2. Bölüm

77 12 200
                                    

~İYİ OKUMALAR~
~𝐕𝐄𝐑𝐀
~𝐀𝐋𝐈̇𝐍𝐀

*1 hafta sonra*

İşe başlamamın üzerinden 1 hafta geçmişti.Young Min Bey bana artık daha iyi davranıyordu. Her zamanki gibi üstümü giyinip kahvaltı yapmadan evden çıkıp durağa gittim.

Young Min Bey durağın önünden yine arabayla geçiyordu acaba beni bu sefer farkedecek miydi? Young Min Bey durağın önünde durdu ve camı açıp "Oh Jin Sim! Hadi atla" dedi. Bu sefer farketmişti beni.

Minik bir tebessümle hemen koşup arabaya bindim. Çantamdan tam telefonumu alacakken evde unuttuğumu fark ettim. Çekingen bir tavırla "Young Min Bey eve geri dönebilir miyiz? " dedim. Kaşlarını çatarak "Niye?"dedi. Bende yere bakarak " Telefonumu evde unutmuşum. "dedim. O da "dönelim o zaman."dedi.

Eve geldiğimizde arabadan inip kapıyı çaldım. Kapıyı annem açtı ve ilk gözüne çarpan şey araba oldu ve eğilerek arabanın içine baktı. Annem "Bu adam kim? "dedi. Bende " Patronum. " dedim. Annem yüzündeki gülümsemeyle koşarak arabanın yanına gidip camı tıklattı.Young Min Bey arabadan aşağı inerek " Buyurun?" dedi. Annem "Siz kızımın patronuymuşsunuz lütfen içeri buyurun. " dedi. Young Min Bey çekinerek "Geç kalıyoruz ama." dedi. Annem kaşlarını çattı. Young Min Bey annemden ürkmüş olacak ki boğazını temizleyerek"Geçelim bari madem davet ettiniz icabet etmek gerekir "dedi. Annem kaşlarını düzelterek " Buyurun" dedi.

İçeri girdiğimizde ev çok dağınıktı. Annem aceleyle "Siz Jin Sim'in odasına geçin" dedi. Bende anneme kaşlarımı yukarı kaldırarak yok işareti yaptım. Annem kızgınlıkla "Hadi kızım. "diye bastırarak söyledi. Bende korkarak tamam dedim ve Young Min Bey'i odaya götürdüm.

Odamda bir sürü çocukluk fotoğrafım vardı. Young Min Bey bir tanesine bakakalmıştı. Young Min Bey fotoğrafa bakarak "Bu sen misin? "diyerek beni gösterdi bende evet dedim. Young Min Bey " Nasıl olur bu. "dedi. Bende şaşkınlıkla "Efendim? " dedim. Young Min Bey "Sen ortaokulda benim hoslandığım kızsın ."dedi. Bende " Bu fotoğrafta siz de var mısınız? "dedim şaşkınlıkla. Young Min Bey geçenlerde kendisine benzettiğim kişiyi gösterdi.Gerçekten şok olmuştum. Kekeleyerek Young Min Bey'e " Bende sizden hoşlanıyordum." dedim. Sonra ne dediğimin farkına vararak yere baktım ve ama eskidendi dedim. Young Min Bey benimde eskidendi dedi.

Young Min Bey o ortaokul fotoğrafını almak istedi ve bende izin verdim yoksa iş felan verirdi ve benim artık o dosyalara tahammülüm kalmamıştı. Young Min Bey'e "Bana o zamanki davranışlarınız şimdikilerden çok farklıydı" dedim. "Çünkü o zaman sana hislerim vardı şimdi yok ayrıca Young Min desen yeterli" dedi. Bende peki dedim. Gerçekten duyguları bitmiş miydi? Bu çok olası bir ihtimaldi çünkü üzerinden uzun zaman geçmişti. Peki benim duygularım bitmiş miydi?

