Odama geldim, üstümü değiştirdim ve kitabımı alıp camın karşısına oturdum."Kim bilir? Acıya sabırla karşılık vererek, bu sabırlı dünyaya en değerli derslerinden birini veriyor olabilirsiniz"
Kitaba ayracımı yerleştirip kitabı kapattım. Ayağa kalktım, kitabı koltuğa bıraktım ve kendimi yatağa attım.
******************
Sabah James Arthur'un o güzel sesiyle başladı sabahım. Aslında öğlenim. Telefonumu komidinin üstünden alıp saate baktığımda saat 13.49'u gösteriyordu. Yavaşça yataktan kalktım ve lavaboya ilerledim.
Lavaboda işlerimi hallettikten sonra öğle yemeğine indim. Bugün akşam yılbaşı balosu olduğu için okulda sivil dolaşabiliyorduk.
Kahvaltıya indim ve Matt'ın yanına oturdum
Emma: ee naber?
Matt: aynı emy sen?Dedi ve sırıttı. Nefret ediyordum bana öyle seslenmesinden.
Emma: şu ismi kullanma artık lütfen ya!
Matt: tamam emyyy
Emma: ooffff neyse baloya kimle gidiyorsun?
Matt: tek. Sen?
Emma: bende
Matt: diyorum ki ikimizde tekiz beraber mi gitsek? ArkadaşçaBu dediğine içten içe sevinmiştim.
Emma: olur.
Matt: akşam saat 19.00 da kapında olurum
Emma: tamam****************
Son kez kendime baktım ve bu sırada kapı çaldı. Hızlıca kapıya yöneldim ve kapıyı açtım. Karşımda yakışıklı bir mattheo vardı
Matt: balonun en güzel kızı benim galiba ;)
Emma: balonun en yakışıklı erkeği de benim ;)
Matt: neyse hadi çıkalım prensesEmma'nın elbisesi (isterseniz farklı düşünebilirsiniz)
Emma'nın saçı ( isterseniz farklı düşünebilirsiniz)
Emma'nın makyajı (isterseniz farklı seçebilirsiniz)
Merdivenlerden indiğimiz gibi herkes bize baktı. Merlin! Şuan utançtan kızardığımı hissedebiliyorum. Merdivenlerden indik ve boş bir masaya geçtik. Etrafa göz gezdirdim. Harryler bizim tarafa doğru geliyordu. Kafamı diğer tarafa çevirdimHarry: merhaba!
Matt: merhabaOnlara bakmıyordum. Umrumda değildiler. Bir önüme gelip eğildi. Bu kişinin Pansy olduğunu gördüm. İfadesiz bir surat takınarak konuştum;
Em: evet ne vardı Parkinson?
Pans : Emma ben gerçekten özür dilerim. Hata yaptım. Beyni olmayan biri yüzünden seni bıraktım gerçekten. özür dilerim lütfen. Bir daha olmayacak. Merlin'in kalpli donu üzerine söz veriyorum kiMerlin'in kalpli donu deyince gülümsedim. Küçükken birbirimize karşı bir hata yaptığımızda bu sözü kullanırdık.
Em: peki ama bir daha seni Merlin'in donu bile kurtaramaz!
Ayağa kalktım. Pansy ile sarıldık. Diğerleri ile de. Onlarda masaya oturdu ve koyu bir sohbete daldık.
Sohbetimizi bölen dumbledore'un konuşmasıydı.
Dumbledore; öncelikle hepiniz hoş geldiniz! Dansa geçmeden önce isteyen kişiler sahneye çıkıp şarkı söyleyecekler. İyi eğlenceler
Ve kürsüden ayrıldı. Biz ise sohbetimize geri döndük. 10-15 dakika sonra kürsüden Fred'in sesi gelince hepimiz oraya döndük.
