Bölüm3

1.1K 51 8
                                    

Sahil'le hazırladığımız şeyi Kum'a götürmeye karar verdik.

Sahil kitabı eline alarak koşar adımlarla aşağı inmeye başladı. Nasıl da mutlu görünüyordu, canım benim...

Kum salondaki tekli koltukta oturmuş televizyona bakıyordu. Önündeki sehpada fincanda bir türk kahvesi duruyordu. Sahil'in yüzüne yine hüzün çökmüştü. Utanarak elindekini babasına uzattı. Bende kapının kenara yaslanmış kollarımı birbirine bağlayarak onlara bakıyordum. Kum önce elindeki kitaba sonra dönüp bana baktı, bu ne dercesine. Gülümsemekle yetindim.

Kum iyice inceleyip:

'Buda ney?' dedi.

'Biz.. Bunu Duruyla birlikte senin için hazırladık' dedi.

'Güzel olmuş' diyerek kitabı geri verdi ve televizyona döndü. Yaptığı hareket beni içten içe çok sinirlendirmişti. Oğlumu kazanmak istiyorum demişti ve şu yaptığına bak.

Sahil bana baktı. Bakışları yardım et diye yalvarıyordu sanki. Ah kuzum benim...

Sahile odana çık der gibi bir bakış attım. Odasına giderken başını önüne eğdi ve hazırladığımız kitabı elinde sallamaya başladı.

Sahil odasına çıktığında Kum'un yanına oturdum. Elinden kumandayı alıp televizyonu kapattım.

'Bir şey mi oldu?'

'Oğlunu kazanmak istediğini sanmıştım.'

'Evet istiyorum.'

'Sahil saatlerdir onu hazırlamak için uğraşıyor. Ve senin yaptığına bak!'

'Her çocuk resim çizer. Yazıları da sen yazmıştın. Bunun benim için nasıl bir anlam berlirtmesi gerekiyor? Onun okuması yazması gerek.' İyice sinirlenmiştim.

'Sahil'in neden böyle olduğunu anladım şimdi. O resimlerde seninle yaşamak istediklerini çizdi. Ne zaman başını okşayıp oğlum senle bir şeyler yapalım dedin ha? Onunla hiç futbol oynadın mı?'

'O ne isterse aldım. Her şeyi var. Sadece şımarıklık ediyor.' Kum'un boğazına yapışmak istiyordum.

'Sadece bir şeyler alarak baba olamazsın. Bunu o aklına sok. Sahil hiç bir şey istemiyor. Sadece seninle vakit geçirmek istiyor. Onun bir şeye ihtiyacı yok. Onun babasına ihtiyacı var. Onunla ilgilenmeyip bir şeyler alarak kendini iyi mi hissediyorsun? Mükemmel bir baba felan olduğunu mu sanıyorsun?' Sesim yükselmişti. Ama napayım çok sinirlendim. Kum'da bu çıkışıma şaşırdı ki hayret dolu gözlerle bana bakıyordu. Biraz daha cesaretlenip:

'Hadi sen ilgilenmiyorsun. Babalık felan yapmıyorsun. Ya annesi o nerde? O neden ilgilenmiyor oğluyla?' Kum birden irkildi.

'Bu seni ilgilendirmez. Haddini aşıyorsun küçük bayan.'

'Ben mi aşıyorum. Ben Sahil'de çocukluğumu görüyorum. Ah her neyse ne desem boş. Hiç bir zaman anlayamayacaksın. Sen çouğunun her istediğini alıp onun bu yüzden mutlu olması gerektiğini düşünen aciz bir adamsın!' dedim ve bir şey söylemesine fırsat vermeden Sahil'in yanına çıktım.

Odasındaydı. Ağlıyordu ama sesi çıkmıyordu. O an yine sinirlerim bozuldu ve benimde gözümden bir kaç damla yaş aktı. Bunu Sahil'e belli etmek istemediğim için hemen yüzümü sildim.

Sahil'in yanına gidip ona sarıldım.

'Neden ağlıyorsun?'

'Babam beni yine sevmedi'

İHANETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin