𝟏𝟎

987 81 44
                                    

Kitabın şuanlık en uzun bölümüyle karşınızdayım okumaya geçmeden önce Pamuk eller ⭐'a
Teşekkürler şimdiden ve iyi okumalarr
_________________

İç sesimi dinlemek istiyordum. Bu yüzden de doğru anı kollamam lazımdı. Kimseye gözükmeden gitmek istiyorsam önce aklımda planı detaylıca düşünmem lazımdı.

"Ee nasıl buldun?" Gözlerimi şehir manzarasından aldım. Burası dubleks bi evdi. En üst katının bi kaç kat altındaydı. Terası çok güzeldi ve minik bi havuzu vardı. Bi an önce gece suyun içine girip yıldızları izlemek istiyordum.

Ben bu zevkle kıvranırken kapının önünde duran kutu çekti dikkatimi. Elime alıp kutuyu incelerken "Bu ne?" Dedim.

O da en az benim kadar şaşırmış bi şekilde "Bilmiyorum açsana." Dedi.

Kutuyu önce salladım. Sonunda açıp bakınca içinden minik bi kar küresi çıktı altında da kitap vardı. Bilinmeyen bi kadının mektubu...

"Ne alaka şimdi bu? Kimden gelmiş ki." Not var mı diye kutuyu iyice inceledim ama yoktu.

Doğan hemen "Bu kutuyu sana göndermişlerse yerimiz biliniyor. Önlem olarak biraz araştıracağım." Dedi.

O sırada kapı zili çaldı. "Geldi." Doğan'a bakarken ne demek istediğini anlamaya çalıştım o kapıyı açarken bi kız içeri girdi. Önce Doğan'a sarıldı ve içeri girmek için izin aldı.

"Selam." Dedi benimle göz göze gelir gelmez. Bozuk türkçesi Fransız şivesiyle karışıyordu.

Doğan'dan açıklama bekledim ve hemen açıkladı. "7/24 yanında olamadığımdan bi süreliğine Zoe sana eşlik edecek. Fazla sosyal biri çabuk kaynaşırsınız." Koltuğun üstünden ceketini aldı ve kapıya yönelmeden elini belime koyup bana sarıldı. Kulağıma fısıldayıp "Kendine dikkat et bi şey olursa bi telefon uzağındayım." Dedi ve Zoe'ye görüşürüz dercesine elini kaldırdıktan sonra çıktı.

Ben koltuğa uzanırken "Eşyaların?" Diye sordum Zeo'ye

"Daha önce Doğan getirmişti diğer odanın dolabımda eşyalarım." O da çaprazımda ki koltuğa oturdu.

"Söylesene nasıl tanıştınız?" Cidden bu kız onu nasıl tanıyordu.

"Hastahane de başıma trajik bi olay geldiğinde bana yardımcı oldu. O sayede gerçekten iyi biri."

Kafa salladım "Öyledir."

Salon yeterince büyüktü ve arka tarafında, 1 adımlık yerde mutfak ile birleşiyordu. Koltuklar mutfağın hemen önündeydi. TV ise balkona şehir manzarasının önüne konumlanmıştı. Mutfağın hemen sağ tarafında uzun bi koridor hâlâ bilmediğim bi kaç oda vardı.

Zoe mutfağa gitti. Buz dolabının açılma sesini duydum. "Ne yersin?" Diye sordu.

"Abur cubur ne varsa."

~ ☪ ~

"AĞAĞA"

Güldü, kahkahası tüm odayı doldurmuştu. "Bu kadar kolay mı korkuyorsun."

"Gülme, gece yanına gelir ağzına s*çarım."

Daha da güldü. Şu an oturmuş Gerilim filmi izliyorduk. Kaynaşmak için güzel bi nokta diye düşünmüştük.

"Korktuğun için gelmeyesin." Elimde ki mısırın tekini yüzüne attım.

"Görürüz."

Yakamoz GüzelimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin