. İyi okumalar🤗🫀




Bölüm şarkıları;

Teoman-Napim tabiatım böyle
Sıla-Kafa








                             ●●●


Hayatımızda yalan söylemediğimiz ya da yanlış yapmadığımız tek bir an yoktur. Nasılsın sorusuna bile iyi derken yalan söyleriz.Yalanlarımız yanlışlarımızı sağ kolu olur. Şimdi kime sorsan yalandan nefret eder. Yalan söylemez, söylenilmesini asla affetmez. Ne yazık, küçük bir zor durumda yalan söyleriz ve mazeretlerimizi, bahanelerimizi sıralamaktan çekinmeyiz.

Beklemek..Evet beklemek. Şu anda 18 dakika 45 saniyedir bekliyorum.Görüntüleri izledikten sonra Ali tek bir  laf bile etmeme izin vermeden onu alıp dışarıya çıktı. Ve ben burda bekliyorum. Ne olacağını kestiremiyorum. Şu anda kapıda iki kişi bekliyor, odadan  yaklaşık iki üç metre uzakta konuşuyorlar, ne dedikleri uzak olduğundan anlamak mümkün değil. Ayak seslerinin duyunca buraya geldiklerini anladım. Kapı açıldı ve gergin hava ikisi ile birlikte akın akın akmaya başladı sanki.

“Artık bir şeyleri açıklamama izin verecek misiniz?” Sesim sert ve öfkeliydi. Beni burda tutarak ne yapmaya çalışıyorlardı. “Hiç bir şey yapmana gerek yok. Gide bilirsin” Dedikleri ile donup kaldım. Ne demek gide bilirsin. Tam olarak ne oluyordu? “ Anlamadım?” Soru dolu gözlerle ona bakınca, Ali konuşmasına izin vermeden lafa atıldı. “ Şimdi şöyle ki, bir şey söylemene ve ya açıklamana gerek yok.Adamların izini bulduk ve yakalamamız an meselesi.” Dikkatlice dediklerini dinliyor ve anlamaya çalışıyordum .”O yüzden senin burda durmanı gerektirecek bir durum yok.”Peki bunca zaman beni bunun için mi tutmuştular. Gerçekten artık bir şey anlamıyorum. “Bunun için mi beni zorla alıkoydunuz?” Bakışları hızla bana döndü,sabrı tükenmiş gibi bakıyordu, tahamülü kalmamış gibi.”Uzatmana gerek yok, gide bilirsin diyoruz işte” Söyledikleri iyice sinirlerimi tepeme çıkardı.Sakin ol good boy sakinnn.İleriye adımladım ve ikisinin karşısında durdum.Omuzlarımı biraz daha dikleştirdim ve çenemi kaldırdım.”Ben istediyinizde gidecek, istediyinizde kalacak bir kadın değilim.” Beni ne sanıyorlardı. Dediklerini saniyiyesinde yapacağımı mı? Çok beklerlerdi.


Koltuğa oturdum ve buz gibi olmuş kahveyi sanki sıcakmış gibi yudumlamaya başladım.Bana baktıklarının farkındaydım ama onlara bir kere bile bakmadım. Kahvenin tadı berbattı resmen.İğrençti.Arkama yaslandım ve bacaklarımı üst üste attım. “Tam olarak ne yapıyor acaba?” Alinin soru dolu sesini duydum ama hiç bir tepki vermedim.”Ben de onu anlamaya çalışıyorum.”Kahveyi dünyanın en güzel içkisiymiş gibi yudumlarken sosyal medyada dolanıyordum.” Gitmek için çırpınan sen değil miydin? Şimdi neden burada oturuyosun?” Sorusuna cevapsız kaldım. İstediklerinde meni gönderemez, konuşturamazlar. Ali durumun garipliğine bakmadan önümdeki koltuğa oturdu ve bacaklarını masanın üzerine koyup kendine kahve söyledi.


Bir süre sonra yardımçı kahvemizi yenileyince ikimiz de sosyal medyada saçma sapan şeyler izliyorduk. ”Tam olarak ne yaptığını sora bilirmiyim Alicim?” Sesi sinirli ve sabrının tükendiğini yeterince belli ediyordu. “Vallah hiç kusura bakma abicim iki gündür uykusuzum ve iş peşinde koşmaktan oturmaya bile fırsat kalmadı.Şimdi izin verirsen burda dinlenicem.” Uğraşmayı bırakıp yüksek sesle sabırlar çekerek dışarıya çıktı ve kapıyı çarptı. Dışarıya çıkınca dudağımın kenarı sinsice kıvrıldı. Bunu fark eden Ali,” Bilerek yaptın değil mi, ne bu, bir tür misillleme mi?” Kafamı kaldırınca bundan onun kadar rahatsız olmadığını farkettim, yüzünde müziplik vardı.

SESSİZ ÇIĞLIKLAR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin