3-My Tears Ricochet

520 34 166
                                    

...

Eve gelmiş hepimiz masaya oturmuş Ward'u bekliyorduk. Kapı aniden açıldı ve içeri girince hepimiz o tarafa doğru dönmüştük. Bakışları çökmüş, oldukça bitkin görünüyordu. Ward masaya oturunca Rose fısıldayarak ona birşeyler söyledi, Ward'da olumlu bir biçimde kafasını sallayınca herkes yemeğine döndü.

Rafe yemeğini nedenini bilmediğim bir şekilde hızlıca yiyip masadan kalkarak üst kata çıktı. Yapılan tatlı küçük sohbetlerden yaklaşık on dakika sonra bende kalkıp izin istedim.

Tam kalkarken Sarah'nın sorusuyla ona döndüm "Maddy iyi misin güzelim?"

"İyiyim sadece biraz halsizim, yol yorgunluğu sanırım. Uyumaya gidiyorum beni merak etme olur mu? Yarın sabah görüşürüz" diyerek merdivenlere doğru ilerledim

Annemi kaybettiğimden beri pek birşey yiyemiyordum. Evet sağlığım için iyi değildi, annem olsaydı yememi isterdi.

İşte sırf bu yüzden kendimi zorlayabildiğim kadar yemek yemiştim. Yeni evimde yeni bir yerde yeni bir başlangıç olsun istemiştim fakat mideme bi anda yüklediğim ani yemeği kaldıramayacak hale gelmişti.

Hızla merdivenleri çıkıp odamın lavabosuna zorla yetişip kusmaya başladım. Bacaklarım halsizleşmeye siyah saçlarım yüzüme yapışmaya başlamıştı.

Boğazım yırtılırcasına kusmaya devam ederken iki soğuk el tenime değip yüzüme yapışan siyah saçlarımı tuttup arkamda birleştirdi. Midemde ne varsa çıkardıktan sonra kendimi duvara yasladım. Kusmaktan perişan hale gelmişken gözlerim benden beter gözüken, bana büyük bir tedirginlikle bakan Rafe'e döndü. Sanki ilk defa kusan birisi görmüş gibi kaskatı kesilmiş yüzüme bakıyordu

"Lanet olsun, iyisin değil mi" diye sordu. Kafamı sallayıp ayağa kalkmaya çalışırken kolumdan nazikçe tutup beni kaldırdı

 Kafamı sallayıp ayağa kalkmaya çalışırken kolumdan nazikçe tutup beni kaldırdı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Şuanki Rafe sabahki Rafe değildi sanki. Bu çocukta çözemediğim birşeyler vardı.

Beni yavaşça yatağıma yatırıp yanıma otururken söze girdi "Odandan sesler duyunca gidip bir bakayım dedim, seni öyle görünce yardım etmek istedim, neden bir anda bitmek bilmeyecek kadar çok kusmaya başladın, bir sorunun mu var?"

Diye bir sürü soru sormaya başladı, kafam daha almayınca "Rafe, iyiyim birşeyim yok, sadece biraz dinlenmek istiyorum, izin verirsen?" Dedim kapıyı işaret ederek. Hızlıca ayağa kalktı, bir süre bana bakıp kapıdan çıktı.

Kimseyle uğraşacak halim yoktu. Kafamı yastığa koyup yine düşüncelere daldım. Sabahki kaba Rafe şuan neden bu kadar nazik ve anlayışlı davranıyordu? Kendime artık susmamı söylerken gözlerim çoktan kapanmaya başlamıştı

6 𝐬𝐚𝐚𝐭 𝐬𝐨𝐧𝐫𝐚...

Göz kapaklarım yavaşça açılırken aynı zamanda midemin gurultusuyla telefonumu elime alıp saate baktım. Saat 2.13'ü gösteriyordu. Akşam kusup midemde hiçbirşey bırakmadığım için gecenin bu saatinde guruldayan mideme küfürler yağdırarak ayağa kalktım. Sessiz adımlarla odadan çıktım, yavaşça merdivenlerden inip mutfağa varınca buzdolabını açıp atıştıracak şeyler aramaya koyuldum.

right here / outer banks' jj? or rafe?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin