29. Geçmişin silemediği

5.1K 363 59
                                    

Mert'in evinin önüne arabayı park edip arabadan indim Yağız da inmişti eve bakıp eve doğru hızla yürüdüm  elim ayağım titremişti endişeden

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Mert'in evinin önüne arabayı park edip arabadan indim Yağız da inmişti eve bakıp eve doğru hızla yürüdüm  elim ayağım titremişti endişeden .

Kapıyı gürültülü bir şekilde çaldım biraz bekledikten sonra kapı açıldı.
Kapıda gördüğüm bedenle gözlerim büyüdü , endişeyle elimi yüzüne attım .

Ağlamaktan gözleri şişmiş hâlâ göz yaşları akıyordu ,teni bembeyaz kesilmişti kolundan tutup vücudunu kontrol ettim bir şey yok gibi görünüyordu ,derin bir nefes alıp kolundan sarstım .

"Ne oldu Mert bu halin ne " dedim dilimi dudağımda gezdirdim.

"B_ben bir yol bulamadım , son çare seni aradım " dedi sesi o kadar çatlak geliyordu ki ağlamaktan sesi kısılmış gibiydi .

"Düzgünce anlat , Ufuk amcaya mı
bir şey oldu hmm" dedim çenesinden tutup eğik olan kafasını doğrultdum ve bana bakmayan gözlerinin bana bakmasını sağladım.

Mert sesli bir şekilde ağlamaya başlarken kafasını omzuma yasladı iç çekerek ağlıyordu , elimi onun sırtına koyup yatıştırıcı bir yavaşlıkta okşamaya başladım .

Bakışlarım yanımızda sessizce durup bizi izleyen Yağız da durdu o da endişelenmiş Merte bakıyordu , Mert dışarıdan gevşek bir tip olarak görünse de aslında çok kırılgan bir yapısı vardı, yaşadığı ağır bir olay onu bu hâle getirmişti .

"Bebeğim ağlama suratıma bak " dedim onu kendimden ayırıp öne doğru eğildim ve gözlerime bakmasını sağladım  , onun bu dağılmış hâli beni gerçekten üzüyor .

"Babam " dedi eliyle üst katı odaların olduğu yeri gösterdi .
"Babam çok kötü " dedi yeni bir ağlama dalgasına hazır gibiydi .

"Hastalandı mı ?" dedim ilk aklıma gelen şey oydu çünkü , Ufuk amca hep sakin bir insan olmuştu , hatta ağırkanlı bile diyebilirdim .

"Hayır , kendini odaya kapattı " dedi fısıldayarak , kaşlarım çatılırken kafamı ne oldu gibisinden salladım .

"Bir şey mi oldu ondan mı " dedim depresyona girmiş olabilirdi ama öyle bir insan da değildi olmazda diyemem .

"Anlatamam " dedi kafasını bir şey hatırlamış gibi hızlı hızlı iki yana salladı .

"Seni çağırmam hataydı , Babam bana küsecek " dedi çocuk gibi kendi kendine konuşuyordu fısıldayarak .

Duvarın dibine geçip yere çöktü dizlerini kendine çekip dizine kafasını yasladı , korkuyla ona bakıyordum arkadaşım da delirmişti .

"Mert ne oluyor lan , delirtme beni " dedim bağırarak , kendine gelmeye ihtiyacı vardı .

"Yapmamalıydım " dedi fısıldayarak , ne yaşıyordu anlamaya çalışıyordum ama yok hiçbir şey anlamıyorum .

Yağız da ne olduğunu anlamaya çalışıyordu .

Kırılma sesi duyduğumda kafamı çevirip yukarıdaki odaya baktım , Ufuk amca o odadaydı .
Mert ayaklanmış kapıya hızla ilerlemişti bile , peşinden koştum yukarı .

"Baba " dedi kapıya vurup
"Babacım lütfen aç kapıyı " dedi yalvaran bir sesle , ama içeriden hiçbir ses gelmedi .

"Çekil Mert " dedim kapıya omuz attım ama yok bu nasıl kapı lan kolum çıkmıstı, tekrar denedim ama yok olmuyordu .

"Sen dur ben yapayım " dedi Yağız , hadi yiğidim bakışları atarak kapının önünden çekildim , dev gibi adamdı yapsın bir zahmet.

Geriye çekilip kapıya sert bir tekme attı, kapı gürültülü bir şekilde yere düşerken Mertle ikimiz arkamızı dönmüştük .

