Odasından koşarak çıkıp hemen kendi odaka geçtim. Kapımı kapattım ve arkasında soluklandım. Biraz önce ne yaşanmıştı?
Duşa girdim ve yatağıma uzandım. Üstüme bir sweat giydim. Altıma da bir şey giymeyip sadece iç çamaşırımla kaldım.
Telefonumu elime aldığımda saatin 4'e yaklaştığını gördüm. Telefonu bıraktım ve bir sigara yaktım. Telefonumu bırakmamla bildirim gelmesi bir oldu.
Mesaj atan Bill'di. Yine ne istiyordu bu çocuk.
Bill: ne yapıyorsun canım kardeşim?
Siz:
Bill: hey.
Bill: neden beni çağırmıyorsun.
Siz: gerek duymuyorum?
Bill: çok hırçınsın küçük kardeşim.
Bill: ve bu hoşuma gidiyor.
Siz: tanrım
Bill: efendim?
Siz: çok cıvıksın.
Siz: yanıma gelirsen susacak mısın?
Bill: canım kardeşim ister de susmam mı.
Siz: üst kat koridorun sonundaki oda
Bill: biliyorum zaten
Siz: nereden bildiğini sormayacağım.
Görüldü.
Yine görüldü atmıştı. Çok fazla takmayıp sigaramı içmeye devam ettim. Babamın dediği gibi onunla sadece konuşacaktım.
Çok geçmeden içeri Bill geldi. Altında sadece eşofman vardı. Üstü çıplaktı ve vücudu gerçekten de harikaydı.
"Beni izlemeye devam edecek misin yoksa içeri davet edecek misin Angel?"
"Kapı çalmaya noldu?"
"Bunu odama pat diye giren biri mi söylüyor?"
"Evet."
Gözleri bir süre vücudumda gezindi. Baştan aşağı süzdüğünde gözleri beyaz çoraplı ayaklarımda takılı kaldı.
"Ayak fetişin falan varsa söyle de senden uzak durayım."
"Hayır."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
step brother.
General Fiction"Tenin, dudakların, her şeyin o kadar yasak ki... Yine de seni istiyorum ve sen hiç yardımcı olmuyorsun. Altımda kıvranırken, benim için ıslanırken nasıl durabilirim ki?" dedi elleri her yerime dokunurken. "Durmanı isteyen olmadı senden Billy. Seni...