İyi okumalar 💜
*
Kampüse geleli saatler olmuştu. Hatta derse bile girmiştim. Kimsenin ne bir gözüne çarpmıştım ne de iğneleyici bakışına. Deltayı da hiç görmemiştim. O yüzünden şuan oldukça rahatlamış hissediyordum.
Yanımdaki arkadaşlarımla her zamanki muhabettlerimizden birini ederken duyumsadığım kokuyla oturduğum yerde dikleştim. Gelmişti, kalbim fırlayacak gibi atarken korkudan ne yapacağımı şaşırmıştım. Bu yüzden oturduğum yerden kalkıp hızlıca oradan uzaklaşmaya başladım.
Kokusu ve adım sesleri yaklaşırken hızımı arttırdım. Artık adeta koşuyordum. Arkamı dönüp ne kadar yaklaştığına bakarken bedenim koca bir şeye tosladı. Arkaya doğru sendelerken kürek kemiğime konan koca el beni düşmekten kurtardı.
Karşımdaki Alfa Kim Namjoon'un olduğunu görünce eğildim. "Özür dilerim." dedim korkuyla tekrar arkamı kontrol ettiğimde. Yoktu, peşimi bıraktı düşüncesiyle rahat bir nefes aldım. Boynumdaki fuları düzelttim.
"Birinden kaçıyorsun herhalde." dedi elini kürek kemiğimin olduğu yerden çekip koca gamzeleriyle gülümserken. Bende gülümsedim. "Arkadaşlarım, onları biraz sinir edip peşime takmış olabilirim." dedim alayla. Küçük kahkahası içimi ısıtırken gülümsemem genişledi.
Burnuma dolan öfkeli feromonlar ile yutkundum. Kaçmalıydım yoksa çok köyü şeyler olacaktı.
Kim Namjoon'a veda edip orayı terk ettim. Öfkeli feromonlar ve adımlar peşimden gelirken koşmaya başladım. Dönenbeçli yollardan geçip izimi kaybettirdiğimi düşünürken sırtımı duvara yaslayıp elimi kalbime koydum. Derin bir soluk verdim rahatlamayla.
Aniden karşıma çıkan gri gözlerle çığlık attım. Eli ağzıma kapanırken iyice dibime girmişti. Korku dolu feromonlarım etrafa hafif hafif yayılırken onun bunu fark ettiğine emindim. Geriye çekildi. Gözleri normal rengine dönerken azıcık rahatlamıştım.
"Gelmişsin. Cesaretine hayran kaldım doğrusu." dedi tek kaşı yukarı doğru havalanırken. Yutkundum, dilim damağım kurumuştu. Korkudan mı yoksa koşmaktan mı olduğuna karar veremezken tekrar konuşmaya başladı.
" Boynunda benim mührümü taşırken başka biriyle cilveleşmekte neyin nesi " dedi sıkılı dişlerinin arasından.
"Hah! Mühürmüş. Zorla yapılan bir şeyi kabul etmen ben. Hem iki gün önce red ediyordun beni. Bir beta tarafından reddedilmek egona ağır mı geldi." dedim ukalaca.
Ne zaman boğazıma yapıştığını bilmediğim eller hunharca boğazımı sıkarken nefesim kesilip gözlerim dolmuştu. Elim istemsizce boğazımı sıkan elini tutarken sırtımı duvara çarptı sertçe, hıçkırdım. Yaşlar gözlerimden eline düşerken hiç nefes alamaz hale gelmiştim. Eli gevşeyip beni tamamen bırakıp geri çekildiğinde bedenimi taşıyamayan bacaklarımla yere düştüm.
Öksürüp derin nefesler almaya çalıştım. Elim acıyan boynuma gidip ovuşturdum. Akmaya devam eden gözyaşlarımı elimin tersiyle silip burnumu çektim. Az da olsa toparlandığımı hissettiğimde ayağa duvara tutunarak kalktım.
Çantamı omzuma asıp yürümeye başladım. Tanrım! Bacaklarım halen titriyordu. Şoktan çıkamamıştım daha.
Önüme geçip yolumu kesti. " Özür dilerim. Böyle yapmak istememiştim. Ben -"
"Kontrolünü mü kaybettin. Artık deltana sahip çıkmalısın."dedim hırıltılı sesimle. Bana bir adım yaklaştığında geriye gittim. Olduğu yerde dururken gözleri gözlerime kenetlendi.
" Sakin ol. Özür dilerim. Sana zarar vermeyeceğim. Şu sıralar kurudumla pek anlaşamıyorum. Gereksiz agresif davranıyor. Seni eve götürmeme izin ver." dedi yatıştırıcı bir sesle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beta /Taekook
Fanfiction[Mini fic] Beta Jungkook, Delta Taehyung tarafından mühürlenmişti.