;
lütfen OY vermeyi ve YORUM yazmayı unutmayın!! Uzun bir bölüm yazdım gene maşallah bana ondan kontrol etmeden atıyorum mantık veya yazım yanlışları affola öpüldünüz. Ayrıca bu bölüm biricik bebişim Dawnez'e doğum günü hediyesi olarak yazılmıştır aşırı geç de olsa iyi ki doğdun bebişim 💖 Gün doğarken yazdım bölümü alerjim yüzünden kötüyüm şuan dersler de beklediğimden daha yoğun son sınıf olarak ama zaten tahmin ettiğim için slow update demiştim ondan rahatım. Umarım beklediğinize değer 🌸
.
.
.
"Gelmezsin sanmıştım."
"Ama geldim."
Diye cevapladı Jisung onu. Artık Melek kimliği ifşa olduğu için ve bu zamanda kimse burada olamayacağı için ( ve belki de geçen hafta yaşadıklarından dolayı) melek formunda gelip kılık değiştirmeye zahmet bile etmemişti.
Bulunduğu çalıların arasından sıyrılıp daha da yaklaşıp şeytan olanın her zamanki gibi oturduğu çeşmeye yaklaşırken her zamanki baskınlığının aksine sönük olan aurasını farkedince duraksayıp geldiğinden beri bakmaya kendini hazır hissetmediği şeytan'a dikti bakışlarını.
"Neyin var?"
"Asıl senin neyin var melek?"
"Yine ne demek istiyorsun şeytan bozuntusu??"
Minho son bir haftadır içinde olduğu düşünce fırtınasından kurtulup biranda içinde beliren öfkeyle bağırarak konuştu.
"Sadece anlamıyorum tamam mı? Salak mısın nesin? Aptal cesareti mi buraya gelmen bütün melekler de senin gibi mi? Işte bu yüzden sizden ve o cennetsel olan her şeyden nefret ediyorum. Ben şeytanım. Açıkça senin için tehlikeliyim. Duyguların ve yaşadıkların sikimde olmamalı ama se ısrarla yanımda bitiyorsun ve bu benim kafamı karıştırıyor benim içimde ki azıcık da olsa kalan insanı taraf sadece arkadaşlarıma ait ve onlardan birini de kaybettim şuan zaten."
Öfkeden kızıl rengini alan gözleriyle beraber hışımla meleğin yanında bitmiş öfkeyle sıraladığı sözlerle beraber azıcık nefes nefese kalmıştı. Yine de devam etti sözlerine parmağıyla önceden yaptığı gibi meleği göğsünden iteleyerek.
"Az daha tecavüze uğruyordun sen! Vaktimde uğramış olmam bu gerçeği değiştirmiyor. Bana sikik orospu çocuğu dedin sen o küçük melek aklın bu kadar çabuk mu unutuyor her şeyi sen.. se-"
"Bitti mi?"
Melek Minho'nun dediklerinden gram etkilenmemiş bir yüz ile bakarken gözleri mor renkte parıldarken şeytan olanın göğsünde tuttuğu elini tutup kavradı.
"Bak Minho. Gördüğün ve deminde defalarca kez zikrettiğin gibi ben bir meleğim. Evet sana o olay için kızgınım. Ama bu kadarını sen de beklemiyor olacaksın ki hemen beni kurtarmaya geldin değil mi? Adama ne yaptığını gördük ikimiz de. Yaptıklarını haklı çıkarmasa şuan da gösterdiğin öfke bile asla bir üzgünlük belirtisi. Yine de-"
Dudaklarını yalayarak kafasını eğdi Jisung ve şeytan olanın kafasını kaldırıp bugün ilk kez meleğe bakması ile ikisinin de gözleri kesişirken konuştu.
"Bu sadece benimle alakalı değil, değil mi?"
Şeytan olan tereddütlü gözleriyle bir süre suskun kaldıktan sonra önce sağ elini iki eldivenli eliyle saran ve hafif titreyen ellere daha sonra da ilk kez bu kadar uzun süre gördüğü mor renkli irislere dikti bakışlarını.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melun | Minsung
FanfictionCennette herşeyin var olduğu söylenirdi. Ya o zaman bu güzel yabancı neden Cennette değildi? ... Şeytan'ın oğlu Lee Minho ve melez Melek Han Jisung'un hikayesi. ... Mitoloji = #38 Ukesung = #1 Jeongchang = #9 Not: slow update!!