5. bölüm bazıları

13 0 0
                                    

Eve geldiğimde annem yoktu. Bu saate kadar gelmis olmasi lazımdı. Başına birşey mi gelmişti? Onu arama kararını verdim. Aradığımda açmadı. Yine aradım açmadı. Yine aradım bu sefer açtı.

" Nerdesin?"

"Eve geliyorum, alışveriş yaptım."

"Pek âlâ."
Kapattım sinirlenmiştim. Ben burda kendimi yerken o alışveriş yapıyormuş.

  Yaklaşık 30 dk sonra kapı çalmıştı. Annem gelmişti. Ona hemen dün ki olayı anlatıcaktım.
Beni oyaladı durdu. Ama sonunda anlatmıştım. Bana çocuğu buraya getirmemi tanışmak istediğini ve yardım edeceğini söylemişti. Ama şüphe ettiğinden emindim.

  5 dk sonra Theo'yu alcaktim. Kapıyı çalmış tüm Theo açmıyordu. 2 dakika daha çaldım en son açtı. Altında bir havlu vardı. Çığlık atcağım sıra ağzımı tutup beni içeri çekti. " Ssh, sana taciz ediyorum sancaklar." Gözlerim kapalı bir sekilde kapıya yaklaştım." Beni mi seni mi tacizci sancaklar." Dediğim sira kafamı çarparken elini kafamin önüne koydu.
"Sanarim seni sapik sancaklar. Bak seni kurtardım. "  Kafami ne demezsin diye salladım. Güldü yine o gülüşü. " Ee ne için geldin?" Dedi
"Seni anneme anlattım. senle tanışmak istiyor." Kafama vurdum bu sanku benimle evlen der gibi oldu. Sanki içimden ne dediğimi anladı gibi baktı. " Üstümü giyip geliyorum bekle." Dedi.
Lan hala çıplaktı aklimdan çıkmıştı.

Üstünü giyip gelmişti. Sarı kumralsi düz saçları siyah tişörtu gri şortuyla tam uymustu. Şartlar normal olsa crushim derdim şimdi ona ne günler ah ah. Hiç birşey demeden kapıyı açtım.
Zile bastım annem açtığında ilk gozleri ona kaydı. İlk defa insan goruyor gibi bakıyordu çocuğa. "Anne istersen iceri alma beni." Dedim.
Annem bana " istersen girin içeri. Çocuğu içeri davet etsene İngilizce. " Dedi ."anne ben lgsde -2 yedim İngilizcede ama sen gelmis diyorsun çocuğu İngilizce iceri davet et. " Theo ne dediğimi anlamış gibi güldü. " İstersen İngilizceye çalıştırabilirim . " Dediğinde annem şok geçiyordu kesinlikle Türkçe bildiğini bilmiyordu." Yok kalsin sen simdi ulke batıran ajan çıkarsın beni dağa kaçırırsın." Yine o gülüşü " amerikali ajanlar yanlız dağa kaçırmıyor. Uçağa bindiriyor." Diyip goz kırpıp içeri geçti.

  Annemle iyice kaynaşmışlardı galiba. 2 saatir odamda dizi izliyordum. Saat 13.00 gibi olmuştu. Acıkmıştım.. mutfağa gittigimde birde ne göreyim bensiz yemek yiyodular. " Anne bir bana da sorsaydin. " Theo" sen kahvaltı sevmezsin ki." Ona kızgın bakış atıp " sevmem."
Annem Theo'ya " oğlum sen nerden biliyorsun?"

"O dedi bugün."
Annem birşey demeden hemen " sende sevmem dedin. " Bana kafasini onaylamadi " ben öyle birşey demedim."

"Sen cidden bir ajansin."
" Sen de ... "
"Sen de ne?"
" Tek degilsin."

Annem bize anlamsiz gozlerle bakıyordu. Bende masaya oturup birşeyler atıştırdim.

***
16.00 olmuştu. Theo'nun elini tutup çektim."hadi daha ateşle buluscaz." Onaylayarak"ben ondan pek haz alamiyorum."
"Beni ilgilendirmez o sana yardım edicek."
Gözleri aman ne âlâ der gibi bakıyordu.

  Alışveriş merkezine gelip onları bekliyorduk.
Acıkmıştık ikimizde para konusunda anlaşamadık. O kendinkini ödedi ben kendimkini. Hala ve hala bekliyorduk. Birden yanımıza iki kiz geldi. Bunlar kuzenimdi. Selamlaştık ve konu " bu cocukta kim seni bu çocukla ilk defa görüyoruz." Dediler. " Anlatması çok zor kendisi yurtdışından geldi. " Theoda merhaba dedi. " Peki sonra görüşürüz senle." Dedi ve gittiler. " Of senle tek gorunmemeliyiz. "
"Senin tek olmandan iyidir."
" Benim ruhum yanlız."
"Ne yani bedeninde 2 ruh mu olsun."
"Gotunden mi anliyorsun?"
"O da ne be!"
"O da ne be mi?"
"Evet ne demek demekmis senden öğrendim."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 02, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

kayıp şehir Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin