"Birazdan yemek saati gelecek. Lütfen bunları bu bir haftada uygula ve ilaçlarını al Felix"
"Teşekkürler bay Park. Elimden geleni yapacağım"
~
Odadan çıktım ve yemekhaneye ilerlemeye başladım. Küçük yön göstergelerinden bulmaya çalışsam da sanırım kaybolmuştum. O sırada koridordaki bir odadan biri çıktı. Benden daha küçük olduğu belliydi. Belkide ona sorabilirdim. Yanına ilerledim.
"Merhaba ben Felix. Burada yeniyim. Acaba yemekhanenin yeri nerede?"
Bana sorgular bir şekilde baktı. Ardından giydiği fermuarlı sweatshirt'ün cebinden küçük bir defter ve kalem çıkarttı. Defterin sayfalarını çevirip bir şeyler not aldı ve ardından bana elini uzattı.
"Memnun oldum Felix. Ben Jeongin. Sanırım seni eşsiz çillerinden unutmam. Bak buraya küçük noktalar bile koydum!"
Gösterdiği deftere anlamazca baktım. O da bunu anlamış gibi görünüyordu ki açıklama gereği duydu.
"Hafıza kaybı yaşıyorum. Sadece bazı temel şeyleri hatırlıyorum. Ama seni bir daha görürsem hatırlamaya çalışacağım"
Demek bu yüzdendi...
"Ben de memnun oldum Jeongin"
"Gel birlikte yemekhaneye gidelim"
Defterinden bir çizim olan sayfayı açtı ve ilerlemeye başladı. Ben de onu takip etmeye başladım. Özel durumuna rağmen çok neşeli biriydi. Sanırım defterinden yemekhaneye nası gideceğimize bakıyordu.
"Kaç yaşındasın Jeongin?"
"16 yaşındayım. Ya sen?"
"Ben 19 yaşındayım"
Durdu ve bana baktı.
"Oh, yaşını hiç göstermiyorsun hyung. Az önce kaba davrandıysam üzgünüm"
"Önemli değil Jeongin. Benimle rahatça konuşabilirsin"
"Teşekkür ederim"
Birlikte ilerlemeye devam ettik. Yolun sonunda yemekhaneye varmıştık. Yemek kokuları midemi bulandırıyordu.
"Yemeklerimizi alıp Chan hyung'un yanına gidelim. O benim çocukluk arkadaşım. Sanırım bu yüzden nadir hatırladıklarımdan"
"Olur gidelim"
Birlikte tepsi alıp self servis yemek alanına ilerledik. Hiç aç değildim. Ama sanırım yemek zorundayım.
Sıra bana gelince, doktorun hazırladığı listeden bir şeyler aldım. Jeongin sanırım yemek yemeyi seviyordu. Tabağı doluydu. Sonra birlikte Jeongin'in arkadaşının yanına ilerledik. Birinin önüne geldiğimizde Jeongin durdu. Önünde durduğumuz kişi sarı dalgalı saçları yüzüne düşmüş ve oldukça yorgun görünüyordu.
"Chan hyung bu yeni arkadaşım.."
Biraz duraksadı ve bana baktı. Sanırım adımı hatırlamaya çalışıyordu.
"Çilli Felix hyung! Bak Chan hyung onu çillerinden hatırlıyorum!"
"Bu çok güzel Jeongin. Felix memnun oldum, ben Chan"
"Bende hyung. Yanınıza oturabilir miyim?"
"Tabii sorman hata"
Birlikte masaya oturduk. Jeongin sanırım acıkmıştı ki direkt yemeye başladı. Bense az yemeğimle bakışıyordum. Jeongin gibi iştahlı olmak için neler vermezdim...
"Felix sen kaç yaşındasın?"
Chan'ın sorusuyla kafamı kaldırıp ona baktım.
"19 hyung. Ama biraz küçük duruyorum sanırım... Sen kaç yaşındasın?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Butterfly // Hyunlix
FanfictionButterfly serisi...1 Anoreksiya hastalığıya boğuşan Felix, kalmaya başladığı ruh sağlığı hastanesinde, hayatı değişecek kişinin sadece kendisi olmadığını bilmiyordu. ~Birbirimizin elini tutmaya devam ettikçe her şey çok daha güzel olacak kelebek... ...