BENİM HİKAYEM

Düşman Takımla Tanışıyoruz

Okul bitti herkes evlerine dağıldı. Biz hep birlikte yemek yemek için bir kafeye gidip oturduk.Tam o sırada kapıdan sabah atıştığımız grup girdi. Karşı taraftan bir masa seçip oturdular. Şu ana kadar her şey normaldi. Taki gruplarında bulunan kızlardan bir tanesi masamıza gelene kadar..Bizimkiler kızın ne yapmaya çalıştığını anlamadıkları için beklediler ve kız konuşmadan hiçbir şey söylemediler.Sonunda kız konuştu :
"Aa tesadüfede bakın burada karşılaşmak da varmış"dedi. Arkadaşlarına dönerek:
"Çocuklar gelsenize bakın okul arkadaşlarımızda buradaymıış." diyerek masaya çağırdı.Hepsi bir anda kıza döndüler ve sonra yanda sanki başkanlarıymış gibi duran çocuğa baktılar ve hiçbir şey demediler. Kız bu sefer:"Hadi ama Ekin gelin işte".diyerek başkanları gibi gözüken çocuğa baktı.Çocuk esmer, saçları gözlerini kapatıcak kadar uzundu. Ara sıra yana doğru attırıyordu. Saçlarına rağmen gözleri gözüküyordu. Kahverengiydi ve gayet ciddi bakıyordu,yüz hatları keskindi. hiçbir şey söylemeyince kız ısrara devam etti.Ve herkesin onlara baktığını fark edince göz işaretiyle gruba baktı. Hepsi yavaş bir şekilde masadan kalkıp bizim olduğumuz masaya oturdular.Ekin denen çocuk bizi göz ucuyla süzdükten sonra yan tarafına baktı arkadaşlarının bizimkilere ters bir şekilde baktığını görünce onlara hafif bir bakış attı. Aralarından sarışın , mavi gözlü ,saçları dalgalı ve hafif kabarık olan bir çocuk gayet sevecen bir tavırla bize elini uzattı.
"Ben Barış.".  Biz çocuğa şaşkın şaşkın baktıktan sonra  elimi uzatıp:"Ben Nur. Bunlar arkadaşlarım Rüya ve Öykü."dedim kısaca. Çocuk,
"Tanıştığıma memnun oldum."

"Biz de. "

  Ardından sabah Öykü'ye laf atan kız istemeye isteme de olsa:"Benim adım da Burcu"dedi ve yerine çekildi. Ama Ekin ona hadi dercesine bir bakış attı ve kız sonra Öykü'ye dönüp:"Sabah dediğim sözden dolayı da özür dilerim" dedi.
Bu özrün üstüne Öykü "Önemli değil."diyerek konuyu kapattı.
  
  Böyle iki üç kişi daha ismini söyledikten sonra geriye bir kişi kalmıştı.Gayet sakin bir şekilde elini uzattı ve:"Ben de Ekin."dedi. Bu son tanışmadan sonra Burcu'nun suratı düştü. Çünkü o arkadaşlarını masaya bizimle tanışmaları için değil,bizimle uğraşmak için çağırmıştı.

  Onlar ise anlaşmalı gibi tek tek isimlerini söylemiş hatta özür bile dilemişlerdi.Ekin telefonuyla uğraşıyordu.Sohbetin daha fazla uzamasını istemeyen Burcu arkadaşlarına

"Hadi artık kalkalım."dedi ve yerinden doğruldu. Ekin ise telefondan kafasını kaldırmadan Burcu'ya biraz sabırlı olmasını ,grupla beraber hareket etmesini söylemişti.Ne kadar suratına bakmamış bile olsa,Burcu Ekin'i önemsiyordu. Bundan dolayı onu herkesin önünde uyarması gücüne gitmiş gibiydi.Gözlerinin dolduğunu ona bakan herkes farkedebilirdi. Ekin de ne kadar kafasını kaldırmamış da olsa anlamış gibiydi.Burcu utanmıştı ve hemen oradan koşarak uzaklaştı.