Yine ben🔥🔥🔥🔥🔥🔥
(Tr)
Kulağıma sinek vızıltıları gelmesiyle bilincim yerine geldi. Kolumu sallayarak uzaklaştırmaya çalışsam bile sinek chpli olacak ki hiç pes etmiyor amk. Tam bu sinek nereden çıktı diye kendimi kaldırıp etrafa bakarken balkonun kapısını açık bıraktığımı fark ettim. Cidden sonuna kadar açık kapı amk. Sarhoşluğun gözü kör olsun!
Etrafa bakınırken saate bakmak aklıma geldi. Duvardaki saat birkaç aydır çalışmıyor. Telefon da Allah bilir nerede. Zar zor kendimi kaldırmamla ayağıma terliklerimi giyip odanın tuvaletine gittim. Yüzüme su tutup tek bir su damlası kalmayacak şekilde kuruladım ve Allah'a şükür yine tuvaletten sapasağlam çıktım. (Bi ara Macar bacağını kırmıştı tuvalette. Sağ olsun o günden beri her gün şükrediyorum.)
Koridordan geçerek bir şekilde büyük salona vardım. Büyük dediğime de bakmayın şu binada 10 ülke mi neyiz. Ona göre büyük yani. Ama odamızda bir sıkıntı çıksa hepimiz burada yatabiliriz. Seviyorum yani burayı. Salonda Sırbistan, Kosova ve Bosna vardı. Kosova ve Bosna televizyon izlerken Sırp masada telefona bakarken bir şeyler atıştırıyordu, beni görünce dikkati telefondan bana kaydı. Hafif bi şaşırmış gibiydi.🇷🇸/S: Sen burada ne yapıyorsun lan?
Ben bu tavrının nedenini anlamaya çalışırken diğerlerinin ilgisi de bize kaymıştı.
🇽🇰/K: Aaa..
🇹🇷: Noluyo amk. Kovuldum da benim mi haberim yok?
🇷🇸: Ne kovulması amk. Senin toplantın yok muydu? Roman bana öyle demişti. Şu Nato haltından.
Bu sefer şaşırma sırası bana gelmişti. Ne toplantısı amk.
🇧🇦/B: Bilader sen treni kaçırmışsın.
Ve dank etti.
🇹🇷: LAN...
🇷🇸: Добро јутро. (Günaydın.)
Sırp bana havasını atıp tekrar telefonuna döndü, uzun sürmedi gerçi.
🇹🇷: O gariban Yunan neden beni uyandırmadı lan?
🇷🇸: Sanki özel alarmın amk.
🇹🇷: NE ALARMI AMK
🇽🇰: Tamam tamam. Bağırma daha. Unutmuşsun işte.
🇹🇷: 😔...
🇧🇦: Lwneodnepdlw, bu ay ikinci oldu bu.
🇹🇷: Sus amk...
Bosna sadece daha çok güldü. Hani dosttuk...
🇷🇸: He bu arada. Toplantı 10 dakika önce bitti. Hazırlan istersen.
🇹🇷: Yunan hazırlasın asıl.
🇷🇸: Hayır yani çocuk uyandırsa da uyandırmasa da sorumluluk senin değil mi? Amerika Beyciğinin karşısına "Çok yakın düşmanım Yunan beni uyandırmamış affedin." mi diyeceksin??
Artık susmam lazım sanırım. Ama millattan beri böyle bu! Yunan etrafımdaysa bana illa hatırlatır toplantıları! Osmanlı'dan kalma bir alışkanlık olsa gerek. Koskoca imparatorluk dağılmadan önce Yunanla aramız iyiydi baya.
Sırpla kabak gibi bakışırken birimizin telefonu çalmaya başlamıştı. İyi oldu amk. Benimki mevlaya çıktığı için içim rahat tabii. Kosova'nınkiymiş. Çocuk rahat, onun götünü kesmek için yer arayan Arapları yok tabii. Neyse, konuşmanın yarısında gülmeye başladı bile. Kapattığında anırıyordu artık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tamu & Uçmağ | AmeTürk
Fanfic"Sorry Catherine, i don't seem to be in a mood for prayers tonight." (Deadly Yours) - Tamu & Uçmağ (Öz Türkçe): Cehennem & Cennet