Mutluluk

155 18 39
                                    

Lütfen diğer bölümleri okumadan bu bölüme geçmeyin. Önceki bölüm aslında hikaye için kritikti ama az okundu. O yüzden önceki bölümü okuduğunuzdan emin olup buna geçin. şimdi iyi okumalarrr<33

__________________

Annem beni gördüğü gibi hızla boynuma sarıldı.

"Beni çok endişelendirdin! Hastaneden haber geldiğinden beri aklımız çıktı"

"İyiyim anne. Gel içeride konuşalım"

"Bu kim"

Hyunjin'i gösterip onu baştan aşağı süzmüştü.

"Her şeyi anlatacağım"

Kapıyı daha çok aralayıp içeri geçmemize izin verdi. O sırada Minho hyungta bize selam verdi.

"Aşk kuşlarım. Görüşmeyeli biraz oldu. Sizi özlemiştim"

"Yah hyung!"

"Tamam tamam"

"Buarada Minho hyung senin burada ne işin var?"

"Kaçtığını duyunca annen beni de bilgilendirdi. Çok endişelenmişti. Bunu neden yaptınız? Tamam bende sizi çok özledim ama.."

"Bizde seni hyung. Herkese birlikte anlatalım"

Salona doğru ilerledik. Annem ve Minho hemen arkamızdan geliyordu.

"Kimmiş Mina?"

Biz salona geçince babamda beni gördüğü gibi yerinden kalktı. Hızla gelip boynuma sarıldı. Kardeşim de nereden fırladığını bilmesemde bacağıma yapışmıştı.

"Oğlum.. sen iyiysin"

"Buradayım baba.. iyiyim"

Herkes oturduktan sonra Hyunjinde benim yanıma geçmişti.

"Umarım geçerli bir sebebiniz vardır"

"Var anne emin ol. öncelikle bu Hyunjin. O benim.. sevgilim anne"

Annem şokla ikimize bakıyordu.

"Ve hayır. O kötü bir şey yapmadı ya da aklımı kurcalamadı. Ben istedim. Yani aslında onun için.."

"Bekle. Ben onun ağzından duymak istiyorum"

Hyunjin'i gösterdi.

"Ama anne..-"

"O sevgilin değil mi? Ondan duymak istiyorum. Kendinden de bahset oğlum. Kimsin? Nesin? Necisin?"

Hyunjin'e baktım. Sorun yok der gibi kafasını salladı.
_______

Hyunjin başından sonuna kadar yaşadıklarını anlatmıştı. Ailem onun Hwang holdingin sahibinin oğlu olduğunu duyunca çok şaşırmıştı. Hatta babam, Hwang holding hisselerini satacağını söylemişti.

Annem çok tepki vermese de hüzünle bakıyordu. Ona ve yaşadıklarına üzülmüştü. Çok şefkatli bir kadındır. Arada gözlerinin dolduğunu görmüştüm. Aynı kandan olmasak ta sanırım duygusallık huyum ondan gelmişti.

Minho da bunları yeni öğreniyordu. O da şaşkınlık içerisindeydi. Sadece hipnoz bir şekilde Hyunjin'i dinliyordu.

"Aslında kaçamak taraftarı değildim efendim. Ama oğlunuz çok inatçı biri. Bense sadece ona minnettarım. Onun kötülüğü için hiçbir şey istemem. Şu an hedef kilosuna geldi. Aslında daha önce kaçmak istese de sağlığı yerinde olmalıydı. Sırf inatçılığı yüzünden birkaç ayda hedef kiloya ulaştı"

Son söyledikleriyle birlikte yüzümün kızardığını hissediyordum.

"Oğlum öyledir. Bu arada Hyunjincim daha samimi konuşabilirsin bizimle. Diken üstünde gibi hissetmeni istemem. Eğer sen oğlumu mutlu ediyorsan, istediğin kadar burada kalabilirsin. Ben Felixi uzun süredir ilk defa bu kadar mutlu gördüm açıkçası. Onun mutsuzluğu için hiçbir şey yapmak istemem"

Butterfly // HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin