Bölüm 1: ALFEA

61 33 10
                                    

Ateş, Su, Toprak, Zihin, Hava, Kalp, Alfea, Elementler ''Hey uyan Olivia uyan!'' annemin sesiyle irkilerek terli bir şekilde uyandım. ''Anne ben su ateş element'' diye sayıklarken ''geçti tatlım kabustu tamam mı hey bana bak git duş al rahatla sonra kahvaltıya gel.'' Dedi sırtımı sıvazlarken ''A-ama'' ''aması maması yok dediğimi yap hemen tatlım.'' dedi ve çıktı gitti. Ne olduğu idrak dahi edemiyordum. Yavaş adımlarla banyoya gittim. Aynaya baktım kızıl saçlarım ter içinde hatta bazı saçlarım yüzüme yapışmıştı. Çillerim daha çok belli oluyordu. Masmavi gözlerim kan çanağına dönmüştü. Alt tarafı bir kabus dedim içimden pijamalarımı ve iç çamaşırlarımı çıkardıktan sonra kendimi küvette attım sıcacık suyun altında mayışmıştım. Bir süre sıcak suyun altında kalmıştım daha sonra bornozuma sıkıca sarılarak odama yürümeye başlamıştım. Odama geldiğimde dolabı açtım gözümü salaş bir tişört ve mavi kotu kestirmiştim. İç çamaşırlarımı giyip kıyafetleri üzerime geçirdim. Komidinimin üstündeki cep telefonuma ulaştım. Emily'den mesaj gelmişti. ''Haberlere bak hemen'' mesajı okuduğum gibi odadan fırladım hemen salona geldim. L koltuğa oturdum. Annem babam ve kız kardeşim haberlere bakıyordu ''Sayın seyirciler bir son dakika haber aldık gizemli biri adında bir seri katil Emma Rudd adında 24 yaşında bir kızın ölüm haberini aldık fakat normal bir öldürüş şekili değildir katil zanlısı sadece Emma'nın kalbini almıştır diğer hiçbir organına dokunmamıştır. şimdilik bu kadar haber hakkında bilgilendirmeye devam edeceğiz evlerinizden sakın çıkmayın olağanüstü hal verilmiştir teşekkürler sıradaki h-habe'' derken televizyonu babam kapattı. ''Yeter bu kadar tantana kahvaltınızı yapın.'' Dedi uyarıcı bir ses tonuyla ''Anne bu normal mi?'' diye sordum ''Ne normal mi tatlım?'' diye soruma soruyla karşılık verdi. ''Ne normal ki anne gördüğüm kabus denen şey şimdide bir cinayet bunların hepsi tesadüf olmaz anne değil mi?'' Masada sanki ölüm sessizliği vardı. ''yemeklerinizi yiyin ve bizi annenizle yalnız bırakın.'' Dedi ve son noktayı koydu ''Hayır baba bunların hepsi tesadüf olamaz.'' Dedim sesim sandığımdan daha yüksek çıkmıştı. ''Kes sesini'' diye tersledi ''Kesmiyorum baba bildikleriniz var ve susuyorsunuz!'' diye bağırdım en sonunda ''bizim bir bildiğimiz falan yok Olivia yemeğini ye ya da odana çık!'' diye bağırdı babam ''normalde hep bu konularla alakalı fikirleriniz olurdu bu kadar sessizlik hayrı alamet değil baba. Ne biliyorsanız söyleyin ya da gördüğm rüyanın ne anlama geldiğini açıklayın!'' diye bağırıp ortalığı inlettim üçü de bana çok endişeli bakıyordu ''Sakin ol kız'' derken sandalyeyi itekleyerek ayağa kalktım. ''Sakin makin olmuyorum ne olduğunu derhal anlat'' diye bağırırken ev birden alev almaya başladı bunu küçükken de yaşamıştım. Hatta bir kere değil birkaç kere daha yaşamıştım. Hepsi zihinim de canlanmaya başlamıştı bir keresinde bir kız saçımı kesti diye saçını yakmıştım bir keresinde odam yanıyordu bana zorbalık yapan arkadaş grubu derken konuşmayı idrak edebilmiş gibi ''A-anne ne oluyor bunu ben mi yaptım?'' derken kız kardeşim bir çığlık kopardı. Alevler daha fazla yükselirken babam yangın söndürücü ile söndürmeye çalışıyordu ama alevler daha fazla yükseliyordu daha fazla alev daha fazla çığlık derken büyük bir su kütlesi tüm alevi söndürdü. Her yer toz duman ve kül içinde kalmıştı ''Artık anlatmanın vakti geldi.'' Dedi tanımadığım bir adam sesi arkamı döndüğüm zaman bir adam iki kadın vardı onlar bana büyük bir şefkatle bakarken ben onlara çatık kaşlarla bakıyordum ''onu nasıl yaptınız bu fizik kurallarına aykırı kim bana neyi anlatıyor.'' Dedim bana doğru adım sesleri yükselirken ''Dokunma bana!'' diye bağırdım artık bulanık görmeye başlamıştım. '' daha fazla kimseye zorluk çıkarma sakin ol.'' Diye uyardı beni artık daha fazla dayanamayarak bilemediğim adamın kollarına yığılmıştım. Bayılmadan annemin adımı sayıkladığını duydum. ''Andre ne yapacağız o bunu kaldıramaz daha güçlerini kontrol etmeyi kendini nasıl koruyacağını bilmiyor hem peşinde katil var.'' Dedi babam ''Öğreteceğiz Thomas öğreteceğiz hem Olivia bizim korumamız altında olacak.'' dedi Andrea ''O Alfea'ya mı gidecek Andre onunla nasıl iletişim kuracağız.'' diye sordu Anna ''Kurmacasınız o bir ateş perisi gerektiğinde çok sinirli ve kurnaz olabilir. Hayla bayılmayıp numara yaptığımın haberleri yoktu galiba ama bozuntuya vermedim. Bulanık gördüğüm doğruydu ama bayılmamıştım. ''Kurnaz olduğum doğru fizik kurallarına aykırı yaratılmış olan adam.''  