Fred: öhöm öhöm. Öncelikle merhaba. Diyor olabilirsiniz ki bu delinin burada ne işi var? Şarkı mı söyleyecek? Hayır. Bugün sizlerle asla daha önce duymadığınız bir sesi tanıştıracağım
Kürsünün kenarındaki müzik sisteminden bir kablo alıp. Cebinden çıkardığı telefonuna taktı ve sesi açtı.
Biraz dinledikten sonra fark ettim ki. Bu benim sesim! Merlin! Fred beni nerede buldu? Bütün herkes şarkıya kaptırmıştı kendini. O sırada telefonum titredi
(Bilinmeyen= B ||| Emma=E)
B: sesinin bu kadar güzel olduğunu bilmiyordum.
B: sesini kaydediyorum ve sanırım telefonum zil sesi yapacağım
E: o zaman seni daha hızlı bulurum bilinmeyen ;)
B; vazgeçtim :(
B: ama sevgilim olduğun zaman yapacağım ;)
E: yani asla yapamayacaksın
B: kırıcısın
E: evet:)
Diyerek telefonu kapattım. Şarkı bitmişti ve herkes bana bakıyordu. Sonra fred ve George "Emma sahneye! Emma sahneye!" Diyerek tezahürat yapamaya başladılar. Herkes onlara uydu.
Ellie beni ayağa kaldırdı ve sahneye itti. Utanarak konuşmaya başladım
Emma: Merhaba hepinize. Umarım güzel söyleyebilirim ve sizde beğenirsiniz.
Görevli cine bir keman istediğimi söyledim. Kendi kendine bir şeyler mırıldandı ve önümde bir keman belirdi. Kemanı aldım, sahnenin ortasına geçtim ve etrafa baktım. Derin bir nefes alarak söylemeye başladım
Emma'nın söylediği şarkı: fairytale: multi medya ( yazar notu: YouTube'daki kız versiyonu hiç sevmedim. Lütfen bu şarkıyı bir kız söylüyormuş gibi düşünün)
Bütün şarkıyı Mattheo'nun yüzüne bırakarak söylemiştim. Şarkı bittiğinde derin bir nefes verdim. Büyük bir alkış koptu. Eğildim ve sahneden inerek bizimkilerin olduğu masaya gittim
Harry: mükemmeldin
Ron: tebrikler Emma
Pansy: ee kimin kankası
Matt: gerçekten çok güzeldi
Em: teşekkürler çocuklar.Minerva kürsiye çıktı
Mc Gonagle: evet artık dans zamanı lütfen herkes eşi ile yerine geçsin ve şarkının başlamasını bekleyin.
Hepimiz ayaklandık. Eşlerimizle birlikte yerlerimize geçtik. Müzik başladığında hepimiz dansa başladık
Bütün herkes dans ediyordu. Dansın bir parçası olan eş değiştirme zamanı gelmişti. Mattheo'dan ayrıldım. Kime denk geldiğime baktığımda Draco'yu gördüm. Merlin! Şansıma tüküreyim!
Dansa devam ediyorduk. Konuşmadan sessizce. Bütün herkes içinde konuşmayan tek çift bizdik sanırım. Şarkı bitti ve hepimiz ayrıldık
*******
Artık son dans vaktiydi. İsteyenler eşleriyle birlikte dans ediyorlardı. Bizde hep birlikte son bir dans yapalım dedik. Dans etmeye başladık.
Dansın bitimine doğru mattheo durdu.
Em: birşey mi oldu matt
Mat: Emma. Hayallerimdeki kız lütfen benimle çıkar mısın?Sırırırırı en heyecanlı yerde kestiömmmm hadi byy
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EMMA LORA SNAPE
FanficEski ismi; Hogwarts ve Emma Snape Annesini 6 yaşında kaybeden Emma babasıyla uzun bir süre görüşmez. Ve Hogwarts'ın 4. Yılında gerçeklerle yüzleşmek için Hogwarts'a gelir. O bensiz ne yapmıştı? Beni özlemiş miydi? Ağlamış mıydı hiç? Ya da o zamanla...