Annem yemek hazır diye bağırınca hemen mutfağa geçtik. Young Min çok gergindi. Yani onun icin sıradan biriysem niye bu kadar gergindi. Young Min "Yediysen kalkalım mı? "dedi. Bende başımla onayladım. Annem Young Min'e " Yarın akşam tekrar gelin lütfen"dedi. Young Min sırıtarak onayladı. Arabaya bindiğimizde "Yarın akşam gelmeyi niye kabul ettin? "dedim. Young Min gülerek " Canım istedi. "dedi.

Şaşırmıştım Young Min'in böyle bir şeyi kabul etmesi tuhaf gelmişti. Young Min arabayı park ettikten sonra ben ondan önce inip koşa koşa odama geçtim. Eğer Young Min ile beraber inersem diğer çalışanlar yanlış şeyler anlayabilirlerdi.

Young Min'in odasına gidip " İşte sana Young Min Bey mi demem lazım yoksa Young Min mi diyim? "dedim "Young Min desen yeterli. "dedi.Bende peki diyip odadan çıktım.

Young Min bir anda bana nazik davranmaya başlamıştı haraketleri çok garip geliyordu. Aynı zamanda yarın akşam yemeğine gelmeyide kabul etmişti acaba bana karşı hala hisleri var mıydı. Offf saçmala Oh Jin Sim bunca işin arasında neyse bugün işlerimi bitirip erkenden çıkmam lazımdı annemin yarın akşama yaptığı hazırlıklara yardım etmem gerekiyordu.

Eve girdiğimde annem kore usulu mantı kimbap ve daha bir sürü şey yapmıştı annemin bu kadar yemek yapacağını düşünememiştim. Hemen işlerden kaçıp yatağıma uzanıp uyudum.

Sabah olduğunda üstümü giyinip otobüs durağına gittim. Bugün Young Min'in arabasını göremeden otobüs gelmişti. Bende mecbur bindim.

Ofise vardığımda Young Min'in masasında bir sürü dosya vardı. Bende mecbur " Yardıma ihtiyacınız var mı?"dedim.Young Min "Bugün değil başka bir gün olursa söylerim. "dedi bende " Tamam o zaman. Akşam beraber mi çıkıcaz? "dedim. Young Min " Evet annene sor kaçta gelmemiz gerekiyor. "dedi. Bende "Tamam hemen arayayım. "dedim. Annem 10'da gelin dedi. Young Min şaşkınlıkla "10 mu?O saate kadar ne yapacağız? "dedi. Bende " İşlerim var bugün onları halletmem lazım. "dedim. Young Min göz devirerek peki dedi.

Aslında çok fazla işim vardı yemeği başka bir güne mi ayarlasaydık? Neyse artık yapacak bir şey yoktu.Saat 8 olduğunda Young Min odama girip " Ne kadar işin kaldı? "dedi. Bende somurtarak baya dedim. Young Min " Yardım ister misin?" dedi bende olur dedim sırıtarak. Yanıma rastgele bir sandalye çekerek oturdu. Young Min dosyaları gördüğünde şaşırarak "Bunlar benim işlerim değil mi?"dedi. Bende yere bakarak "Evet sen yorulma diye bir kaç tanesini sabah aldım dedim. Sinirli bir şekilde "Sen yoruluyorsun o zamanda. "dedi. Bende " İşim bu benim. "dedim. Young Min de sıkkın bir ifadeyle "Peki nasıl istersen. "dedi.

