Uçağa ilk bindiğimde anlamıştım o Duru denen kızın gıcık olduğunu.
Bir de aynı evde oturma zorunda kaldığımı öğrendiğimde anlamıştım bu kızın başıma bela olacağını.
Kız o kadar çok sinirimi bozuyordu ki artık onu görmek istemiyordummve olabildiğince eve kız atarak onun suratını görmemeye çalışıyordum ilk günler.Fakat her eve gelen kızı anında yolluyordu.
Ben kızları her gün eve davet edip ayrıca günde eve 3 kere kız getiriyordum ama bu bana çok azdı.
California'ya taşındığımdan beri 1-2 kez bara giderek orda birkaç tane kızın aklını almayı başarmış ve onları otele götürüp ihtiyaçlarımı gidermiştim.
Tabii bundan zavallı Duru'nun haberi yoktu.Olsa bile umrumda değildi zaten.
İstanbul'dayken her gün yaptığım şeyi California'da artık haftada 1-2 kez yapar olmuştum ona da zaman kalırsa tabiki de.
Gün geçtikçe Duru'yla aramız düzeltiyorduk arada sırada da film izliyorduk,beraber vakit geçiriyorduk.
Ama ben yine de Duru'ya karşı mesafemi korumaya çalışıyordum.Daha doğrusu çalıştığımı sanıyordum.
Her ne kadar bir baş belası olsa da beni kendine çeken bir özelliği vardı.Onun herşeyi güzeldi ama geçmişte yaşadığım şeyler yüzünden bundan sonra kimseye aşık olmamaya karar vermiştim ve hiçbir kızla da sevgili olmak için çıkmayacaktım.Kızları gözümde son 2 yıldan beri benim ihtiyaçlarımı karşılayan orospular olarak görüyordum.
2 yıl öncesinde bir kıza aşık olmuştum ve adı da Deniz'di.
Her saatimi onunla geçirirdim bu yüzden de derslerimde ve çoğu işlerimde aksaklıklar olurdu.Onunla tanıştıktan sonra hiçbir kızı altımda inletmemiştim.Sevdiğime değer verdiğim,onu sevdiğim için ona ihanet etmemiştim.
Fakat o beni lanet olası bir pislikle aldatmıştı.
3 Mart 2013 günü.O günü asla unutamıyorum!!
O gün Deniz'e süpriz yapmak için elimde hediyeyle ona en sevdiği çikolatayı almıştım.
Kapıyı çaldığımda açan olmamıştı.Deniz'e daha önceden gittiğimde kapının önündeki paspasın altına anahtarını koyduğunu görmüştüm ve o günde şansıma anahtar ordaydı.Anahtarı alıp yavaşça kapıyı açtım.Belki uyuyordur diye düşünüp sessizce içeri girdim.Tahminim doğru çıkmıştı diye düşünmüştüm.Yavaşça odasına doğru gittiğimde birtakım sesler duymaya başladım.Aldırmadım ve yavaşça kapıyı açtım.
İnsanlar herşeyin arkasında kötü birşey olduğunu bile bile o yoldan gidiyordu ve bende birtakım sesler duymuştum ama onu bile bile yine de kapıyı açıp o kötü manzarayı görmüştüm.
Kapıyı açtığımda Deniz'in bir adamın üstünde zıpladığını gördüm.
O anın ne kadae iğrenç ve kötü olduğunu herkes bilemez.Ben o an hiç birşey yapmadan öylece bktım.Daha sonra kapıyı çarparak evden çıktım ve kendi evime gittim.Saatlerce içtim ve içimdeki gözyaşlarımı bıraktım.Saatlerce,haftalarca,belki aylarca ama artık eskisi kadar düşününce acımıyor kalbim.
Kimseye güvenmememin gerektiğini işte o zaman anlamıştım ve hiçbir kıza aşık olmamaya karar vermiştim.