Bir iki saniye sesler kesildi , ben tekrar döndüm odanın içine baktım .
Ufuk amca yatağın üzerinde bağdaş kurmuş oturmuş elindeki uzakta olduğum için göremediğim resimleri kesiyordu

Mert sesli bir şekilde ağlarken babasının yanına gitmek istemişti ama onu durdurdum .
"Dışarı çık hava al " dedim kolunu okşayıp onu rahatlatmak için kafamı salladım .

Tereddütte kalsa da kafasını salladı ve merdivenlerden inip çıktı .

Ufuk amcanın yanına ilerledim odanın her yeri dağılmış yastık yorgan her şey yerde , cam kırıkları ve kırık vazolardan düşen çiçekler vardı .

Camlara basmadan yanına geçip yatağa çöktüm , bakışlarım kestiği resimlere döndü .

Hassiktir bunlar Babamla olan resimleriydi ve yarısını ikiye ayırmıştı .
Hızla elindeki makası tuttum .

"Ufuk amca ne yapıyorsun ? " dedim delirmiş gibi görünüyordu .

Donuk bakışları bana döndü gözlerim yüzünde gezindi bembeyaz yüzü ve ağlamaktan kızarmış gözleri uykusuzluktan şişmiz göz altları ve dağılmış saçları , yanağında küçük bir kesik vardı cam çizmişti büyük ihtimalle

"Balamir " dedi fısıldayarak daha yeni yeni ne olduğunu anlıyor gibiydi .

"Özür dilerim " dedi tekrar sesi kısılmış zor çıkıyordu , ne için özür dilediğini anlayamadım .

"Sana düzgün bir amca olamadım " dedi gözünden bir damla yaş çenesine süzüldü , benimde onun bu hâline gözlerim dolmuştu .

Bana nasıl amca olamamıştı küçüklüğümden beri benimle o ilgilenirdi.

"Baban beni hiç görmedi Balamir , ben onun okuldan dönmesini beklerken  o orada kalıp annenle evlendi , kaç gün ağladım kaç gece ağlamaktan uyuyamadım o beni bıraktı , sonra sen doğdun çok mutlu oldum biliyor musun küçücük
bir seydin  nasıl babana olan kızgınlığımı , kırgınlığımı senden çıkarabilirdim " dedi o günleri hatırlarmış gibi gülümsedi .

"Annen sizi bıraktı baban yıkılmış haldeydi , geri döndü ve ben o kadar kırgınlığımı bir kenara bırakıp eşi gittiği için sevdiğim adamı teselli ettim , seni o kadar çok sevdim ki Mert benim için neyse sende her zaman öyleydin , babana olan benzerliğin beni çok mutlu ediyordu " dedi gülerek resmi elinden yere fırlattı , resimlerin arasında benim ve Mert'in küçüklük resimleri de vardı  .

Gerçekten de öyleydi Ufuk amca
her zaman benimle ilgilenmişti .

"Ben dedim ki tamam , şimdi zamanın var Ufuk açıl ona yapamadım , benden gider korkusuyla sustum ,
ve o şimdi başkasıyla evli , ve ben yine onun yollarını gözleyip mutluluğuna şahit oluyorum " dedi kafasını iki yana sallayıp .

"Bizim ailelerimiz birbirinden zerre hoşlanmazdı ama ben evden kaçıp sürekli Fatihle buluşurdum , onu iki dakika görsem bana yeterdi o evlendikten sonra bile biriyle ilişki yaşamayı düşünmedim . " dedi derin bir nefes alıp .

Boğazıma oturan ağrı gitmiyordu .

"Çok aptalım değil mi boyumuz kadar çocuğumuz var ve ben hâlâ onu seviyorum , o evlendiği kadından bile daha çok seviyorum ama o beni görmüyor " dedi gözlerinden yaşlar süzülüyordu  .

"Şimdi de sevdiğim adama değil onun oğluna açılıyorum " dedi bana dönüp yaşlı gözleriyle baktı , ne zaman ağladığımın farkında bile değildim .

"Özür dilerim Balamir bunları sana söylememeliydim , kendini sakın suçlu hissetme tamam mı ben seni çok seviyorum " dedi bana yaklaşıp elini yanağıma koydu .

"Benden uzaklaşma olur mu " dedi yalvaran bir sesle .

Ona sıkıca sarıldım , nasıl uzaklaşırdım ondan ? O benim ikinci evimdi küçükken babama her kızdığımda ona sığınırdım .

Babamdan hoşlanmasına değil bunca zaman bunu saklamasına şaşırmıştım .

O ağlarken ben ona saatlerce sakinleşene kadar sıkıca sarıldım , kapıda olayları gözleri dolu bir şekilde izleyen Yağıza bakmadan .

Abicik (Gay ) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin