6

42 3 0
                                    

Asena Five daha birsey diyemeden babasının odasına gitti ve kapıyı çaldı.

Reginald: Gir.

Asena: Baba senden birşey isteyebilir miyim?

Reginald: Söyle bakalım, ne olduğuna bağlı.

Asena: Evimize küçük canlı bişey alabilir miyim?

Reginald: Bu şey bir hayvan mı?

Asena: Evet.

Reginald: Hayır.

Asena: Baba nolur.

Reginald: Olmaz dedim 8.

Asena: Peki bahçede kalsa?

Reginald: Hayır.

Asena: Peki neden?

Reginald: Çünkü hayvanla daha çok vakit harcayacaksınız, hal böyle oluncada derslerinize odakalanamayacaksınız.

Asena: Aslında bir hayvanla ilgilenmek sorumluluk almaktır. Küçük yaşta sorumluluk almayı öğretir insana. Ayrıca biz burda sanki özel ajanmış gibi eğitim görüyoruz! Canımız sıkılıyor, haftada bir gün dışarı çıkabiliyoruz o da 3 saat! En azından hayvanla ilgilenince o kadar sıkılmayız ve bizi burda tutan bir şey olur. Luther bile bu evden kaçmayı düşünmüştür!! Madem İyi bir baba olamayacaktın niye evlat edindin!?
Evet gidecek bir yerim yokken bana evini açtın ama o evden bir daha çıkmamak üzere!!

Genç kız Reginald bir şey diyemeden odadan çıktı. Minik köpeği de alıp akademiden ayrıldı.

Biraz hava almaya ihtiyacı vardı, eve döndüğünde büyük bir ceza alacaktı. Ama umursamadı, annesi ona çok ceza vermişti, çok bağırmış, vurmuştu.

Her itiraz ettiğinde karanlık bir odaya kapatıp günlerce aç susuz bırakmıştı. Nede olsa o Handler di, acımasızdı. Tıpkı küçük kızına acımadığı gibi,
Lila'ya da acımazdı. Aynılarını Lila'ya da yapardı. Ama Lila bir süre sonra itiraz etmeyi bırakmıştı.

Asena bunları düşünürken yanağından bir yaş süzüldü, sonra bir tane daha ve bir tane daha. Göz yaşları kendi bağımsızlığını ilan edermişçesine süzülüyordu yanağından.

Minik köpek sürekli Asena'nın yüzünü yalıyor, göz yaşlarını siliyordu.

Asena nereye gittiğini bilmeden ilerliyordu. En sonunda bir ormana girdi. Ağacın gövdesine yaslanıp ağlamaya başladı. Çektiği bütün acılar, yaşadığı bütün şeyler için. İlk defa ağlıyordu.

Bir söz vardır; "Annelerin açtığı yaralar kapanmaz, kapanırsa da iz bırakır" diye.Asena bunu doğrulayan en büyük örnekti belkide.

Genç kız orada saatlerce ağladı. Belki 2 saat belki 3 saat. En sonunda uyuya kaldı.

Saat 9.47 olmuştu. Asena gözlerini açtı ve bir küfür savurdu. Hava kararmış, soğuklaşmıştı. Asena hemen etrafına baktı. Minik köpek yanında değildi.

Asena telaşlandı ve hemen köpeği aramaya başladı. Elinde bir ateş kümesi oluşturdu.

Köpek pek uzaklaşmamıştı. Asena'nın bulunduğu yerin 20 metre ötesindeydi. Asena köpeği görür görmez kucağına aldı. Şimdi eve dönmeliydi ama nasıl??

Akademi her yerde Asena'yı arıyordu. Olabileceği her yere bakmışlar dı. Beş kardeş umutsuzca geri eve dönmüştü ama Five ve Klaus dönmemişlerdi. Klaus, Five'ı bir ormana bakmayı ikna etmişti. Şimdi ise ormana doğru ilerliyorlardı.

Asena yönünü kaybetmişti karanlıkta fazla göremiyor ve korkuyordu. Minik köpek de ondan farksızdı.

Asena yere bakmadan ilerliyordu. Sadece karşısına baktığı için önünde olan ayı tuzağını görememişti, anında yerin dibini boylamiş acıyla inlemişti. Çünkü çukurun dibinde bulunan bir taşa kafasını çarpmıştı.

Number 8\The Umbrella Academy Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin