Asansörün kapısı yavaşça açıldı neyseki içerisinde kimse yoktu kapı tamamen açıldığında karşımdaki aynadan yansımam göründü "bu ben miyim?" Diye kendi kendime sormadan edemedim
göz altlarımdaki morluklar, savaştan yeni çıkmış gibi dağınık duran saçlarım , endişe ve korku ile bakan gözlerim , gömleğimdeki kan lekesi ve buz gibi görünen ten rengimle resmen bir ölüyü andırıyordum
kadının şaşırmasına hak veriyordum ben bile kendimi tanıyamamışken onun şaşırması yerli yerince bir şey bence ama ben Su'nun karşısına böyle çıkamam
asansörün içine girdim ve 7.katın düğmesine basıp tekrar arkamı döndüm saçlarımı düzeltmeye çalıştım biraz daha iyi gibiydi gömleğimide çekiştirdim ardından üstümdeki ceketle kanı saklamaya çalıştım ve evet başarmıştım gözlerim
ölü gibi bakıyordu bunuda değiştirdim yani en azından boş bakan gözlere çevirdim
sonunda asansörde gelmesi gereken kata gelmiş gibi öttü ve yavaşça kapısı açıldı
hemen asansörden çıkıp koridora boş bakışlar atarak lavaboyu aradım sonunda bulmuştum adımlarımı oraya çevirdim ve hızlandım
biran evvel Su'yu görmek istiyorum elimi yüzümü buz gibi su ile yıkadım ten rengime biraz faydası olmuştu ama gözaltı morluklarım için aynı şeyi söyleyemem
kapıyı tekrar açtım ve 26.odayı aradım odayı bulunca içeriye kapıyı çalmadan girdim
Su yatağında uyuyordu uyurken o kadar güzel ve narin duruyordu ki gözlerimi ondan alamadım
Yavaşça kapıyı kapattım ve tam karşısındaki duvara yaslanıp onu izlemeye başladım
Su'yu gördüğüm andan itibaren yüzümde bir gülümseme oluştuğunu biliyordum
Yaklaşık 20 dakika boyunca sadece Su'yu izledim ve artık dayanamayıp yatağa doğru ilerledim yatağın yanına varınca olabildiğince onu uyandırmamaya gayret ederek onun yanında diz çöktüm
yatağın üzerinde duran elini avucumun içine koydum ve üzerine hafif bir öpücük bırakıp uyanmaması için elini eski yerine geri yerleştirdim
dağılmış kahve tonlarındaki saçları beyaz teni dolgun dudakları ve uzun kirpikleri ile bu haldeyken bile göz alıcıydı gözlerim tekrar dudaklarına indi onu öpmemek için büyük bir çaba veriyordum ama yinede olmuyordu
içimdeki arzu dinmiyor aksine artıyordu yavaşça dudaklarına doğru ilerledim ve küçük bir öpücük kondurup geri çekildim
dudaklarında biraz daha oyalanırsam uyanabilirdi ve bu şuanda isteyeceğim son şey bile olamazdı çünkü dinlenmeye ihtiyacı vardı
Gözlerim tekrar gözlerine tırmandığında kirpiklerinin hareket ettiğini farkettim ve çok geçmeden gözlerini açtı
elleri direkt dudaklarına dokundu , hissetmişti onu öptüğümü hissetmişti
Su:Ateş
Ateş:efendim miniğim?
Su:sen,beni mi öptün? Yoksa rüya mıydı?
gözlerimi gözlerinden alıp yere indirdim
Ateş:e-evet , hem öpemez miyim?
Su:ö-öpebilirsin ama...
Sözünü bölüp konuştum
Ateş:karım değil misin uyurkende uyanıkkende öperim
bunları söylerken gözlerimi gözlerine diktim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞİRET KIZI (Tamamlanmış)
RandomArtık kendim olacağım hayat ne derse desin ona yeterince inandım..