Artık her bölüme oy sınırı koyacağım çünkü bu fic bunu gerçekten hakediyor
❗Sınır : 15❗
Her yorum ve oy heekinin daha çok sevilmesini sağlıyor...✊🏻
Sizi seviyorum <3
İyi okumalarr
﹏
Lee Heeseung
Alkol, gece ve eğlence. Bazen yaşamak 7 harften çok daha fazlası olabiliyordu. 3 kelimeyle tanımlanan bir öyküye dönüşebiliyordu. Belki diğer insanlar için tek bir kelimedir, veya daha fazlası. Lakin yaşamak 7 harften fazlaydı. Her zaman öyle olacaktı.
22 yıllık bir hayat sürüyordum, günlerim hâlen geçmeye devam ediyordu. Tıkırındaydı her şey, birkaç gün öncesine kadar tıkırındaydı daha doğrusu. Çünkü artık nefes almak zorunda sıkışıp kaldığım bu duvarlar gereğinden fazla tıkırına girmişti.
Gereğinden fazla disiplin beni yola sokmuyordu aksine daha çok yolu karıştırıyordum. Seçenekler çoğalıyordu, mantığımı kullanmam gereken konular yoğunlaşıyordu. En önemlisi de istediğimden fazla insanlar tanışıyordum. Bu beni daha da yoruyordu.
Sadece birkaç günde üzerimde gözle görülebilecek bir bitkinlik vardı. Buna emindim. Göz altlarım ağlamaktan veya sabaha kadar işi kavramak için çalıştığımdan mosmor bir hâldeydi. Vücudum da vitaminsizliğin neden olduğu lekeler beliriyordu.
Bir şirket idare etmek.. Bilemiyorum benim hayatım geceleri kaykayımı sürüp içmekten ibaretken bir anda hayatıma dahil olan ve dahil olduğu an her şeyimi götüren şirkete alışık değildim. Alışamıyordum. Doğrusu pekte alışasım gelmiyordu.
Bir kurtarıcı olsa ve beni bu lanet rüyadan uyandırsa diye düşlememek elde değildi. Hâlâ tüm bunların kötü bir rüya olduğuna inanıyordum. Gün geçtikçe umudumu kaybediyordum.
Kendimi her zaman buna uyum sağlayabilmek için zorladım. Fakat olmuyordu. Ne yaparsam yapayım ruhumu ait olmadığı bir mezarlığa sokamazdım.
Ne yazık ki babam benim yerime bunu yapıyordu. Bana önce güzel bir hayat sunmuş şimdi de o hayatın bedelini ödetiyordu. Diğer insanlar gibi bu durumu dramatize edemezdim. Şimdiye kadar bana verilen hayat herkesin hayal edemeyeceği türdendi.
Ama şuandan sonra ki hayat nasıl olurdu bilemiyordum.
Küçüktüm ama bunun arkasına sığınıp sorunlarımdan saklanamayacak kadar büyük biriydim de.
Kol altıma sıkıştırdığım kaykay hayallerimdi, geçmişimdi ama geleceğim olmayacaktı. Diğer elimde duran alkol şişesi ise çekeceğim dertlerin daha ilk bayrağıydı.
İç çektim ve önümde görkemli şekilde dikilen yüksek binayı gözlerimle taradım. Daha sonra girişe baktım. Otomatik kapının önünde 4 tane iri yapılı adam bekliyordu. Binanın çevresinde de birileri vardı ama onlar şirket binasına gelecek zararlar içindi.
Geldiğim zaman içeri girmeyi denemiştim ama iri yapılı adamlardan renkli gözlü kıvırcık olan beni kolumdan tuttuğu gibi savurmuş şirket kartı göstermemi istemişti. Bende patronuyla görüşmek istediğimi söylediğimde omuzlarımdan tuttuğu gibi yere yapıştırmıştı.
Nazikçe beni kovmuştu kısacası. Bende kalçamda ki acı ve tekeri yumulmuş kaykayım ile yapayalnız kalmış öylece neyi beklediğimi bilmez şekilde dikiliyordum.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
dionysus, heeki
FanficBirine sarılıp ağlamaya ihtiyacım vardı. Bu biri rakibim Nishimura Riki olsa bile. ↗︎ 12.07.23 ' HeeKi.