"Abla dikkat et!"
Gerisi hızlı gelişmişti; Soojin'in kafasına düşecek olan saksının Hyunjin'in masanın altından yaptığı tek bir el hamlesi ile kavis alıp yanına düşmesi, herkes telaşla ayağa fırlarken Hyunjin'in sadece ellerine bakması ve kafasını kaldırdığında göz göze geldiği Soojin...
"Abla iyi misin?!"
"Kızım cevap versene!"
Soojin onları geçiştirmek için başını salladığında Seungmin ile kısa bir bakışma geçti aralarında. "Dikkatli bakmasam ben bile göremezdim" diye düşündü Hyunjin. Ayağa kalkıp onların yanına gittiğinde Soojin'e hitaben konuştu.
"İyi misin?"
"Evet... Hem de hiç olmadığım kadar."
Hyunjin onun bu tavrından bir şey anlayamadan herkes tekrardan sofraya yönelmişti. Herkes masada yerlerine oturduktan sonra ortamdaki hava tekrar yumuşamıştı.-en azından diğerleri için.- Yemek boyunca Hyunjin üzerinde hissettiği bakışlarla kafasını her kaldırdığında göz göze geldiği iki kişi; Soojin ve Seungmin. İkiside birbirlerine zıt duygular ile bakıyordu, Soojin sanki yeni bir oyuncak almış 5 yaşında bir çocuğun neşesi ve enerjisi ile bakarken Seungmin daha karamsardı, her zamanki halinden daha düşünceli gibiydi. İkisi de bir şeyler biliyormuş gibiydi ama Hyunjin umursamamayı seçti. Şuan bu güzel ortamın tadını çıkarmak istiyordu. kolunu dürten Minho ile ona döndü.
"Sana instagram hesabı açalım."
Hyunjin onu başı ile onayladıktan sonra telefonunu ona uzattı. Minho telefonu alıp gerekli işlemleri yapmaya başladı. İnstagramı yükledikten sonra hesabı açarken konuştu.
"Benim e-postam ile açıyorum."
"Kafana göre takıl."
Hyunjin Bayan Seo'nun yaptığı cheesecake'den ikinci dilimini yerken konuşmuştu.
"Bayan Seo bu cheesecake gerçekten bir harika olmuş. Ellinize sağlık."
Felix'de hızlıca onu onayladı.
"Evet Bayan Seo gerçekten aşırı lezzetli olmuş."
Bayan Seo utanıp onların güzel yorumları için hepsine teşekkür etti. O sırada Minho Hyunjin'e telefonunu geri vermişti. Hyunjin hesabına baktığında gülmeden edemedi. Profil kısmında yaşlı bir adam fotoğrafı vardı ve açıklamada "Minho'nun kocası" yazıyordu. Güldükten sonra tam bunun ne olduğunu soracakken Minho cevap verdi.
"Profil fotoğrafına senin fotoğrafını koysaydık her gören yazmak isterdi. Hiç öyle bakma bana bioda ne yazıyorsa o."
Kendi hesabını gösterdiğinde onun biosunda da "Hyunjin'in kocası" yazdığını gördü. Onun profil fotoğrafında ise başka bir yaşlı amcanın fotoğrafı vardı.
"Gerçekten delisin."
"Sadece sana."
Hyunjin onun son dediğini duymazdan gelerek sordu.
"Pinterestten aldığın dayı fotoğraflarını pp yapmamız ne kadar etik? dayılar telif atarsa görürsün."
Minho şerefsiz gülüşünü takındıktan sonra konuştu.
"Pinterest'e "Couple dayı pp" yazınca bu dayılar çıkıyordu. Hem büyük ihtimalle ölmüşlerdir."
"Bu dediğin bir tık korkunçtu. Ne yani profil fotoğraflarımızda ölü insanlar mı taşıyacağız?"
"Pp sinde Michael Jackson olanlar ne yapsın peki? Hem senin bioya değil pp ye takılman? Kabul müsün kocam olmaya?"
Minho'nun sırıtarak sordukları karşısında ona "bu olmamış" bakışları attı Hyunjin.
"Ben sana ne diyeyim ki Minho? E desem evlenelim anlıyorsun."
"Evlenelim mi?"
"Bence bu konuyu sonra konuşalım. Şuan şu cheesecake'den ye bak çok lezzetli."
Minho'nun ağzına cheescake'i tıktıktan sonra Minho ağzı doluyken konuştu.
"Sonra evlenmeye razısın yani?"
Hyunjin onun ağzına hafifçe vurduktan sonra konuştu.
"Sus ve ağzın doluyken konuşma aptal."
Günün kalanı hepsi için çok eğlenceli geçmişti. Beraber video oyunu oynamışlar, Film izlemişlerdi. Günün en güzel anlarından biri ise Soojin fifada Hyunjin'in takımını yendiğinde kapak yapmak isterken masadaki kolayı Minho'nun üzerine dökmesi idi. Gece saat 11'e yaklaştığında ilk kalkan Chan olmuştu.
"Eveet, bugün için çok teşekkürler Bayan Seo. Gerçekten harika bir yemek ve eğlence oldu bizim için. Ama artık gitmemiz gerekiyor çünkü yurdun kapanma saati yaklaşıyor."
"Asıl ben size teşekkür ederim çocuklar geldiğiniz için. Eve neşe getirdiniz gerçekten. En yakın zamanda tekrar bekliyorum sizi."
Hepsi tek tek Bayan Seo'ya sarıldığında Hyunjin hareket etmediği için Bayan Seo önce davranıp ona sarıldı.
"Artık sende benim oğlumsun Hyunjin. Sakın çekinme tamam mı?"
Hyunjin tamam anlamında kafasını salladığı zaman tekrar sıkıca sarıldılar. Sarılmaları bitince diğerleriyle çoktan vedalaşmış olan Soojin Hyunjin'in karşısında dikildi. Hyunjin ona elini uzattığında hızlıca Hyunjin'in elini kavradı.
"Tanıştığımıza memnun oldum Soojin."
"Bende. Bende tanıştığımıza çok memnun oldum Hwang Hyunjin."
Hyunjin normalde onun soyadını bastırarak söylemesine takılırdı ama görmezden gelmeyi seçti. Son kez vedalaştıktan sonra kapı kapanmıştı. Soojin annesine seslendi.
"Anne ben odamdayım!"
"Tamam kızım!"
Soojin hızlı adımlarla odasına çıktığında kendini yatağa attı ve hızlıca telefonunu çıkardı. Heyecan ile rehberini karıştırırken favorilerinde bulduğu kişiyi gülümseyerek çaldırdı. Açılan telefon ile karşıdakine izin vermeden hızlıca konuştu.
"Yeji sana anlatmam gereken bommmba olaylarım var! Dikkatli dinle kızlara da anlatırsın sonra..."
*
Bölüm gec geldiği için özür dilerim. birkac bölüm sonra bombayı salacagim.
bu fice smut yazmayı planlıyorum, aslında iki tane.
son 8-9 bölüm gibi bir şey
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Loss of Memory -Hyunho-
Fanfiction(Lee Minho x Hwang Hyunjin) Marketten dönen yurt gençleri sokakta baygın buldukları çocuğu yurtlarına götürür, gencin yurtta kalmaya başlaması ile yurtta garip olaylar yaşanmaya başlar.. The Neighbourhood- Flawless: Sen bir oyuncak bebeksin, kusursu...