Arabayı sokağın başındaki uygun bir alana park edip hızlıca arabadan indi. Koşar adımlarla Sakusa'nın evine doğru ilerlerken Atsumu'yu kaldırımın üstünde oturup ağlarken buldu.
Kardeşinin yanına geldiğinde çömelerek kardeşinin karşısında durdu.
"Hey hey hey, Tsumu. Ne oldu?"
Kardeşi başını önüne eğmiş ve elleri ile yüzünü kapatıyordu.
"...Samu, lütfen bana kızma. Benim bir suçum yok..."
Osamu sinirden delirmek üzereydi ama bunu Atsumu'ya yansıtmıyordu. İkizini o aileden kim ağlattıysa ona bu dünyayı dar edecekti.
"Kardeşim, yüzüme bakar mısın?"
Kardeşi kafasını hayır anlamında salladı
"Hayır... Bakamam."
"Atsumu, yüzüme bak."
Atsumu, ürkekçe ellerini yüzünden çekti. Ardından kafasını kaldırırken göz temasından kaçınıyordu. Zaten bir gözünü açamıyordu.
Kardeşinin sol gözünde, kaş hizasından başlayıp gözün biraz altında biten boylu boyunca bi kesik izi vardı.
"Bu da ne?"
"Samu lütfen kavga çıkarm-"
"Bu da ne!"
"Sakusa'nın annesi-"
Araba anahtarını ikizine verdi ve bir elini tutarak onu kaldırımdan kaldırdı, eş zamanda kendisi de ayağa kalktı.
"Arabaya bin, benim bir işim var."
Sakusa'nın evi hemen yan taraftaydı. Bahçenin demir kapısını hızlıca açıp evin kapısına birkaç defa, art arda vurmaya başladı.
Kapı, bağırışmalarla açıldı.
"YİNE NE VAR ATSU- Ha? Osamu?"
Osamu delirmemek için zor duruyordu. Kapıyı açan kadın Sakusa'nın annesiydi. Kadını omuzlarından ittirdi ve evin içine girip kapıyı ardından kapattı. Atsumu ise araba içerisinde bulduğu peçetelerle derisinden akan kanı durdurmaya çalışıyordu.
"Kardeşime sen zarar verdin demek."
Bağırışmaları duyan Sakusa'nın babası hızlıca gelip Osamu'yu ittirerek onu karısından uzaklaştırdı.
"HEY! Ne yaptığını sanıyorsun sen?"
"Asıl siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz? Atsumu'ya saldırmışsınız!"
Kocasının arkasındaki kadın bağırmaya başladı.
"SENİN APTAL KARDEŞİNİ BURADA İSTEMİYORUZ OSAMU. İLK BAŞLARDA ANLAYIŞ GÖSTERSEK DE ARTIK YETER. KARDEŞİNİ AL VE DEFOL GİT BURADAN!"
"KARDEŞİM HAKKINDA DÜZGÜ-"
"YETER, SİKTİR GİT EVİMDEN!"
Bay Sakusa, Osamu'yu evden çıkarmak için onu itelerken; Osamu duvara asılmış aile resmini tutup yere fırlattı ve camını kırdı.
"Sakusa, sevgilisine böyle davranan bir aile ile aynı çerçeve içinde gözükmek istemez."
Ailesi sinirden kriz geçirirken Osamu oradan ayrıldı ve hızlıca arabaya bindi.
"Kavga ettiniz mi?"
"Kes sesini, seni hastaneye götüreceğim tamam mı? İyi olacaksın."
Osamu daha önce asla bu kadar hızlı sürmemişti. Kardeşinin aldığı darbe görme yetisini kaybettirebilirdi. Elinden geldiğince hızlı olmalıydı.
Acile geldiklerinde hızlıca hastaneye girdiler. Atsumu'nun o hâlini gören hemşireler hemen yardıma koşup Atsumu'yu gereken doktora yönlendirdiler.
Uzunca geçen dakikalar sonrası Atsumu ile ilgilenen doktorlardan birisi Osamu'nun yanına geldi. Osamu doktoru görür görmez oturduğu yerden kalktı.
"Merhaba, kardeşinizin muayenesini yaptık. Görme yetisinde herhangi bir sorun yok."
Osamu derince bir ohh çekti. En korktuğu şey buydu çünkü.
"Olayı hastadan dinlediğimizde bıçağın yüzüne atıldığını öğrendik. Neyse ki refleks ile gözlerini kapatmış. Böylece hasar sadece deriye işlenmiş."
Anladığını belli edecek şekilde kafa salladı.
"Eğer şikayetçi olacaksanız darp raporu çıkarabiliriz. Ama istemezseniz taburcu olabilirsiniz. Ayrıca, kardeşinizin gözünü sardık, her gece ona yazdığım kremi kullanacak. Ayda bir ise kontrole gelmeniz gerekecek, yoksa iz kalıcı olur."
Osamu biraz düşündü. Şikayetçi olmak isterdi ama Atsumu'nun akıl sağlığı için bunu yapamazdı. Bu onu daha kötü yapardı.
"Şikayetçi olmayacağız, teşekkürler."
Doktor, gözlüğünü düzeltti.
"Anlıyorum, o halde iyi günler dilerim. Geçmiş olsun."
"Teşekkürler."
Bir hemşirenin Atsumu'yu bilgilendirmesi ile Atsumu, ikizinin yanına geldi. Beraber hastaneden çıktılar.
Arabaya bindiklerinde Osamu arabayı çalıştırsa da gaza basmadı. Atsumu radyoyu açarken Osamu ikizine uzun uzun baktı.
"Canın acıyor mu?"
Kendine uygun bir kanal arıyordu Atsumu.
"Biraz. Dikiş attılar, o yakıyor derimi."
Uygun bir kanal bulunca sesi açtı ve koltuğuna yaslandı.
"Sana gitme dedim değil mi?"
"..."
"Pfff, her neyse. Neden kavga ettiniz?"
Atsumu dudağını ıslatıp anlatmaya başladı.
"Kapılarını çaldığımda Bayan Sakusa zaten tavırlı davranmıştı. Sakusa'ya ulaşamadığımı söylediğimde bana bağırdı. Ben de onların rahatsız olmasına gerek olmadığını ve Sakusa'yı kendim çağırabileceğimi söylerek eve girdim. Sonra bana bıçak fırlattı."
Atsumu, Osamu'nun sessizliğinden onun sinirli olduğunu anlayabiliyordu.
"Ama iyiyim. Zaten kalıcı bir şey de yokmuş. Haha~ Şanslıyım."
Osamu demek istediklerini içine atarak arabayı eve doğru sürmeye başladı.
Bu iş çok kötü bir yere gidiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the moons know we're in love | SakuAtsu
General Fiction+Ay bana seni hatırlatıyor. Çok güzel, çok parlak ve- -Çok uzak. +Çok uzak? -Unut gitsin. ~•~ Başlangıç: 11.06.2023 (28.06.2023) Bitiş: 27.06.2023 ~•~