right here / outer banks' jj? or rafe?

6-Bonfire

...

Eve girerken Ward ile karşılaşmamak için içimden dualar ediyordum. Hızlıca merdivenleri çıkıp kendimi odama kapattım. Başka birşey dilesem tutardı herhalde

Odama girince üstümü değiştirip Sarah'ya mesaj atarak yanıma gelmesini söylerken derin bir iç çektim. Ona bahçedeki olayları şuanlık anlatmayı düşünmüyordum. Eğer Ward anlatmadıysa. Ancak Ward'u tanıyorsam Sarah'ya sabahki olaylardan bahsetmemiştir diye düşünmüştüm. Zaten neden bahsetsin ki "Kızım ben bu zamana kadar anneni veya üvey anneni hiç sevmedim aklımdaki kişi sadece Caroline'dı" falan mı diyecekti. Kendi kendime göz devirip Sarah'ın gelmesini beklemeye başladım

Telefonumu alıp annemle olan fotoğraflarımıza bakmaya başladığım sırada Sarah kapıyı çalıp içeri girdi
"Çıplak değilsen giriyorum?" kıkırdayarak kucağımdaki yastığı Sarah'ya fırlattım.

"Babam sabah seni odada göremeyince çok endişelenmiş bana sordu. Ayrıca saçların neden ıslak? Sabahın köründe nerden geliyorsun dökül bakalım cutie!"

Anlatmamış, tam da tahmin ettiğim gibi, o göt onda ne arar zaten!

Olaylardan Sarah'ya bahsetmek istemediğimden sahile gittiğimden sonrasını anlatmaya başladım. Jj'yle olanları detaylıca anlatıyorken surat ifademdeki gülümseme yüzümden düşmüyordu.

"Kızım beraber saatlerce yüzüp eğlendiniz mi şimdi siz" heyecanla küçük bir çığlık attı "Jj ve prenses aşkı" dedi ellerini havada pankart açar gibi gösterirken.

"Kes sesinii" dedim sırıtırken.
"Jj senden hoşlanmıyorsa bende birşey bilmiyorum Maddy! Tanrım yanyana o kadar tatlı görünüyorsunuz kii" Sarah biraz daha Jj ve benim aramdaki şeyden bahsetmeye devam ederse sırıtmaktan ağzımın yırtılacağından konuyu değiştim

"Jj bana şenlik ateşinden bahsetti. Gidecek miyiz? " içimdeki tüm duygular Sarah'ın onaylanması için yalvarıyordu resmen
"Bu da soru mu tabiki gidiyoruz, bensiz eğlence mi olurmuş phh, bizimkiler önce Jhon b'lerde buluşup oradan geçecekler fakat biz gidemeyeceğiz çünkü babam şuan endişeden çatlamış olabilir gidip ona eve sapa sağlam döndüğünün haberini versen iyi olur sis!"

Ward, onunla konuşmak istemiyordum. Ne yapmam gerekiyor bilmiyordum. O gün beni ve annemi o aptal adamdan kurtardığı için ona minnettardım fakat anneme aşık olması. Ne yapmam gerekiyor Ward hakkında ne düşünmem gerekiyor bilmiyordum. Konuşsakta şuan kafam almazdı. En azından onu geçiştirebilirdim.

Sarah'yı onaylayıp odadan çıktım ve Ward'u aramaya başladım. Evin arka bahçesinde dört dönüyordu. Yanına doğru yürümeye başladım

"Sanırım beni arıyorsun" dedim yüzümde sıfır mimikle. Ward sesimle bana dönüp koşar adımlarla yanıma gelmeye başladı "Tanrıya şükür iyisin. Saatlerdir sana ulaşmaya çalışıyorum başına birşey geldi sandım" diyerek sarılmaya çalıştı fakat geri adım atarak kendimi bana yaklaşan kollarından uzaklaştırdım.

"Bak Madelaine. Rose'la konuştuklarımızın ne kadarını duydun bilmiyorum ama" cümlesinin devamını getirmesine izin vermeden sözünü kestim "Dinle Ward, şuan konuşmak istemiyorum, sadece eve geldiğimden haberdar etmek için yanına geldim ve şimdi gidiyorum" diyerek yanından uzaklaştım.

Ağlamak istiyordum. Şuana kadar başıma ne geldiyse hepsinin acısını çıkarmak istiyordum. Düşüncelerimi boşverip odama girdim. Sarah yatağıma uzanmış telefonu elinde ekrana bakarak gülümsüyordu.

"Ne o eniştemden mesaj mı var yoksa" beni duymamıştı, bir süre sonra tekrardan hey Sarah diye bağırınca "Hı hı evet" diyerek cevap verdi gözlerini ekrandan ayırmadan.