(Eflal'in anlatımıyla)
Kalbim niye bu kadar hızlı atmaya başladı bir anda? Niye kendimi bulutların üstünde gibi hissediyorum? Ahh! Eflal sakın ondan hoşlandığını söyleme... Yapamam bunu. Onun hayatını mahfedem. Kalbim, lütfen yavaşla. Olmaz, biliyorsun... Kendime engel olmalıyım..
"Biraz daha hızlı olacak mısın maviş?"
"Ah, evet tamam!"
"İyi misin sen?"
"Evet, sadece acıktım."
"Biraz daha dayan az kaldı..."
💜💜
Eve vardık ve yemek yedik güzelce. Ama bu kadar dalgın olmamın sebebi açlıktan değildi... Sebebi- Ahh, her neyse işte. Öyle birşey yok, öyle birşey yok... Daha sert olmalıyım...
"Bu ev niye bu kadar ruhsuz?"
"Ne bekliyordun? Ev işte"
"Ben zaten avm falan sanmıştım..."
"Her neyse!"
(Yazarın anlatımıyla)
Eflal'in her zamanki gibi kafası çok karışıktı ve rahatlaması gerekiyordu. Her zaman günlük tutardı ve şuan da yanındaydı. Yeni bir başlık attı ve yazmaya başladı:Sevgili Günlük,
Sana hala nasıl hitap edeceğimi bilmiyorum, herkes sevgili günlük diyor. O yüzden ben de öyle diyorum. Özel bir kelime bulamadım sana... Kendimi çok garip hissediyorum, yine... Ama bu farklı... Bulutlarda gibiyim, kalbim çok hızlı atıyor... Galiba, galiba ben ondan hoşlanıyorum...Yazdığı bu cümlelerden sonra gözlerinin dolduğunu ve duygusallaştığını fark etti. Hızlıca balkona çıktı, sonra tüm üzüntüsünü orada ağlayarak gidermeye çalıştı...
(Aktan'ın anlatımıyla)
Eflal çok garip davranıyor, gerçekten çok garip. Çok dalgın ve sessiz davranıyor. Her dakika bana laf sokardı normalde...Bugün çok yorucuydu, hemen odama geçmek istiyordum. Geçtikten sonra yatağımın üstünde bir defter fark ettim. Bu defter, Eflal'indi... Maalesef ki merakıma yenildim ve okumaya başladım... Gerçekten salağım...
(1 saat sonra)
(Yazarın anlatımıyla)
Aktan, hayatının şokunu atlatmış durumdaydı. O, nasıl hoşlanabilirdi kendisinden diye düşünüyordu. Çünkü o, kendisine göre kötü birisiydi. Ayrıca hayat hikayesini de en ayrıntısına kadar öğrenmişti, ona vurmalarını bile..."Bugün babam tarafından dövüldüm. Her yerim kan içinde. Korkuyorum günlük..."
Bu onun için son cümleydi artık. Eflal'e bakmalıydı.
Hemen balkona gitti. Gözleri dolmuş olan Eflal'i gördü. Eflal'in yanına gitti ve sımsıkı sarıldı. Bu, ona destek olduğunu söylemek için bir sarılmaydı... Bu onu sevdiğini söylemek için bir sarılmaydı...
"Benden gerçekten hoşlanıyor musun maviş? Benim gibi bir adamdan, nasıl hoşlanabilirsin?"
Eflal ağlayarak daha da sıkı sarıldı Aktan'a, onu kurtaran kişiye...
"Seni, seni gerçekten seviyorum. İnan bana. Sen beni kurtardın, sen bana hayat verdin. Teşekkür ederim Aktan..."Mavişlerim nasılsınız yaa? Ben iyiyim, hele bu bölümden sonra. Neyse bölümün güzelliğine ağlamaya gidiyom bb 💫💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Kaçak Bir Polis
Action"İyileştirebilecek misin yaralarımı? Yoksa sadece bakıp geçecek misin?" Bir ailenizin olduğunu düşünün... Size değer verdiğini zanneden ama eziyet etmekten başka birşey yapmayan bir aile. Bu aileye sahip olsaydınız ne yapardınız? Direnip engel olma...