Babam da annemi aldatmıştı o yüzden bu acıyı 2 kere tatmıştım ve 3'üncüsünü tatmaya hiç de niyetim yoktu.Annem de babamı aynı vaziyette gördüğünü bana o olay yaşandıktan tam 5 yıl sonra anlattı.Ben o zamanlar 10 yaşımda olduğum için psikolojim bozulmasın diye anlatmadığını söyledi.Her ne kadar anneme bana söylemediği için içten içe kızsam da onu kırmak hiç istemedim ve o günden beri annemi hiç kırmadım ve kırdırtmadım.Annemin hep mutlu olmasını istedim.Ve mutlu ettim.Annem her seferinde bana benden gurur duyduğunu söylerdi fakat annem bunu bana her söylediğinde ben kendimden utanırdım çünkü durumum hiç de gurur duyulacak gibi değildi.Her ne kadar babam gibi olmak istemesemde ben de bana yapılan aldatılma olayını,anneme yapılan aldatılmayı altımda bir kızı inleterek acısını çıkartıyordum ve her seferinde babama benzediğim için kendimden nefret ediyor,neden hâla o salak,şerefsiz adama baba dediğim için kendimden utanıyordum.Hayatım çok kötü geçmişti.Ve Duru'da çok masumdu.Bir ara ondan hoşlandığımımhissettim ve sonra kendime kızarak 'Bu kız çok masum ve ben de çok tehlikeliyim.Bu kızı asla mutlu edemem.O iyi insanlarla birlikte olmalı.Benim gibi babasına benzeyen şerefsiz gibi olmamalı' diyordum kendi kendime.
Ama ben ne yaparsam yapayım,kızı kendimden ne kadar nefret ettirmeye çalışsam da Duru hemen yanımda bitiyordu.Sanki olanları hiç olmamış gibi görüyordu.Hayata hep olumlu bakıyordu.
O gün filmi izledikten sonra göğsümde uyuya kaldı ve uyandırmak istemedim.Çünkü kendimi o kadar rahat ve güvende hissettim ki kendime 'bu kadar güçsüz ve masum bir kızın yanında kendimi nasıl da bu kadar güvende ve huzurlu hissedebilirim.Eğer bu kız beni severse ben de onu kendimi mahvettiğim gibi mahvederim.' Dedim.Ama yine de ondan uzak duramadım.Durmak da istemedim.İstesem de olmadı zaten.
Onun gözlerine bakmak; gökyüzünü,denizi,okyanusu izlemek gibiydi.
Onun yüzüne bakmak; İnsana huzur veriyor ve gülümsemesine neden oluyordu.
Onun yanında olmak; Bana güven ve neşe veriyordu.
Neden olduğunu bilmiyorum ama onda,onun yanında hiçbir kızda hissetmediğim duyguları hissediyor ve yaşıyordum...
Annemden başka ilk defa başka bir kızın yanında kendimi bu kadar huzurlu hisstmiştim.
Duru'yla ilk bedenlerimiz değdiğinde hissetmiştim aslında Deniz'e aşık olmadığımı.Deniz'in sadece bir gençlik hatası olduğunu da anlamıştım.
Ama yine bağlanmaktan korkuyorum insanlara,tekrar kırılmaktan...
Ben şuana kadar nerde boktan insan var onlara değer vermiştim ve hep,milyonlarca kez de yara almıştım.Şu an hâla yaralıyım ama bunu saracak kişiyi bilmiyorum.
Belki yaralarımı saracak kişi Duru'dur ama yaralarımın kapanmaktan daha çok mikrop kapıp daha çok zarar görmesinden korkuyordum.
Kimseye güvenemiyordum artık...
Sabah uyandığımızda da Duru'yu itmemin sebebi bana aşık olmasından korkmamdı.Ya ben ona aşık olucaktım ya da o bana.Neticede ikimiz de zarar görücektik.
Duru masumken güzeldi ve ben onun bu masumluğunu bozmak istemiyordum.
Ben de masumdum ama Deniz'den sonra masumluğun insanlar için hiçbir işe yaramayacağını anlayıp pis işlere bulaşmıştım ve birçok kez suikast işlerine bulaşmış mafyalarla iş birliği yapmıştım.
Ve en kötüsü de insanlara acı çektirerek ölmelerine sebep olmuştum.
Sırf başkalarının çıkarları için masum insanları kendi ellerimle öldürmüştüm.
Artık o insan öldürme işlerin de değilim ama mafyanın içinde olduğum için her an böyle bir işe girebilridim ve en küçük hatamda bena ve sevdiklerime zarar verebilirleri.
İşte kırıldığım ve kimseye zarar gelmesibi istemediğim için Duru'ya aşık olmaktan korkuyor,onu her seferinde kendimden uzaklaştırmaya çalışıyordum.
Fakat o benim içinde olduğum tehlikelerden habersiz,en küçük hatamda ona da zarar geleceğini bilmeden bana yaklaşıyor ve adeta ölüme koşuyordu.