Stay With Me | Lee Know

Sürpriz

     Gece ani bir şekilde sıçrayarak uyandım. Ahh şu rüyalar. Bir süredir bu garip rüyaları görmüyordum fakat anlaşılan o ki tekrar etmeye başlamıştı.
Hei: Harika.
Etrafıma bakındım. Minho yatağında kıvrılmış yatıyordu. Şu an yastıkla onu boğmak istiyordum fakat kendimi dizginleyip üzerime baktım. Resmen sırtımdan sular akıyordu. Eh zaten garip rüyalar görünce bu hep başıma gelir diye düşünerek üzerimi değiştirmek için eşyalarımı yerleştirdiğim dolaba doğru ilerledim. Dolabın yanındaki yatakta yatan kişiyi uyandırmamak için ( her ne kadar bunu çok istesem de ) yavaşça dolabın kapağını açtım. Fakat dolabın içi karanlıktan görünmüyordu. Ben de sessizce Minho'nun yatağının başının ucunda duran komidinin üzerindeki abajurlu lambayı açtım. İçeriyi sarı bir ışık kapladı. Çok loş da olsa etrafı görmem için yeterliydi. Dolabımı karıştırmaya başladım. İçinden askılı beyaz bir atlet ve buz mavisi bir şort çıkardıktan sonra dolabı kapattım ve üzerimi değiştirmek için lavaboya doğru ilerledim. Lavabonun kapısını açmaya çalıştım fakat açılmıyordu. Sanırım sıkışmıştı.
Y/n: Tam da sırasıydı. Eee şimdi ne yapacağım?                                     Odadan çıkmak istesem muhtemelen Minho uyanacaktı. Ki onu uyandırmadan çıkmayı başarsam bile ortak lavabonun yerini de tamamen unutmuştum. Nasıl oldu bu bilmiyorum ama unuttum işte. Odamıza en yakın oda Hyunjin'inkiydi. Fakat odaya girip üstümü değiştirip değiştiremiyeceğimi sormanın da çok garip olabileceğini düşündüğüm icin vaz geçtim. Üzerimi hemencicik burada değiştirebilirdim. Evet evet bunu yapabilmrdim. Zaten Minho çok derin uyuyora benziyordu. Bence ses çıkarmazsam uyanmazdı. Elimdeki kıyafetlerimi daha sıkı durup arkamı Minho'ya dönerek aynanın önüne geçtim. Böylece arkamı ona dönemden uyanıp uyanmadığını görebilecektim. Tam üzerimdekileri çıkarıp yenilerini giyecekken aynanın önündeki tarağa elim çarptı ve tarak görültüyle yere düştü. Telaşla arkamı döndüm ve onun uyanmamış olduğunu umdum. Fakat o uyanmıştı. Şaşkın gözlerle beni izliyordu. Refleks olarak ellerimle üzerimi kapattım.Üstümde resmen sadece iç çamaşırlarımla onun karşısında kalmıştım. Ağzımdan küçük bir çığlık çıktı. Fısıldayarak
Hei: Minho arkanı dön!
Hala kocaman açılmış gözleriyle beni izliyordu.
Hei: Minho!
Yutkundu ve kafasını aşağı yukarı sallayarak arkasını döndü.
Hızlıca üzerimi giyindim ve yatağıma uzandım. O da yatağına uzanmıştı. Gözlerimi kapattım ve uyumaya çalıştım, fakat çok utanmıştım. Kan yanaklarıma hücum ediyordu. Ellerimle kendime yelpaze yaptım ve biraz da olsa kızarıklığım geçti.
Gözlerimi araladım fakat Minho hala bana kızarmış yanakları ve kısık gözleriyle bakıyordu.
(İçinden)Hei: Kahretsin kesin yarın  benimle nasıl dalga geçeceğini düşünüyor.
Hei: Bak bu lütfen aramızda kalsın. Tamam mı? Ayrıca senin neden yanakların kızarmış ? Ateşin falan mı var ?
Minho: Ben mi? Yoo sadece çok sıcak.
Işık hızıyla yataktan fırladı ve lavaboya doğru ilerledi. Kapıyı açmaya çalıştı fakat yapamadı.
Minho: Sıkışmış...
Hei: Tabii ki sıkışmıs, sana keyfime mi çıplaklar şovu yaptım?
Gülümsedi
Minho: Keyfine yapmadığına eminim.
Kalbim sakin ol. Ama çok güzel gülüyor? Saçmalama saçmalama.
Hei: Neyse boşver iyi geceler.
Minho: Sana da.
Ne ? Bana cevap mı verdi? Büyük gelişme.

Sabah birazcık sarsılarak uyandım. Beni sarsan kişi Hyunjin'di.
Hei: Hyunjin neler oluyor?
Hyunjin: Kalk hadi prenses. Sana birinin bir sürprizi var.
Hei: Ne kim bana sürpriz yapacak ki ?
Tam o sırada Minho odaya girdi.

Çok uzun süredir yazmadığım için özür niteliğinde biraz uzun yazdım. Lütfen yorum yapmayı unutmayııın.
Seviliyorsunuzzzzz<333333