Different Universe/Tony Stark

18.Bölüm: Onu kimse yenemez

~☆She is the goddess of the earth You cannot defeat her.☆~

Clara kırmızı elbisenin askılarını düzeltirken Natasha'da onun sırtında ki yaralara fondöten sürüyordu.
(Kıyafetler medyada var.) Wanda ise tam ikisinin arkasında saçlarına şekil vermekle meşguldü.

"Kapattın mı Natasha?" Natasha elinde süngerle son hamleyi de yaptığında geri çekilde.

"Evet, hepsini kapattım." Diyerek derin bir nefes aldı ve üzerinde ki siyah elbisenin kemerini düzelterek aynanın önüne gitti. Clara'da oturduğu makyaj masasından kalktı ve beyaz kutuda ki kırmızı, parlak topuklularını eline aldı.

"Şimdi plan şöyle, ben gideceğim ve dans ederken o adam ile flört edeceğim sonrada gizlice ceketinde ki flashı alacağım sonra o da Flashı size getireceğim." Wanda yeşil elbisesinin eteklerini aşağı indirirken başıyla onu onayladı.

"Aynen öyle." Clara kırmızı yüzüğünü parmağına takarken gülümsedi.

"Bu kesinlikle çok kolay olacak." Natasha'da onun bu dediğine kesinlikle katılıyordu.

"Katılıyorum, işini kolayca bitireceğiz. Biraz araştırdım, Zeki ama-

"Bizim kadar değil."

"Bizim kadar değil." Dedi iki kadın aynı anda Natasha ikiliye göz kırparken rimelini sürdü ve kenara koydu. Üçüde odadan çıkarken görevin kolay olacağından fazlasıyla emindiler.

"Sahte kimliğini aldın mı?" Diye sordu Natasha. Clara siyah çantasından sahte kimliği çıkardı ve onlara gösterdi. Giriş için hem kimlik hemde izin belgesi gerekiyordu.

"Tamam o zaman hadi gidelim." Diyerek önden yürümeye devam etti Natasha. Clara ve Wanda'da onu takip ederek asansöre bindiler. Clara kırmızı elbisesini biraz daha aşağı indirmeye çabalarken Natasha sırttı.

"Tony kendini çok zor tutacak." Clara uğraştığı iş yüzünden onun ne dediğini duymamıştı. Başını yukarı kaldırdığında sırıtarak onu izleyen kızlara baktı.

"Ne?"

"Diyorum ki Tony geceyi zor getirecek." Clara göz devirdi ama bu dediğinin doğruluk payı vardı, Tony kendini kesinlikle geceye kadar tutamayacaktı.

Asansörün kapısı aralandığında üçüde salona geçti. Tony ve Steve araların da sohbet ediyordu, Pietro Peter'ın kravatını düzeltiyordu, Thor çekicini çeviererek Clint'e turşu stoklarını ona vermesi hakkında bir konuşma yapıyordu, Bruce ise ikisinin tam ortasında oturmuş, onları dinliyordu.

"Naber gençlik?" Diye kollarını açatarak ortama girdi Clara. Herkes onun sesini duymasıyla bakışlarını o yöne çevirdiler. Tony elindeki viski bardağını şaşkınlıkla düşürmemek için sıkıca kavradı. Lanet olsun tekrar aşık olmuştu. Bugünün bitmesi için kesinlikle fazla acele edecekti.

Steve'in de Tony'den farkı yoktu. İki adamda karşılarında duran kadınlardan gözlerini alamıyordu. Wanda'nın gözleri ise ona bakan Vision'daydı. Vision, Tony ve Steve'den önce davranarak onların yanına gitti ve Wanda'nın elini tuttu.

"Çok güzel olmuşsun." Wanda utanarak başını eğdi.

"Teşekkür ederim."

"Orada dikkatli ol." Wanda başını salladığında Visin gülümseyerek geri çekildi. Tony'de sonunda bakışlarını Clara'nın vücudundan buz mavisi gözlerine doğru çıkardığında sırıtarak onun yanına ilerledi.

Natasha ise onları yalnız bırakmak için Steve'in yanına gitti. Tony genç kadının karşısına geçtiğinde elini beline koyarak onu kendine çekti.