Ben işlerime devam ederken Young Min bir anda " Numaranı bana versene. "dedi. Bende çekinerek " Ben sana numaramı versem bile senin bana numaranı vermen doğru olmaz. "dedim. Young Min kaşlarını çatarak " Niye? "dedi. Bende " Hani sen önemli bi insansın ya tanınıyosun baya numaranı vermen pek doğru olmaz gibi ."dedim. Young Min gülümseyerek "Sana verebilirim. "dedi. Bende gülümsüyerek peki dedim

Young Min'e telefonumu verdim. Telefon Young Min'in elindeyken bir mesaj geldi " Peşindeyim."diye.Young Min bana bakarak "Bu kim? "dedi. Bende endişeyle " Tanımıyorum. Bir kaç gündür bu tarz mesajlar gönderiyor. "dedim. Young Min kaşlarını çatarak " Niye bana söylemedin? "dedi. Bende " Sizi rahatsız etmek istemedim."dedim. Young Min "Bir kaç gün bu telefon bende kalsın sende benimkini kullanabilirsin. "dedi. Bende pek istemesemde kabul ettim.

Biz konuşurken saat 10 olmuştu bizde hemen eve gittik. Annem bizi kapıda büyük bir gülümsemeyle karşıladı. Annemi ilk defa bu kadar çok gülerken görüyordum şaşkın bakışlarla içeri girdim.

Tam masaya oturmuştuk ki Young Min'in cebinden bildirim sesi geldi. Bu ses benim telefonumdandı hemen telefonu eline alarak baktı. Yanımda oturduğu için hafif kafamı uzatarak gelen bildirime baktığımda gene o mesajlardan olduğunu gördüm baktığımda mesajda yanındakini tanıyorum yazıyordu. Young Min bir anda kaşlarını çatarak sandalyeden hızlıca kalktı ve dışarı fırladı etrafa bakarak geri içeri girdi.

Annem kızgın bakışlarla Young Min'e " Noldu oğlum? "dedi. Young Min yere bakarak "Bir şey yok."dedi

Yemekleri yedikten sonra annemle Young Min sohbet etmeye başladı annem bir anda Young Min'e " Sen kızımı seviyor musun? "dedi Young Min" Henüz öyle bir düşüncem yok. "dedi. Annem kaşlarını kaldırarak " Henüz mü? "dedi .Young Min evet dedi. Annem " Sakın benim kızımla oynama. "dedi. Young Min sırıtarak " Öyle bir düşüncem yok efendim artık ben kalkayım. "dedi. Annem Young Min'in kolundan tutup " Saat 12 oldu bu saatlerde buralar tekinsizdir seni hiç biryere göndermiyorum. "dedi. Young Min önce itiraz etsede annemin ısrarlarına dayanamayıp " Siz daha iyi bilirsiniz. "dedi. Annem bu cümleden sonra tatmin olmuş bir şekilde " Hadi herkes yataklara. Oğlum sende Jin Sim'in odasında yat Jin Sim sende oturma odasına dedi. Young Min "Peki o zaman. "dedi.

Young Min'i odama çıkarıp yemekte olanlarla ilgili soru sormaya başladım. " Niye anneme henüz değil dedin?"dedim . O da gülerek "Çünkü henüz değil. "dedi. "Annemi boşu boşuna heveslendiriyosun ama. "dedim. "Belki boşu boşuna değildir ."dedi.

Konuyu değiştirerek " Neyse çarşafı değiştirmeye halim yok benim çarşafımla yatsan olur mu? "dedim. O da yatağa uzanarak cevabını belli etti. Ben tam arkamı dönüp odadan çıkacakken " Parfüm kokusu var yatakta. "dedi. Bende ona sırtım dönük bir şekilde "Normal."dedim. Güzel kokuyo ama dedi. Bende yanaklarımın kızardığını hissederek tekrar " Normal. "dedim.

Oturma odasına giderek koltuğa uzandım ve yorgunluktan hemen uyudum.

Vote Sınırı :5

★𝐎𝐊𝐔𝐃𝐔𝐆̆𝐔𝐍𝐔𝐙 𝐈̇𝐂̧𝐈̇𝐍 𝐓𝐄𝐒̧𝐄𝐊𝐊𝐔̈𝐑𝐋𝐄𝐑

~𝐕𝐄𝐑𝐀
~𝐀𝐋𝐈̇𝐍𝐀

Aşk mı ? İş mi ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin