Keyifli okumalar!Bitti dediğin zaman yeniden kesişir yollar. Başka bir sefere ertelersiniz aşkı...
(Mehsa Yıldız)
Bilmediğim bu sular kaldıramayacağım yükler demekti. Yılların yükü omuzlarımdayken yenisi eklenmişti. Her şey aslında onu tekrar görmemle başladı. Unuttuğumu sandığım o gözler, hasretiyle yanıp tutuştuğum o güzel gözleri şimdi bir başkasına aitti. Canımı derin bir bıçaktan daha çok yakan yıllar sonra onu bu halde, yanında hamile eşiyle görmemdi. Gözlerim gördükleri karşısında hâlâ şaşkın bir o kadar da hüsrana uğramışlardı. Ve o karşımdaydı. Tüm çocukluğumu, gençliğimi yoluna heba ettiğim adam.
Yıllardır içimde ona karşı bastırdığım sevdam, tıpkı bir katilin öldürmek için seçtiği kişi gibi beni seçmişti. Aşkım biterdi belki ama izleri dizleri saran yaralar gibiydi...
Yutkunamadım. Gördüklerim biz kez daha yanıltsın beni istedim. Öncesinde duyduğum kelimelerin cümleye dönüşünü oradan kalbimde dağılışını umursamadan beklemiştim her şeyi, iyi olur sanmıştım, kendimi kandırmıştım. En kötüsü kandırılmıştım. Yıllar gözümün önünden bir şerit gibi geçti. Gençliğimin onun uğruna harcadığım yılları doldurulması zor boşluklara, onarılması zor hatalara neden olmuştu. Susmak için çok sebebim vardı: Bırakılan boşlukların yerini sessizlikle doldurmaktı. Susmak bazen çok şey anlatırdı, susuyordum belki ama en çok ben anlatıyordum. Anlatmak yetmezdi bazen anlaşılmak isterdi insan. Ama gerçek tokat gibi yüzüme vurulmuştu. Hem de en ağır bir şekilde.
Unuttum sanmak en acı hatırlamaktı.
Ben onu hiç unutmamıştım ayrı kaldığımız, uzak durduğumuz her mesafe beni ona götürmüştü. O bana gelmezken ben çıkamamıştım ondan, bakamamıştım başkasına, görememiştim kimseyi, yıllardır yollarındaydı gözlerim tek bir sözünü bile işitmedim. Kimseyi hayal edemedim yanında, belki de kendimi küçümsedim. Hayatımı mahvetmek içinde olsa aklımdaydı. Her unuttum yalanı, yiyordu şimdi beynimi, kalbim bitmişti zaten şimdi kaldı külleri.
~ FLASHBACK
Heyecanla gözlerimi açmıştım. Yeni yaşıma girmiştim artık. Yaşımı gösterirken sadece sol elimi değil sağ elimi de kullanacaktım. Artık altı parmak yaşındaydım. Annemle babam yaşlarını iki elleriyle bile gösteremeyecek kadar büyükler ama kardeşim tek eliyle bile gösteremeyecek kadar küçüktü. O sıfır parmak yaşındaydı. Pembe kabarık elbiseme doğru koştum. Annem ben gece yatarken buraya getirmişti sanırım.
Koşarak girdiğim mutfakta babam kardeşimi tutarken annem kahvaltıyı hazırlıyordu. Yeni parmağa geçmemi kutlamak için yapılan hazırlıklardan ilki yeni parmak yaşım kadar kızartılmış sosis yemekti. Ne yazık ki kardeşim aç kalmıştı. Belkide ondan dolayı bu kadar ağlayıp babamı yoruyordu. Ama bugün benim yaşıma bir parmak eklendi. Sevgi ve dikkat benim üzerime olmalıydı. Onun parmakları sadece saçlarımı çekmeye yarıyordu, birde kendi yüzünü çizmeye. Sosislerim bittikten sonra dolaptaki pastama bakmak için sandalyeden kalkmıştım.
"Mehsa önce sütünü bitir kızım" Babamın dediğiyle oturup sütümü içmeye başladım. Artık süt sevmiyordum. Sütü sıfır parmak yaşındaki bebekler içerdi. Ben artık iki eliyle yaşını gösteren altı parmak yaşında bi çocuktum.
"Süt içmek istemiyorum baba! Hem ben artık büyüdüm. Bak istersen sana iki elimle kaç yaşında olduğumu göstereyim." Sosisin yağı olan parmaklarımı masada oturan annemle babama doğru altı yaparak uzatmıştım. Artık anlamaları gerekti. İkisi de halime gülerken annem konuşmuştu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
B-aşk-A SEFERE
Teen Fiction~ "Birbirimizi asla bırakmayalım." dedi küçük kız yanında onunla birlikte ağlayan iki arkadaşına. Yıllardır aileleriyle birlikte kocaman bir dostluk inşa ederek büyüyen bu 3 kız arkadaş artık büyümüş ve hayatın zorluklarıyla tanışmışlardı. Artık yıl...