-Anne-

1.2K 148 34
                                        

Nasıl olacağı hakkında hiçbir fikrim yok.

Başlıyoruuuuumm

İyi okumalarr

••••••

Şu anda babamla beraber evin arka kısmındaki verandadayız. O oturmuş tabletinden güncel haberlere bakıyor. Ben ise karşısında ayakta durmuş ona bakıyorum.

Tam 1,5 hafta önce Londra'ya gideceğimi öğrenmiştim. Babam, bana sormadan kendi kafasına göre karar verip yapacaklarını yapmıştı. O anın şokuyla pek fazla bir şey diyememiştim. Sonrasında nedenini sorduğumda "Senin için daha iyi olacak." dışında bir şey dememişti. Aklıma gelen ilk şey annem olmuştu. Onu bırakıp gitmek... Asla istemiyordum. Hiçbir şey demeden sofradan kalkıp dış kapıya yönelmiştim. Babamın "Nereye gidiyorsun?" Sorusuna kısaca durup dönmeden "Annemin yanına." diyip çıkmıştım evden.

Sonrasında öğrendiklerime daha da şaşırmıştım. Jimin ve Yoongi' de benimle beraber orada okuyacaklarmış. Babam ve onların aileleri ortaktı. Benim durumumdan bahsetmiş, birazda para vermiş. Onlarda kabul etmişler hemen. Bunları ise bana Jimin ve Yoongi anlatmıştı. Onlar 1 hafta öncesinden gittiler bile. Bense bugün gideceğim. Bunun için son kez annemin yanına gitmek istiyorum. Ama bunu babama söylemek biraz zor olacaktı. Çünkü uçak 2 saat sonraydı.

Babamın dikkatini çekmek amaçlı boğazımı temizledim. Tablette, aşağı yukarı hareket eden parmağı durmuştu ama bakmamıştı. Bu 'dinliyorum' demekti. Derin bir nefes alıp tek nefeste konuştum.

"Son kez annemin yanına gideceğim. Bil diye söylemek istedim."

Cümlem bitince tuttuğum nefesi bıraktım. Ne söyleyeceğini merakla bekliyordum. Yüzünde değişen pek bir mimik olmamıştı. Gözünü kapatıp burnundan solurken kafasını kaldırıp bana baktı.

"Her gün gittiğin yetmedi mi? Uçak 2 saat sonra. Olmaz." dedi.

"Ne demek olmaz?"

"Olmaz demek. Git buvulunu indir hadi." diyip tekrar tablete döndü.

Bilerek mi yapıyor bunları? Beni sinirlendirmeye mi çalışıyor?

"O benim annem. Her gün gitsem bile göremiyorum, sarılıp kokusunu içime çekemiyorum. Yetmiyor. Ama gitmek istiyorum. Son kez.. son kez gitmek istiyorum. Vedalaşmak istiyorum." Ve bir damla yaş aktı gözümden. Silmek için hamle yapmadım. Elimi yumruk haline getirip sıktım aynı yerinde dururken.

"Tamam."

Ne dedi? Tamam mı dedi? Kaşlarım havalandı. Çünkü İzin verdi. Bir şey söylemeden ayrıldım yanından. Hemen odama çıkıp üstüme bir hırka alıp çıktım. Ön bahçeye geldiğimde arabaya doğru adımladım. Arabayı temizleyen, Şoförümüz Seokjin Hyung'dan her gün olduğu gibi beni annemin yanına götürmesini istedim. O da gülümseyerek bana kapıyı açtı. Ben bindikten sonra kapımı kapattı. Ardından o da şoför koltuğuna geçti. Arabayı çalıştırdı ve evden ayrıldık.

"Vedalaşmaya mı gidiyorsun?"

Huyung'un sorduğu soruyla bir an duraksadım. Vedalaşmak... Bu kelime canımı acıtmıştı. Dönüşü yokmuş gibi. Bir daha kavuşamayacakmışım gibi. Öyleydi de zaten ama... en azından varlığını biraz olsun hissediyordum yanına gidince. Bir daha ne zaman hissedebilirim o şekilde emin değilim.

DANGEROUS LOVE (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin