6.Bölüm

518 41 13
                                    

İçeri geçtiğimde beni kocaman bir salon karşıladı. Gerçekten çok büyüktü. Bir o kadar da güzeldi.

Rs:Bakmaya devam edecek misin?

Ls:Özür dilerim

Hızlıca etrafı incelemeyi bırakıp Rosé'yi takip etmeye başladım

Rs:Ayrıca her şeye özür dileme. Özür dilenilecek bir durum yok

Cevap vermeden onu takip etmiştim ve yukarı çıktığımızda beni bir odaya getirmişti.

Rs:Buraya yerleşebilirsin. Ama odayı beğenmezsen-

Ls:Yok yok hayır! Ne beğenmemesi? Her şey için teşekkür ederim

Bana hafifçe gülümseyerek odadan çıkmıştı. Bende odaya boş boş bakıyordum. Çünkü odaya yerleştirecek eşyam yoktu. Gerçekten her şey çok hızlı gelişmişti. Bu yüzden bende aşağı inip koltuklardan birisine oturmuştum. Kısa süre sonra ise Rosé gelmişti.

Rs:Karnın acıkmıştır yemek yapayım sana. Ne yersin?

Ls:Yok aç değilim

Rs:Pekâlâ ben kafama göre yaparım o zaman

Mutfağa gitmeden önce telefonunu oturduğum koltuğa doğru fırlatmıştı ve gitmişti. Yere düşer kırılır korkusu yok muydu bunda?

Bir süre oturduktan sonra saatin kaç olduğunu merak ettiğim için hafifçe Rosé'nin telefonuna dokunmuştum. Fakat saate bakayım derken duvar kağıdı dikkatimi çekmişti. Uyurken aslında uyuma numarası yaparken çektiğim fotoğrafı duvar kağıdı yapmıştı. Neden bumu yaptı bilmiyordum fakat hoşuma gitmişti

Bir süre sonra sie sıkıldığım için Rosé'nin yanına gitmiştim

Ls:Yardım edebileceğim bir şey var mı?

Rs:Aslında şuradaki tabakları salondaki sehpaya koyarsan iyi olur

Çenesinin ucu ile işaret ettiği tabakları elime aldım ve içeri götürdüm fakat sehpaya koyarken bir tanesi elimden kaydığı için yere düşüp kırılmıştı.

Rs:Lisa!? Ne oldu?

Rosé bir anda içeri girince paniklemiştim ve hızlıca kırılan parçaları toplamaya başlamıştım.

Ls:Ben gerçekten çok özür dilerim şimdi hemen toplayacağım

Rs:Saçmalama tabağın kırılması umrumda değil parmağını kesmişsin gel şuraya

Rosé beni bir anda bileğimden ttup ayağa kaldırdı ve yukarıya, kendi odasına çıkarttı ve beni yatağa oturttu. Ardından temizleyip yaranın üstüne yara bandını yapıştırdı.

Ls:Ben gerçekten çok özür dilerim şimdi parçaları hemen toplayacağım

Rs:Saçmalama ben toplarım sen sadece aşağıda otur tamam mı?

Ls:Ama-

Rs:Dediğimi yap Lisa

Kendisi odadan çıktığında bende arkasından yürümeye başlamıştım. Aşağı indiğimizde ise dediğini yapıp koltuğa oturmuştum. Rosé ise hızlıca parçaları toplayıp yeni bir tabak getirmiş ve yemekleri koymuştu.

Ls:Rosé... Ben gerçekten çok özür dilerim

Rs:Özür dilenilecek bir durum yok Lisa. Özür dilemeyi bırakmanı söylemiştim. Hadi şimdi otur da yemeğini ye.

Rosé'nin dediğini yapıp oturmuş ve yemeğimi yemeye başlamıştım.

Ls:Bu arada duvar kağıdın güzel olmuş

Rs:Ne? Gördün mü? Bende sevdim

Ls:Akşam için herhangi bir planın varmı?

Rs:Evet. Eyfel kulesini görmek istersin diye düşünmüştüm

Ls:Gerçekten mi? Rosé sen ciddi misin? Çok teşekkür ederim! Çok teşekkür ederim! Öok teşekkür ederimm!

Dayanamayıp bir anda Rosé'ye sarılmıştım o ise çatalını bırakıp bana şaşkın şaşkın bakmaya başlamıştı

Rs:Bu kadar sevineceğini bilseydim önceden söylerdim

Rosé'ye sarılmayı bırakmış ve yemeğimi yemeye devam etmiştim

Ls:Gerçekten çok teşekkür ederimm

~~~~~~~~

Eyfel kulesine geldiğimizde ışıkları yanıyordu ve tahmin ettiğimden çok daha güzeldi. Ben Eyfel kulesine hayretle bakarken ise Rosé konuştu

Rs:Sevdin mi?

Ls:Evet. Hemde çok. Burası gerçekten çok güzel Rosé.

Rs:Seni buraya daha sık getirmeliyim o zaman

Kafamı Rosé'ye çevirdim ve gülümseyerek konuştum

Ls:Yanımda sen olduğun sürece gelirim

Rs:Seni yalnız bırakacağımı sanma

Böyle demesinin ardından hafifçe güldüm ve tekrar kafamı Eyfel Kulesine çevirip izlemeye başladım


Otel Odası | CHAELİSA |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin