2

8.9K 446 129
                                    

İyi okumalar 💜

*

"Taehyung, Kim Taehyung." dedim. Sızlayan boynumu görmezden gelmeye çalışarak.

"Ortak dersimiz vardı. Ben uyumuştum. Sonra kalktığımda kimse yoktu içeride. Eşyalarımı topladım kalktım. Onu gördüm. Kötü gözüküyordu ve terlemişti. İyi olup olmadığını sordum. Cevap vermedi. Omzuna dokununca baktı bana, Deltası oradaydı. Korktum ben geriye gittim. Oturduğu yerden kalkıp üstüme geldi. Sonra da dişlerini geçirdi boynuma. Ben hiçbir şey yapamadım. Çok acıdı, bağıramadım bile. " sonda yaşlar gözlerimden Akmaya başlamıştı. Jimin bana sarılıp sakinleşmem için feromon yaymaya başladığında sakinleşmek yerine hırçınlaşan kurumla Jimin'i itmek zorunda kaldım. Anlamsız gözlerle bana bakarken.

" Kurdum... Öfkelendi. Özür dilerim. " dedim başımı aşağı eğip. Jimin omzumu sıvazladı sadece.

*

Kampüsten çıkmıştık. Eve gelmiştik. Taehyung neredeydi bilmiyorum ama kurdum eşini istiyordu. Yatağa girdim. Örtüyü boğazıma kadar çekip gözlerimi yumdum.

Beni istemiyecekti. Hoş bende onu istemiyordum. Onun için bir anlık yaptığı bir hataydım. Yaşlar gözlerimden akarken neden ağladığımı sorgulamadım. Boynum acıyordu, kurdumun eşine ihtiyacı vardı ama o yoktu.

*

Ağlaya ağlaya uyuya kalmıştım gece ve sabahta kasıklarımdaki ve deliğimdeki derin sızlamayla uyanmıştım. Kızgınlıktaydım.

Daha bir hafta vardı benim kızgınlığıma ki betaların kızgınlığı bu kadar ağır geçmezdi.

Yeni mühürlendiğimiz için kurtlarımız birleşmek istiyordu. Yeni mühürlenen çiftler bir kaç günlük bir kızgınlığa girerdi. Böylece bağlar güçlenir, kokuları birbirine karışırdı.

Lakin çok zordu. Kurdum onun için kıvranırken elimde ona dair hiçbir şeyin olmayışı çok zordu. Kurdum ihtiyaçla uluyup eşine sesleniyordu durmadan.

O siktiğimin lanet deltasına ihtiyacım vardı.

Gözlerimi kapattım. Kaç dakika geçmişti bilmiyorum ama kapı kırılmak ister gibi çalmaya başladığında zor da olsa yerimden kalktım. Heyecanla kıpırdanan kurduma anlam veremeyerek aşağı indim. Kapıyı açtığımda karşımdaki kişiyi görünce istemsizce geriye gittim.

"Jungkook..."

İsmim ağzından bir ihtiyaç gibi dökülürken yutkundum. Ne yapacaktım. Bana zorla sahip olabilirdi, başımı gövdemden ayırması da oldukça olasıydı. O bir deltaydı.

İçeriye geçip kapıyı arkasından kapattı. Ayakta zor dururken duvara tutundum. Hızlı adımlarla üzerime geldiğinde daha çok duvara sindim. Kollarını sıkıca bedenime sarıp ağırlığımı kendi üzerine aldı. Burnunu boynuma dayayıp derin nefesler çekti içine. Bende onun kokusunu soldum derin derin. Ağrılarım biraz olsun geçerken derin bir nefes aldım.

Taehyung kollarını bedenimden çekip elimi tuttu. İkimizi de benim odama getirip kapıyı kapattı. Korku bedenimi esir alırken konuşmaya başladı.

"Sana ihtiyacım var. Kızgınlıktayım ve yardım edebilecek tek kişi sensin." boğuk sesi kasıklarımı sızlatırken deliğim ihtiyaçla kasıldı. İkimizde kızgınlıktaydık ve birbirimizden başka yardımcı olacak hiçkimse yoktu.

"Tek bir şartla kabul ederim." dedim. Kafasını salladı. "Kabul, lütfen dayanamıyorum."

"Korunacaksın." dedim. Kafasını hızlıca sallayıp üzerime geldi. Dudaklarını dudaklarıma kapayıp sertçe öpmeye başladı.

Beta /Taekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin