mardin rüzgarı

5.bölüm

Aradan uzun bir zaman geçti ama yaralar hala taze tek duamız Allah bir daha ülkemize böyle bir acı yaşatmasın

***
   Doktorun söylediklerini hazmedemiyordum beni istemeyen 2 aydır benden kaçan kocamdan hamileydim nasıl hisedeceğimi bilmiyordum

Zelal annemin bana sarılımasıyla kendime geldim "bize çok güzel bir haber verdin Allah sağlıkla kucağımıza almayı nasıp etsin" demesiyle sadece başımı salayabildim

Emir ve ezranın  da tebriklerinden sonra içeri giren hemşireye bakışlarımız gelen hemşireye takıldı
"kadın doğum uzmanı sizi bekliyor hasta hazırsa gidelim" dediğinde Zelal anne "haydi kızım doktor görsün içimiz rahatlasın" dediğinde

Boğazmı temizleyip "ben hazır değilim" dediğimde Ezra "neye yenge yoksa heycanlandınmı merak etme biz yanındayız" dediğinde "ben şey ben bebeği görmeye hazır değilim" dediğimde

Zelal annemin sert bakışlarını üztüme
dikerek "ne demek hazır değilim bunun hazır olacak neyi var" dedi sert sesiyle

Emir annesine bakarak "anne gitme yengemin üstüne zaten hasta istemiyorsa şimdi sonra bakar doktor" bana dönerek "yenge bebeğe bakmasınız doktor tahlilere baksın en azından ilaçları ona göre verir" dediğinde

Minetle başımı saladım doktorun yanına gittiğimizde ultrasonu istemediğimi söylediğinde başta şaşırdı ama bir şey demedi kan değerlerimin düşük olduğunu ilaç takviyesi almam gerektiğini düzgün beslenmemi söyleyerek 1 ay sonra konturole gelmemi söylediğinde yanından ayrıldım

Konağa geldiğimizde herkez merak içerisindeydi herkeze iyi olduğumu söyleyerek yukarı gitmek istiyordum ama hasan babama haberi verdikleri zaman orda olmalıydım oturma odasında geçtiğimizde herkez toplanmıştı

Hasan baba "kızım nasıl oldun iysin inşallah niye kendine dikkat etmedin" dediğinde "iyim baba bundan sonra daha dikkatli olurum" dediğimde

Zelal anne gülümseyerek "hasan ağa sana müjde verecem amma karşılığını isterim ha" hasan baba kaşlarını çatarak "hayırdır inşallah hem hanım sen müjde vermesende ben sana ne istersem veririm" dediğinde emre ile azra kıkırdamaya başladılar emir bile bıyık altından gülümsüyordu zelal annem kızararak "çocukların yanında rezil etme bizi Ağam" dediğinde hepsi sesli güldü

Hasan baba gülerek "de hayde merak etim neymiş bu müjden" dediğinde

"Artık bu konak biraz kalabalık olacak bir misafirimiz gelecek seni dede yapacak bir misafir" dediğinde

hasan babamın gözleri bana döndü gözleri dolu şaşkınlıkla ne diyeceğini bilmiyordu "esah mı diyon Zelal dede mi oluyorum" dediğinde

"esah Ağam esah çok şükür Allah yüzümüze gülüdü artık torun hasreti dinecek" dediğinde emre atlayarak "lan amca oluyorum düşünsenize benim gibi bir tane dolaşıyor burda bide benim gibi yakışıklı valla yenge sen bana bak hep benim gibi olsun yeğenim" dediğinde konuşacaken emir "Allah korusun senden bir tane bu dünyaya bile fazla bu konağı düşünemiyorum" demesiyle herkes güldü

Emre bozulsada belli etmeden "beni bu kadar kıskandığını belli etme lan" dediğinde hasan baba hepsini susturarak beni yanına çağırdı yanına gitiğimde "sen bana bu güzel haberi verdin ya dile benden ne dilersen" dediğinde "sağlığına duğacıyım baba"
diyerek elini öptüm

"seninle gurur duyuyorum kızım" diyip başımdan öptü emire bakarak "kurbanlar kesilsin fakir fukara doyurulsun yemekler yapılsın hiç bir şey eksik etmeyin" Zelal anneye bakarak "mirzaya haber verdiniz i" dediğinde başımı eğdim acaba sevmediği bir kadından çocuğu olacağını öğrendiğinde ne yapacak.