Dedim ve herkesin bana bakmasını sağladım. ''seninde kurallara aykırı yaratıldığın doğru kurnaz kadın'' dedi ve göz kırptı. ''Eğer benim peri güçleri diye bir şeyim varsa ailemin neden yok.'' Çünkü biz senin gerçek ailen değiliz.'' Dedi babam saçlarımı elime geçirdim. ''Her ne boksa bu evden derhal gidelim bu evde yıllarca beni kandıran insanların yanında durmak istemiyorum.'' Dedim adete kükremiştim birkaç bardak kırılmıştı. İçerideki kimsenin yüzüne bakmadan ışık hızında salondan çıkmıştım. Ve kafamda tekrar o sözcükler sıralanmaya başlamıştı. Ateş, Su, Toprak, Zihin, Hava, Kalp, Alfea Elementler bu kelimelerin hepsinin ne anlama geldiğinden ufak bir fikrim yoktu. Kelimeleri sonra hallederdim araştırılması gereken daha vahim işlerim vardı.  Gerçek ailemi bulmak neden sinirlendiğim zaman salonun yanması kafamdaki bütün düşünceleri unutup giysi dolabıma ilerledim birkaç elbise birkaç kot ve bluzu yatağımın üstüne koydum. Ve bir bavul çıkararak kıyafetlerimi cilt bakım malzemelerimi ve iç çamaşırlarımı koyup odadan çıktım. Salona geldiğim zaman ailem bana büyük bir üzüntü ile bakıyordu. Kız kardeşim bana bir adım attığı zaman ''Yaklaşma bana Carol.'' Demiştim. Ona ismi ile hitap etmeme üzülmüştü. Ama umurumda değildi. Kaç yıl beni kandırmış heriflere karşı nasıl sinirlenemezdim. Diye geçirdim. Tüm düşüncelerimden çıkmama Andre denen herif ''Hazır mısın?'' dedi bende ''Sence'' dedim ve kaşlarını çattı ''Sence biraz asi değil misin?'' diye sordu ''Sizi bile tanımıyorum seni sevmemi bekleyemesin.'' Dedim ''O zaman gidiyoruz. Yanımdan ayrılma yolculukta sarsılabilirsin. Dedi ellerini kaldırdı iki kere döndürdü ve ellerinden sihir büyü her ne denirse o çıkmıştı. Şok içinde ona baktım. ''sen bunu nasıl yapabildin'' dedim şaşırdığımı belli etmiştim. Ve gerçekten şaşırmıştım. ''Öğreneceksin öğreteceğiz'' dedi ve göz kırptı. ardından diğer iki kadında aynısını yaptı üçü portal gibi bir şey oluşturmuştu. Şaşkınlığım daha çok arttı. Ama çaktırmamaya çalıştım. Kadınların ikisi portalın içine girdiler. Bense biraz ürkmüştüm hatta biraz değil baya çünkü dünya dışı şeyler görüyordum. Andre beni rahatlatmak için ''Beraber ve ailene veda etmeyecek misin? Diye sordu ''Hayır'' dedim ve refleksle elini tuttum oda bozuntuya vermedi beraber portala yürüdük ve içinden geçtik. Biraz midem bulanmıştı ama bir şeyim yoktu Andre direk bana bakıp iyi olup olmadığımdan emin olup elimi bıraktı. ''Burası Alfea yani peri okulu burada elementiniz ne olduğunu anlayıp öğrenmeniz ve uygulamayı öğrenecekseniz. Dedi ilk katlarda yemek bölümü var ikinci katlarda kız ve erkek yatak odaları kızların sağda erkeklerin solda üst katta ise sınıflar var dördüncü katta ise toplantı salonları var bir yatak hanede beş kişi kalıyorsunuz yani 4 tane oda arkadaşın olacak şimdilik bu kadar gitmem gerekiyor. Oda numaran 15 yemek saati iki de başlayacak kaçırma görüşmek üzere dedi ve gitti. Ne yapacağımı idrak ettiğim zaman içeri doğru yürümeye ve insanlara bakmaya başladım bazıları benim gibi tek bazıları grup olarak gelmiş bazısı ise öpüşüyordu bu gerçekten iğrençti. Okulun neredeyse her yerinde kameralar ve muhafızlar vardı. Gerçekten kapsamlı güvenlik sistemi vardı. Okulun içine girdiğim zaman çok değişik bir ortam vardı sorgulamadım ama içimden bir ses buradaki herkesin güvenilir olmadığıydı.

ALFEA'NIN KALBİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin